Babam çok endişeleniyor. Lütfen filmden ayrılması için onu ikna et. | Open Subtitles | أبي قلق جدآ عليه لذا أرجوك أقنعه بأن يترك ذلك الفيلم |
Bu yüzden de onunla konuşup, Loretta'nın tipi olmadığına ikna etmeye çalışacağım. | Open Subtitles | ولهذا كنت سوف أتحدث له لأرى ربما أقنعه أنه ليس نوعها المنساب |
Evet, Bir laboratuvar faresine döneceğini düşündüğü sürece onu bunu yapmaya ikna edemem. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقنعه بفعل هذا إن ظنّ أنّه سيحول إلى فئران تجارب |
Evet, seyircilerin yarısının benimle aynı fikirde olduğunu görebiliyorum ve geriye kalanları ikna için yapılacak çok işim var. | TED | أرى أن نصف الحضور يتفق معى، و لكن يتبقى النصف الآخر لكى أقنعه. |
Yüzlerine maske taksınlar. Hadi harekete geçin. | Open Subtitles | أخبرهم أن يستخدموا أقنعه , تحرك |
Artık onu kim olduğuna ikna etmeliyim. | Open Subtitles | لكن الآن علي أن أقنعه على تقبل ما هو عليه. |
Evet, birileri onu korkudan altına etmediğin sürece doğruyu söylemeyeceğine ikna etmiş. | Open Subtitles | حسناً، شخص ما أقنعه بأنك لن تقول الحقيقة إلا إذا كنت تبلل نفسك |
Onu Avrupalı şirketin şeytan olduğuna ikna edeceğim. | Open Subtitles | بينما أقنعه أن الشركة الأوروبية هي الشيطان |
Teşkilat'a dönmeyi düşünmesi için bile onu ikna edemiyordum. | Open Subtitles | أعني ، أنني من الممكن أن أقنعه بالعودة للوكالة |
Onu, orduya kaydolması için, senin ilaç dolabını yağmalaması ya da okuldan atılmasına neden olan, arabasının arkasında... mantar satmasi için ikna ettiğimden daha fazla ikna etmedim. | Open Subtitles | لم أقنعه ان يتطوع للجيش . . كما أنكِ لم تقنعيه بتناول العقاقير في سن 16 عاماً أو أن يتم طرده من الجامعة لبيعه المخدرات خلف سيارته |
Onu 10 yaşına kadar içki çubuklarının para olduğuna ikna etmiştim. | Open Subtitles | حتى وصل إلى سنّ الـ10، كنت أقنعه أن عصيّ المصاصات البلاستيكية هي أموالاً |
Onu orduya yazılması için, 16 yaşında senin ilaç dolabını yağmalaması için ikna ettiğimden daha fazla ikna etmedim. | Open Subtitles | لم أقنعه بالتطوع للجيش كما شجعته انتِ بالادمان في 16 من عمره |
Nasıl olduysa, McKay onu Jeanie'nin vücudundaki nanitleri kapatmaya yarayacak bir program yazmaya ikna etmiş. | Open Subtitles | بطريقة ما ، أقنعه مكاى بالمشاركة فى إعداد برنامج لإغلاق النانيت في جسد جينى |
Tek istediğim o adamı ikna etmekti tek yolu da o şekilde konuşmaktı. | Open Subtitles | كنت أحاول أن أقنعه فقط وهذهِ هي الطريقة الوحيدة |
Ve onu burada olmadığıma ikna edemezsem, battım demektir. | Open Subtitles | وإن لم أستطيع أن أقنعه أنني في مكان ما غير هذا المكان لأخفقت |
Aora'sını okuyan biri kızın bir başkasıyla ilişkide olğuna ikna etmiş. | Open Subtitles | لأن قارئ الطالع أقنعه أنها كانت ترى رجل آخر |
Max'i teslim olmaya ikna edemeden, başka bir olaya sebep olmasından korkuyorum. | Open Subtitles | سيقع في مشكلةً أخرى قبل أن أقنعه بالمجي إلى هنا |
Babası onu görmeye gelmişti ve muhtemelen onu dönmesi için ikna etti. | Open Subtitles | قدِم والده لرؤيته وربما أقنعه بضرورة العودة للوطن |
Bunu yapmamak içinde ikna edebilirim. | Open Subtitles | إذا لم أستطع إقناعكم بأن لاتجعلوني أقنعه ؟ |
Başka türlü nasıl onu aksine ikna ederim? | Open Subtitles | فكيف يمكنني أن أقنعه أنكما لستما بخائنين ؟ |
Sonuçta, kahramanlarınızın çoğu maske takıyor. | Open Subtitles | بعد كل شيئ, معظم أبطالكم يرتدون أقنعه. |