"أفهمها" - Traduction Arabe en Turc

    • anlamadığım
        
    • anlamadım
        
    • anlamıyorum
        
    • anlıyorum
        
    • anlayamadığım
        
    • anlayamıyorum
        
    • anladığım
        
    • anlamam
        
    • anlamaya
        
    • anladığımı
        
    • anlayamayacağım
        
    • anlam
        
    • anlamamıştım
        
    • anlamasam
        
    • anlamadığımı
        
    Senin hakkında da daha önce bilmediğim, anlamadığım şeyleri öğrendim. Open Subtitles الآن أفهم أشياءً حولها لمْ أفهمها من قبل، وعنك أيضاً.
    Pek anlamadım. Zaten sonunu da okuyamadım. Open Subtitles لم أفهمها على الإطلاق لم أقرأ حتى الجمل الأخيرة
    Çoğunu anlamıyorum. Mesele bilgisayarlar olunca tıpkı senin gibi yolumu şaşırıyorum. Open Subtitles الآن، معظمها لا أفهمها أتوه عندما يتعلق الأمر بالحواسيب، مثلك، صحيح؟
    - İngilizce biliyorsun. anlıyorum. - Çok güzel. Open Subtitles تستطيع أن تتحدث الأنجليزية , فأنا أفهمها جيد جداً , انا ضابط إنجليزى
    anlayamadığım bir sürü soru vardı ve anlamak istemediğim sorular da vardı. TED كانت هناك الكثير من الاسئلة التي لم اتمكن من فهمها، وكانت هناك بعض اسئلة التي لم أرد ان أفهمها.
    İngilizce konuşmayın Iütfen, anlayamıyorum. Open Subtitles لا تبدئن بالتكلم اللغة الأنجليزية فأنا لا أفهمها
    anladığım kadarıyla senin ailenin son gen taşıyıcısı da yardım etmiş Open Subtitles كما أفهمها, مع مساعدة الناقل الأخير من هذا الجين من عائلتك.
    Palyaço burnu yapış yapış. Benim anlamadığım bir şaka mı var? Open Subtitles أنف المهرج مبتذلة , هل هناك مزحة لم أفهمها بعد ؟
    anlamadığım bir espri yaptığını sandım, onlara genelde numaradan gülerim gerçekten kafam karıştı. Open Subtitles اعتقدت أنك تقوك نكتة لا أفهمها لذلك عادة أقوم بالتظاهر بالضحك عليها ولكن
    Ve benim tarafimdan verilmiş olsa da o zamanlar tam olarak anlamadığım ancak şimdi daha iyi anladığım mesaj şuydu: Her zaman, her zaman, her zaman orada olacağım. TED وكانت الرسالة والتي لم أفهمها حينها، مع أني قمت بإيصالها، ولكن فهمتها جيداً الآن هي هذه: سأكون دوماً هناك.
    Onu gördüm, ama anlamadım. Open Subtitles لقد رأيته بالتمام كما حدث,لكنني لم أفهمها,أتلعمِ
    O hâlde becerememiş çünkü ben karakteri anlamadım. Open Subtitles حسناً, إذا هي فظيعة لأنني لم أفهمها جيداً
    Ben anlamadım, hatta bu yüzden ona çok yardım edemedim. Size gösterebilir miyim? Open Subtitles لم أفهمها لذا لم يمكنني مساعدته هل أريكِ؟
    anlamıyorum. Bu yer hopluyor olmalıydı. Open Subtitles أنا لا أفهمها هذا المكان يجب أن يكون مزدحماً
    Neden bu kadar işe geri Dönmek istemeni anlamıyorum. Open Subtitles أنا لم أفهمها أنا لا أفهم لما أنت مصمم على العودة
    anlıyorum ama, aradığım cevap bu değil. Open Subtitles أنا أفهمها و لكنها ليست بالإجابة النهائية
    Yani, bilgisayarlar bana göre değil, ama anlıyorum. Open Subtitles أقصد بان الحواسيب ليست من أجلي و لكنني أفهمها
    O bana hiç ses olmadığı zaman anlayamadığım... bazı sahneleri açıklar. Open Subtitles يقوم بشرح اللقطات التي لا أفهمها حيث لا وجود للصوت
    Bunu anlayamıyorum ve bu beni deli ediyor. Open Subtitles لا أستطيع أن أفهمها وهذا ما سيوصلني للجنون
    İnanıyorum ki anlamam gereken şeylerdi. Open Subtitles أعتقد, البحث عن الأشياء التى بحاجه لأن أفهمها
    Arabayı yaklaşık bilmiyorum, 3 veya 4 saattir sürüyorum... .. ve anlamaya başladım. Open Subtitles لقد كنتُ أقود هذا الشئ منذ حوالي3 أو 4 ساعات وقد بدأتُ أفهمها
    Bu hikayenin kafama takılmasının sebebi şuydu, anladığımı düşünmüştüm ve hakkında tekrar düşündüm ve hiç anlamadığımın farkına vardım. TED والسبب الذي جعلني مهووسا بتلك القصة هو أنّني اعتقدت أنّني فهمتها، ثم عندما راجعتها مرة أخرى أدركت أنني لم أفهمها على الإطلاق.
    Asla bilip anlayamayacağım şeyler karşısında her yıl biraz daha alçakgönüllü oluyorum. Open Subtitles كل سنة, يبدو وكأني أزداد تواضعاً وأزداد عجزاً أمام الأشياء التي لن أعرفها أو أفهمها أبداً
    Oturmuş, kahvaltımı ediyorum sen gelmiş, anlam veremediğim şeyler anlatıyorsun bana. Open Subtitles أنا جالسة هنا وأتناول فطوري وأنت تخبرني أمور غريبة لا أفهمها
    Tam olarak anlamamıştım. Ve Paul Rand biraz aksi bir tasarımcıydı, bilirsiniz, aksi bir tasarımcı, sanki güzel bir, güzel bir Fransız ekmeği gibi? TED و لم أفهمها تماما.و بول راند كان مصمم من النوع الفظ فظ، أي أنه جيدا جدا، مثل الخبز الفرنسي،
    Maximo'nun yapmamı istediği şeyi yaptım, anlamasam da. Open Subtitles لقد كنت أستمع إلي توجيهات ماكسيمو حتي لو لم أفهمها
    Onu anlamadığımı söylüyor. Open Subtitles قالت انني لا أفهمها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus