"أستنتج" - Traduction Arabe en Turc

    • Anladığım
        
    • anlamaya
        
    • sonucuna
        
    • sonucunu çıkarıyorum
        
    • Çıkarımlarıma
        
    Aniden susmandan Anladığım kadarıyla ya felç geçirdin ya da Sarah içeri girdi. Open Subtitles ؟ أستنتج من توقفك المفاجئ عن الكلام إما أنّك أصبت بخفقة حنجرة بسيطة
    Anladığım kadarıyla, yaklaşık olarak elinde bir yerde kurumakta olan 135, 180 kilo kadar ot var. Open Subtitles ومما أستنتج فلديك حوالي 300 إلى 400 رطل حشيش جاف في أحد الرفاف بمكان ما
    Benim anlamaya çalıştığım bugün doğruyu söyleyip söylemediğiniz.. Open Subtitles لذا أنا أحاول أن أستنتج أن ما يتعلق بحقيقة اليوم صحيح
    - Buraya gelme amacını anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles أحاول أن أستنتج سبب مجيئك إلى هنا
    Ve uzaylıların onu kaçırdığı ve ona anüs alıcıları yerleştirdiği sonucuna varıyor. TED حيث أستنتج استنتاج مفاده أن المخلوقات الفضائية اختطفته وأعطته حقنه شرجية
    Eğer teoriyi şu andaki haliyle ele alırsam, gerçekten de, fazladan boyutların mevcut olduğu sonucuna varıyorum. Open Subtitles حرفياً,أنا أستنتج أن الأبعاد الحقيقية موجودة فعلاً. هم جزء من الطبيعة.
    ..arka merdivenlerden telaşla kaçtığı sonucunu çıkarıyorum. Open Subtitles أستنتج أنها رحلت بشكل متعجل بواسطة السلّم الخلفي
    Ona atfedilen gizliliğe bakılırsa bundan sadece bir navigasyon cihazı olduğu sonucunu çıkarıyorum. Open Subtitles بالنظر إلى السرية التي صنعته، وبهذا أستنتج أنه جهاز للملاحة.
    Çıkarımlarıma göre senden daha zeki birini görmeye gidiyoruz. Open Subtitles أستنتج أننا في طريقنا إلى رؤية شخص أذكى منك
    - Anladığım kadarıyla bu senin ilk gerçek çatışman. Open Subtitles أستنتج من هذا أن هذه أول مرةِ لكِ فى صدام حقيقى
    Anladığım kadarıyla ailen artık burada oturmuyor. Open Subtitles أستنتج أن والديك لم يعودا يسكنان هنا مجددًا
    Şu noktada, Anladığım kadarıyla hadlerini aşan bir şey söylemiş veya yapmışlar. Open Subtitles والآن عند هذه النقطة أنا أستنتج انهم قالو أو فعلو شئ تخطى الحدود
    Anladığım kadarıyla New South Wales'den bilgi almışsın? Open Subtitles أستنتج انك جائتك اخبار من "ويلز الجنوبية"؟
    Çünkü gecenin bir yarısında kız arkadaşımın Cherry Beach'te neden çırılçıplak olduğunu anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles لأني أحاول أن أستنتج لم حميمتي عارية في (شاطئ الكرز) في منتصف الليل؟
    Deminden beri anlamaya çalışıyorum. Open Subtitles لقد كنت أستنتج
    Yaptığım soruşturmada, babamın öldürüldükten sonra cesedinin oraya atıldığı sonucuna vardım. Open Subtitles تحقيقاتي قادتني إلى أن أستنتج بأن أبي قد قُتل في تلك المنطقة و تم ترتيب أمر جثته ماذا تقول الشرطة؟
    Babamın gerçekten benim babam olmadığı sonucuna ulaşmadan önce mi? Open Subtitles أستنتج قبل التأكد من الحقائق أن والدي ربما ليس في الواقع والدي ؟
    -Öyleyse, sadece senin çıldırmış olduğun sonucuna varıyorum.! Open Subtitles هذا يجعلني أستنتج أن مختلٌ عقلياً
    Ona atfedilen gizliliğe bakılırsa bundan sadece bir navigasyon cihazı olduğu sonucunu çıkarıyorum. Open Subtitles بالنظر إلى السرية التي صنعته، وبهذا أستنتج أنه جهاز للملاحة.
    Bundan, güneşin zehri tetiklediği sonucunu çıkarıyorum. Open Subtitles ولهذا أستنتج إن الشمس تحفز السم
    Yaptığın bu aramada Roderick'i gözaltında tuttuğun sonucunu çıkarıyorum Ryan. Open Subtitles أستنتج من هذه المكالمة أنّك تحتجز (رودريك)، (رايان)
    Çıkarımlarıma göre senden daha zeki birini görmeye gidiyoruz. Open Subtitles أستنتج أننا في طريقنا إلى رؤية شخص أذكى منك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus