Ben burada çalışmıyorum. Ölen başka bir güvenlik görevlisini ziyarete geldim. Hoşça kal. | Open Subtitles | أنا لا أعمل هنا ، كنت أزور حارس آخر مات ، إلى اللقاء |
- Annemi ziyarete gitmiştim. - Onun ne işi var kasabada? | Open Subtitles | ـ أزور والدتى ـ ما الذى تفعله فى المدينة ؟ |
Azur yeteri kadar büyüdü, artık seninle kalamaz. | Open Subtitles | أزور هو بالفعل اكبر. لم يعد يستطيع ان ينام معكم. |
Kardeşimi ziyaret etmek için ayda bir eve gidiyorum ama yine de özlüyorum. | Open Subtitles | نوعا ما، أزور البلدة كل شهر تقريبا لأسلم على أمي و أخي الصغير |
Her cumartesi Paradiso Perduto'yu ziyaret ediyordum | Open Subtitles | كنت لا أزال أزور باراديسو بيردوتو كل سبت |
Hayatımdaki tek akrabamı ziyaret ettim ve öğrendim ki dedem bir Naziymiş. | Open Subtitles | ، أزور العائلة الوحيدة التي لديّ في هذا الكوكب وأكتشف أن جدي كان نازيّاً |
Haftada üç dört defa bir arkadaşımı ziyarete geliyorum. | Open Subtitles | ثلاث أو أربع مرات في الأسبوع أزور صديقتي |
100 yıl önce buraya arkadaşım Kozon'u ziyarete gelirdim. | Open Subtitles | إعتدت أن أزور صديقي كوزون هنا منذ 100 عام |
Noel'de neden evde olamayacağım, neden ziyarete gelmeyeceğim, beni bir daha neden göremeyecekler? | Open Subtitles | لماذا لم أتي إلى البيت في أعياد الميلاد. لماذا لم أزور. لماذا لم يروني مجدداً. |
Kız kardeşimi ziyarete gelmiştim ve bizleri tüm öğleden sonra kart numaralarıyla eğlendirmişti. | Open Subtitles | أنا أزور أختي و كان يسلّينا طوال الظهر بخدع الورق |
Azur beni bırakmadı hayatımı kurtardı. | Open Subtitles | أزور لم يغادر ليبقيني على قيد الحياه |
Dağlarda, Asmar ve eğer Azur beni kurtarmasaydı ben burada olamayacaktım. | Open Subtitles | في الجبال ، الأسمر... .. و أنا لن اكون هنا لولا مساعدة أزور لي |
Kardeşimi ziyaret etmek için ayda bir eve gidiyorum ama yine de özlüyorum. | Open Subtitles | نوعا ما، أزور البلدة كل شهر تقريبا لأسلم على أمي و أخي الصغير |
Uzun zamandır gitmediğim bazı yerleri ziyaret etmek istedim. | Open Subtitles | قررت أن أزور بعض الأماكن لم أزرها من زمن بعيد |
Öldüğünü düşündüğüm dönem her Pazar mezarını ziyaret ediyordum. | Open Subtitles | عندما ظننتك ميت كنت معتاد أن أزور قبرك كل أحد |
Annemin mezarını ziyaret ediyordum, minnet borcumu ödemek istedim. | Open Subtitles | كنت في الواقع أزور قبر والدتي، وتوقّفت لتكريم ذكراه |
Çok kırılmıştım, senin çatlak komşunu ziyaret ettim sadece onun lanet kedisine sarıldım. | Open Subtitles | كنتُ محطماً للغاية، كنتُ أزور جاركَ العجوز المجنون فقط لأمسك بقطّكَ اللعين |
Benim yaptığım şey budur. Hasta insanları ziyaret ederim. | Open Subtitles | يمكنكِ القول بأن هذا ما أقوم به أزور المرضى. |
Senin yaşlarındayken annemin hastane ziyaretine gitmiştim. | Open Subtitles | حين كنت بمثل عمرك كنت أزور أمي في المستشفى |
Ben başımın çaresine bakabilirim. Sadece bir arkadaşımı ziyaret edeceğim. | Open Subtitles | أستطيعأنأعتنيبنفسي، أنا أزور صديقًا فحسب |
Komşunuzu görmeye geldim. | Open Subtitles | أتيت لكي أزور جارك. |
Şimdi annemi ziyeret ediyorum ama Valencia'da yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أزور أمي حالياً و لكنني أعيش في فالينسيا |
Gidip lavaboyu bir ziyaret etmem gerekli. | Open Subtitles | علي أن أزور غرفة فتاة عيد الميلاد الصغيرة. |
Bir daha Dildopolis'e gidince üst kata çıkıp seni ziyaret etmeyeceğim. | Open Subtitles | - في المرة القادمه اللتي أزور فيها المتجر الإباحي لن أصعد لإلقاء التحيه |
Ve her üç ayda bir bu ülkelerden birini ziyaret etmeye başladığımdan beri, her üç haftada bir dünyayı geziyorum. | TED | وبما أنني أزور كل بلد من تلك البلدان في غضون كل ثلاثة شهور على الأقل، أقوم بالذهاب حول العالم كل ثلاثة أسابيع. |
Çok iyi bildiğiniz gibi zindanı ziyaret ediyorum. | Open Subtitles | إنّي أزور الزّنازين، كما تعرفان تمام المعرفة. |