"أشعر وكأنه" - Traduction Arabe en Turc

• gibi hissediyorum
• gibi geliyor
• hissediyorum sanki

Hayatında benim bilmediğim daha fazla şey varmış gibi hissediyorum.
أشعر وكأنه كان هناك الكثير عن حياته لم أكن أعرفه

O yüzden mi göğsümde fil sürüsü varmış gibi hissediyorum?
ألهذا أشعر وكأنه قطيع من الافيال يسير على صدرى ؟

Bu kumaş çok hafif. Üzerimde bir şey yokmuş gibi hissediyorum.
, هذه المادة خفيفة جدا لا أشعر وكأنه فستان على الاطلاق

Doğru düzgün düşünemiyormuşum gibi geliyor ve yürümeyecek diye çok endişeleniyorum.
أشعر وكأنه ليس بإمكاني التفكير بإستقامة، أنا فقط قلقة جداً جداً أن هذا لن ينجح.

Gözkapağımın içinde küçük bir böceğin kalp atışlarını hissediyorum sanki.
أشعر وكأنه هناك حشرة داخل عيني

Demek istediğim, hamileliğinden beri, ilk defa biz olacağız gibi hissediyorum.
الموضوع هو أنه منذ المرة الأولى التي كنتِ فيها حاملاً أشعر وكأنه جاء الوقت أخيرا لنصبح نحن ثانيةً

Yani, buraya geldiğinden beri yaptığın tek şey gitmekmiş gibi hissediyorum.
أعني ، أشعر وكأنه مر وقت طويل منذ قدومك كل ما فعلتيه هو الهروب

Çelik ve ateşten bir okyanus tarafından ülkesinden ve sevdiği kadından koparılmış ev hapsindeki biri gibi hissediyorum.
أشعر وكأنه رجل تحت الإقامة الجبرية. قطع من بلدي وامرأة أحب، و من محيط من الفولاذ والنار.

Boa yılanı tarafından boğuluyormuş gibi hissediyorum.
أشعر وكأنه يتم اعتصاري بواسطة أفعى البوا

Ne yaptığımı bilsem de ayrıca bu ben değilmişim gibi hissediyorum.
حتى رغم أني أعرف ما فعلته أنا أيضاً أشعر وكأنه لست أنا

Bu çocuğa bakınca kendi çocuğummuş gibi hissediyorum.
لذا حين أنظر لهذا الطفل، أشعر وكأنه طفلي.

Kazansam bile yine de kaybediyormuş gibi hissediyorum.
فقط أشعر وكأنه في كل مرة أفوز، لا أزال أخسر

Oh, samanlıkta iğne arıyor gibi hissediyorum.
اووه , أشعر وكأنه إبرة , والعالم هو كومة القش

Neden her defasında sanki, sorgulanıyormuşum gibi hissediyorum?
لماذا أشعر وكأنه وكأنك تحقّق معي , الوقت بأكمله ؟

Okul müdürünün odasında azarlanmış gibi hissediyorum.
أشعر وكأنه تم الصراخ في وجهي للتو بمكتب مُدير المدرسة

Ayı kapanına bir bacağını kıstırmış rakun gibi hissediyorum.
أعني، أشعر وكأنه الراكون ، أداة تعريف إنجليزية غير معروفة، أعطى، فخ، ب، أوحد، دعامة، عالق.

Makinenin içinde bir varlık varmış gibi hissediyorum.
أشعر وكأنه يوجد داخل الآلة كائن ما

Bana sanki hiçbir şey hiçbir şey çözümlenemiyor gibi geliyor.
أشعر وكأنه... لا شيء.. لا شيء يفلح معي أبداً, أتعلمين؟

Adaya her baktığımda terkedilmişler gibi geliyor.
في كل مرة أنظر إلى الجزيرة أشعر وكأنه قد تم التخلي عنهم

Bu yüzden eve döndüğümden beri burası da yabancı bir ülke gibi geliyor.
لذاعندماعدتللوطن... أشعر وكأنه بلد غريب لي ...

- Ben şey, manyak hissediyorum sanki kırmızı hapı yuttum ve Matrix'e girdim.
بجنون، أشعر وكأنه...