"أستغرق" - Traduction Arabe en Turc

    • sürdü
        
    • sürmedi
        
    • sürmüştü
        
    • alabilir
        
    • sürmez
        
    • almıştı
        
    • sürebilir
        
    • sürmüştür
        
    • sürmeyecek
        
    • aldı
        
    Bu sabah da aynı arızayı yaptı. Tamiri yarım saat sürdü. Open Subtitles الشئ نفسه حصل هذا الصباح أستغرق حوالي نصف ساعه ليتم إصلاحه
    Kabuğuna saklanmaya çalıştığı için biraz uzun sürdü ama şu gülümseyişe bakın. Open Subtitles لقد أستغرق وقتا لأنها كانت تحاول الأختباءفيقوقعتهاطوالالوقت, لكن أنظروا لتلك الأبتسامة الأن.
    Geliştirme süreci - 10 sene sürdü ve 700 milyon dolar harcandı. TED لقد أستغرق تطويرها قرابه العشر سنوات وبتكلفه 700 مليون دولار
    Güzel pastaneci kızın benden hoşlanması çok uzun sürmedi. Open Subtitles لم أستغرق وقتًا طويلًا لأدرك أنّني كنت أروق لفتاة المخبز الجميلة.
    Kum Havuzu'na son girdiğimde kuma basmam yarım gün sürmüştü. Open Subtitles أخر مره ذهبت فيها إلى الرمال أستغرق الأمر يوماً كاملاً للوصول إلى الرمل
    Bu İrlanda belgesi olduğu için doğrulamak biraz zaman alabilir. Open Subtitles هذة وثيقة أيرلندية قد أستغرق بعض الوقت لأتحقق من صحتها
    Gideon, Tex ve Scobie'nin onu tekrar bulması, bu kadar uzun sürdü. Open Subtitles "أستغرق "جيـدون" , "تيكـس" , "سكوبـى كل ذلك الوقت ليعثروا عليه ثانية
    O kadar korkmuştu ki, kendine gelmesi bir saat sürdü. Open Subtitles لقد كان خائفاً لدرجة أنه أستغرق ساعة ليفيق
    Bisiklet kullanmayı öğrenmem dört ay sürdü. Open Subtitles لقد أستغرق مني أربعة أشهر لتعلم ركوب الدراجة
    Bu saçı yapmak ne kadar sürdü biliyor musun? Open Subtitles أقصد , هل تعلم كم أستغرق مني لفعل هذا لشعري؟
    Kamuflajlarını adapte etmeleri sadece bir dakika sürdü. Open Subtitles لقد أستغرق الامر عدة دقائق للتكيٌف على تمويههم.
    Ve sana göre bütün bunlar 6 saat sürdü. Open Subtitles وبعدها عدت مع الأسطول وبالنسبة لكِ , أستغرق كل ذلك ستة ساعات
    - Son acil sıçramada, sürücünün ısınması 6 dakika sürdü. Open Subtitles , عُبورنا الأخير ! أستغرق منا ستة دقائق للإعداد له
    Ben de araştırdım. Bulmam çok da uzun sürmedi. Open Subtitles بحثت عنها في الخارج لم أستغرق وقتا طويلا في العثور عليها
    Bu ilk sentetik virüs değildi -- daha önceden bir polio virüs yapılmıştı -- ama o, buna göre binde bir aktiviteye sahipti ve yapılması 3 sene sürmüştü. TED كان هذا الفيروس الإصطناعي الأول من نوعه-- كان فيروس بوليو قد صُنع قبل سنة من ذلك -- لكنه كان نشطاً بواحد على عشرة فقط وقد أستغرق ثلاثة سنوات لتنفيذه.
    Ayrıca 2 numaraya başvurmalıyım. Biraz zaman alabilir. Open Subtitles بالإضافة يجب أن أذهب للحمام لأتغوط,قد أستغرق وقتا
    - Uzun sürmez. Bu arada, Albay... - Anlaşıldı, Efendim. Open Subtitles لن أستغرق وقت كولونيل , مفهوم - نعم سيدى -
    - Tam bir saçmalık. Neden bir şeyi şişirip, içine ayaklarımı sokan biri olmak isteyeyim ki? Söylediğimiz her şeyi düzeltmek için aldığımız çikolatalar 3 saatimizi ve 2 gezimizi almıştı. Open Subtitles الذي يريد أن يفجر شيء وأضع رجلي فيه ؟ أستغرق الأمر ثلاث ساعات
    İyileşmem günler sürebilir ve sonuçlarının ne olacağını kimse bilemez. Open Subtitles قد أستغرق أيام للتعافي و من يعرف ماذا ستكون النتائج
    Dalga geçiyorsun. Onu okumam asırlar sürmüştür - Open Subtitles , أنتي تمزحين أستغرق مني إلى الأبد لأقرأه
    Her neyse, çok uzun sürmeyecek. Open Subtitles ومع ذلك. لن أستغرق وقتاً طويلاً.
    Demek istediğim, sadece üvertürünü yazmak 10 yılımı aldı, biliyorsun. Open Subtitles أقصد ، تعرفين لقد أستغرق مني عشر سنوات لكتابة الأفتتاحية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus