"أشعر بالحزن" - Traduction Arabe en Turc

    • üzülüyorum
        
    • kötü hissediyorum
        
    • üzgün
        
    • üzüldüm
        
    • üzüntü
        
    • üzülmeme
        
    Resimlerine ve kupalarına baktığımda üzülüyorum. Open Subtitles عندما أنظر لهم صوراً وكؤوساً، أشعر بالحزن
    Resimlerine ve kupalarına baktığımda üzülüyorum. Open Subtitles عندما أنظر لهم صوراً وكؤوساً، أشعر بالحزن
    Hayır ben sana aldığımız ve senin çarptığın 3 arabaya üzülüyorum. Open Subtitles لا. أشعر بالحزن على السيارات الثلاث التي اشتريناها لك ودمرتها
    Ben de babalarımı özledim ama ne zaman eve dönsek sanki olduğumuz yerde sayıyormuşuz gibi kendimi kötü hissediyorum, anlıyor musun? Open Subtitles إشتقت إلى أبواي أيضاً، لكن فقط أشعر أنه كل مرة نعود إلى المنزل، أشعر بالحزن وكأننا لا نتقدم إلى الأمام، أتعلم؟
    - Bak seni korkuttuğum için gerçekten kötü hissediyorum. Bu yüzden babasını arayıp senin ona bir şey diyeceğini söyledim. Open Subtitles أنا حقا أشعر بالحزن بسبب استثاره غضبك و جنونك من قبل
    Fakat öğle yemeği yemek durumda olmak beni üzgün hissettirmiyor, ve telesekreterim beni üzgün hissettirmiyor, ve duş almak beni üzgün hissettirmiyor. TED لكني لا أشعر بالحزن بخصوص تناول الغداء، و لا أشعر بالحزن بشأن آلة الرد الآلي، و لا أشعر بالحزن بشأن الاستحمام.
    DOKTOR TYLER RÖPORTAJI Bebeğim için çok üzüldüm ve kendimi sorumlu hissettim. Open Subtitles أشعر بالحزن الشديد تجاه أطفالي وأشعر أنني المسؤوله
    "Yaşattığın rezaletten ötürü büyük üzüntü içindeyim ve... " Open Subtitles إنني أشعر بالحزن على العار الذي في ظروفك الحالية
    Bu yüzden onun için bu kadar üzülmeme gerek yok. Open Subtitles لذا الآن ،انا لا أشعر بالسوء كونى لا أشعر بالحزن عليها
    Delinin teki olduğumu düşüneceksin ama Bayan X için de üzülüyorum. Open Subtitles ستعتقد بأني مجنونة كليا لكني أشعر بالحزن من أجلها أيضا
    Bunu bizden sakladığı için ona çok kızıyorum ama aynı zamanda o ve Rufus için çok üzülüyorum. Open Subtitles انا غاضبة جدا منها لانها اخفت هذا الشيء عنا وفي نفس الوقت. أشعر بالحزن عليها
    O bulduğunuz zavallı insanlar için üzülüyorum. Open Subtitles أشعر بالحزن تجاه تلكَ الأرواح المسكينة التي وجدتموها
    Jules için üzülüyorum işinden hiç memnun değil. Open Subtitles أوه يا إلهي أشعر بالحزن لجولز مستاءة جداً من عملها
    Aslında onun adına biraz üzülüyorum. Son takımı tarafından terk edildi. Eski zamanında yakalıyamazdın. Open Subtitles في الحقيقة أنا أشعر بالحزن عليه فريقه تركه, منذ ذاك اليوم لا تستطيع إمساكه
    O umurumda bile değil. Ruth için üzülüyorum. Open Subtitles لا أهتم بأمره إنها "روث" التي أشعر بالحزن من أجلها
    Seni aramak istiyordum. En son aramızda geçenlerden dolayı çok kötü hissediyorum. Open Subtitles أردت الاتصال بك، أشعر بالحزن لطريقة رحيلك
    Bu face time görüntülerini her izlediğimde, çok kötü hissediyorum. Open Subtitles في كل مرة أشاهد أشرطة الفيديو هذه على الفيس تايم، أشعر بالحزن.
    Arabanın ön camına yapışan böcekler için kendimi kötü hissediyorum. Open Subtitles أشعر بالحزن على الحشرات على الزجاج الأمامي
    İşle ilgili hayal kırıklıkları hakkında üzgün hissediyorum, hasar gören ilişkiler hakkında, küresel ısınma hakkında. TED إني أشعر بالحزن تجاه خيبات الأمل في العمل، تجاه العلاقات التي دمرت، تجاه الاحتباس الحراري.
    Diğer bir yandan, hiçbir zaman çok üzgün de hissetmedim. TED من الناحية الأخرى، لم أشعر بالحزن أبدًا.
    Çok üzüldüm, ama hiç bilemezsin. Open Subtitles حسناً، أشعر بالحزن جداً، لكن لن تعرفي أبداً.
    - O zavallı çocuklar için çok üzüldüm. Open Subtitles أنا أشعر بالحزن الشديد تجاه هؤلاء الاطفال وأنا أيضًا
    "Yaşattığın rezaletten ötürü büyük üzüntü içindeyim ve... " Open Subtitles "إنني أشعر بالحزن على العار الذي في ظروفك الحالية "
    Bu yüzden onun için bu kadar üzülmeme gerek yok. Open Subtitles لذا الآن ،انا لا أشعر بالسوء كونى لا أشعر بالحزن عليها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus