Bu yüzden kadını yarattın ve tüm korumanı, bu kutsal birleşmeye verdin. | Open Subtitles | ولذا خلقت له المرأة ثم أعطيتنا بركاتك لهذا الزواج المقدس |
Neden Bize başlangıçta çok az bilgi verdin de şimdi bu kadar fazla veriyorsun ? | Open Subtitles | لماذا أعطيتنا معلومات قليلة جدا فى البداية و لماذا تعطينا الكثير الآن |
Bize Amerika'nın bütün stratejik cephanesini yok etme ve savunmasız bırakma gücünü verdiniz. | Open Subtitles | أعطيتنا القوّة للتحييد الأمريكى الكامل لترسانة الإستراتيجية ونتركها أعزل |
İsimleri verirsen ailen için elimizden geleni yaparız. | Open Subtitles | إذا أعطيتنا هذه المعلومات سوف نفعل كل ما بوسعنا لمساعدة والديك |
Bize yemek yiyip uyuyabileceğimiz bir yer verirseniz, onu iyileştirebiliriz. | Open Subtitles | إذا أعطيتنا مكان لنأكل وننام فيه ربما إستطعنا أن نعالجك |
Etrafa bir soruşturalım bakalım, bu verdiğin isimler üstünde çalışan var mı? | Open Subtitles | سأحقق بالأمر لمعرفة إن كان أحدهم يعمل على هذه الأسماء التي أعطيتنا إياها |
Bize ikinci bir şans verdin, bu şansı değerlendirip üretken olmak için kullanmamıza yardım et ki bu gece burada gömdüğümüz iki kişinin ruhu bugünden itibaren düzelteceğimiz yaşantımızda yapacağımız iyiliklerle ve başarılarımızla sonsuza kadar yaşayabilsin. | Open Subtitles | لقد أعطيتنا فرصة ثانية فأجعلنا نستغل فرصتنا الثانية لإستخدامها كوقود للأنتاج |
Bize para verdin. Bizde onla malı ektik. | Open Subtitles | لقد أعطيتنا المال ونحن زرعنا به هذ المحصول |
Bize alet odasına giriş hakkı olan herkesin dosyalarını verdin. | Open Subtitles | أنت أعطيتنا جميع الملفات لكل شخث من اممكن أن يدخل لغرفة التجهيزات |
Bize üzerine düşünecek epey şey verdin. | Open Subtitles | حسناً، لقد أعطيتنا أموراً كثيرة للتفكير فيها. |
Bu orduyu kurmamız için Bize mal varlığınızın yarısını verdiniz. Şimdi tekrar azaldılar. | Open Subtitles | لقد أعطيتنا نصف ثروتك للمساعد ببناء هذا الجيش |
Biz de size Prenses Atta. Bize çok şey verdiniz. | Open Subtitles | وانت أيضا يا أميرة لقد أعطيتنا الكثير |
Evet, ölüm ilanı. Bize bazı bilgiler verirsen biz halledebiliriz. | Open Subtitles | أجل، يمكننا أن نتولى النعي، إذا أعطيتنا معلوماتها الأساسية |
Tamam, Bize fazla verirsen, herkes fazla almak zorunda. | Open Subtitles | حسناً، إن أعطيتنا المزيد، فعلى الجميع أن يحصل على المزيد |
Elbette bayım, üzerinizdeki her şeyi Bize vereceksiniz, tamam mı? | Open Subtitles | أمرك سيدي .. لو أعطيتنا كل ما تملك أتعلم .. |
Profesör, eğer Bize bir dakika verirseniz ortada büyük bir yanlış anlaşılma var ve eminim ki bütün bunları çözebiliriz. | Open Subtitles | أيها الأستاذ إذا أعطيتنا دقيقة فقط إنه هذا هو سوء فهم رهيب و أنا متأكد من أنه يمكننا التوصل لحل |
Tanrım senin verdiğin yemeği yemeğe oturduk | Open Subtitles | بإسم يسوع المسيح، سنجلس على المنضدة فبارك لنا الطعام الذي أعطيتنا إياه |
Hayır, ben klinikte yaparım. Bize biraz izin verir misiniz? | Open Subtitles | لا، سأفعل هذا ثانيةً فى العيادة إذا أعطيتنا بضعة دقائق، رجاءً |
Bize biraz izin verebilir misiniz Sayın Bakanım? | Open Subtitles | هلا أعطيتنا بضع دقائق من فضلك سيادتك الوزيرة؟ |
Onay vermiştiniz ve onlar da gayet adil bir pazarlık yapmıştı. | Open Subtitles | أعطيتنا موافقتك وهم عملوا صفقة عادلة جدا |
Lütfen Bize birkaç dakika müsaade edebilir misin? | Open Subtitles | هلا أعطيتنا بعض الدقائق على إنفراد؟ |