| Haydi Freddy, eve gitmek istiyorum. Şu ufaklığa söyle toz olsun. | Open Subtitles | هيا يا فريدي أريد الذهاب للمنزل أخبر هذه الجميلة ان تبتعد |
| Tabutu açmak ve incelemek için biraz daha emin olarak hakime gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أفتح الصندوق وأبحث بداخله ، أريد الذهاب إلى القاضي مع الكثير من التأكد |
| Dinle, seninle güzel bir akşam geçirdim sadece eve gitmek istiyorum. | Open Subtitles | اسمع، قضيت ليلة رائعة معك لكني أريد الذهاب إلى البيت فحسب |
| Ben odama gitmek istemiyorum. Dolabımda şeytani bir maymun var. | Open Subtitles | لا أريد الذهاب إلى غرفتي يوجد قرد شرير في خزانتي |
| Seninle birlikte Alderaan'a gelmek istiyorum. Artık benim için burada birşey kalmadı. | Open Subtitles | أريد الذهاب معك فى الديران لا يوجد شىء يهمنى هنا الان |
| Müzeye gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى المتحف، إنهم يغلقون في الساعة الرابعة. |
| Önemli bir kişi olmak istiyorum. Bu sebeple okula gitmek istiyorum. | Open Subtitles | ، أحب أن أكون شيئاً ما في العالم لذلك أريد الذهاب إلى المدرسة |
| Ben bir geneleve gitmek istiyorum, kağıt oynamak, içki içmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى بيت الدعارة للعب الورق والشرب حتى الثمالة |
| Konuşmak istiyorsanız elinizi çabuk tutun, çünkü eve gitmek istiyorum. | Open Subtitles | إذا تُريد أن تتكلم معي، فأسرع لأنني أريد الذهاب إلى المنزل |
| Goonie değilim. Eve gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا لست من الجونيز فقط أريد الذهاب إلى البيت |
| Okula gitmek istiyorum. | Open Subtitles | لا تجعلونى أبقى فى المنزل مرة أخرى أنا أريد الذهاب للمدرسة |
| Anne! Anne, eve gitmek istiyorum! Eve gitmek istiyorum! | Open Subtitles | أمي، أمي، أريد الذهاب للمنزل أريد الذهاب للمنزل |
| - İstediğin şeyi söyle. - Eve gitmek istiyorum. | Open Subtitles | ـ أخبريني بما تريدين ـ أريد الذهاب إلى البيت |
| - Evet tatlım. - Yoruldum. Artık gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أجل يا عزيزتى أنا متعبة , أريد الذهاب الأن |
| - Bir kiliseye gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى الكنيسة أريد أن أقف أمام الكاهن |
| Tanınmadığımız bir yere gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أكره الحب هنا أريد الذهاب حيث لايعرفنا أحد |
| Yeni bir rotaya ihtiyacımız olacak çünkü ben gitmek istemiyorum. | Open Subtitles | نحن بحاجة لوجهة جديدة، لأنّني لا أريد الذهاب إلى هناك |
| Şimdi nereye gideceğiz? Eve gitmek istemiyorum. | Open Subtitles | إذًا،إلى أين سنذهب الآن لا أريد الذهاب للمنزل بعد |
| Sabahleyin oraya gitmek istemiyorum. Hem hava da soğuk ve nemli olur. - Bak, Beaky. | Open Subtitles | لا أريد الذهاب هناك صباحاً بجانب أن الأمر سيكون بغيض ، وبارد وممطر |
| Papa ile Polonya'ya gelmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى أمريكا أعتقد أني مختلفة قليلا عن أصدقائي |
| Erkekler tuvaletine gitmem gerek. İrlanda şarkılarına bayılıyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى دورة المياه أنا أحب الأغاني الإيرلندية |
| Birdie tarağını unuttu. Telefonunu bana bıraktı ama gitmem lazım... Bekle! | Open Subtitles | يا استمع، بيردى تركت مشطها تركت أشيائها معى ولكنّي أريد الذهاب |
| Eve dönmek istiyorum. Resimlerimi, kitaplarımı, evimi istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب للمنزل أريد فنوني اريد كتبي وأغراضي أريد منزلي |
| Birazdan dönerim. Tuvalete gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | سوف أعود في الحال ، فقط أريد الذهاب إلى غرفة الفتيات الصغيرات |
| O noktada kendi kendime sadece eve gitmek istediğimi söylüyordum. | Open Subtitles | عند هذه اللحظة قلت لنفسي أريد الذهاب فقط إلى المنزل |
| Kıyafet istemiyorum. Buradan çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أية ملابس أريد الذهاب من هنا |
| Amerika'ya gidip de her gün seni özlediğim için ağlamak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد الذهاب إلى أمريكا وكلّ يوم ابكى لأنى أفتقدك. |
| Haydi ama, çarpışan arabalara binmek istiyorum. | Open Subtitles | هيا يا رفاق , أريد الذهاب للعبة السيارات |
| - Ben gitmek istiyorum. - "Ben girmek istiyorum" derken? | Open Subtitles | ـ حسنا، أنا أريد الذهاب ـ ماذا تعنين بأنك تريدين الذهاب؟ |