Bunu yapmak zorunda olduğum için üzgünüm. Concha ile konuştum. | Open Subtitles | أنا آسف كان يجب أن أقوم بهذا تكلّمت مع كونشا |
Uzun süredir bu işteyim ve bence sen bu işi yapabilirsin. | Open Subtitles | أنا أقوم بهذا العمل منذ فترة طويلة وأعتقد أن لديكِ مايلزم |
bunu yapıyorum. bunu yapıyorum. Sakin ol, tamam mı? | Open Subtitles | أنا أقوم بهذا, أنا أقوم بهذا هلا تُبطئها ؟ |
bunu yapmamı istediğin için yapıyorum. | Open Subtitles | الآن، أنا أقوم بهذا لأنّك طلبت منّي ذلك. |
Bunu yaptığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لايمكنني أن أصدق بأنني في الحقيقة أقوم بهذا |
Tüm bunlarla cebelleşirken kendi kendime düşündüm bu işleri en sorumlu bir şekilde toplumun çıkarını maksimize edip riskleri minimize ederek nasıl yaparım? | TED | عندما بدأت مكافحة هذه البرامج فكرت كيف بإمكاني أن أقوم بهذا العمل بالطريقة الأكثر مسؤلية والتي تزيد من المصلحة العامة بينما تقلل الخطر؟ |
Bakın, genelde Bunu yapmam ama buyurun içeri geçin? | Open Subtitles | إسمعي عادة انا لا أقوم بهذا لكن لماذا لا تدخلي ؟ |
Tek istediğim kasabamızı geliştirmek, ve onlar bunu yapmama izin vermiyorlar! | Open Subtitles | و كل ما أريد فعله هو أن أقوم بتطوير مدينتنا وهم لا يدعوني أن أقوم بهذا |
Eğer gerçekten endişeli olsaydım Bunu yapmak ister miydim sizce? | Open Subtitles | إذا كنت قلقة بجد هل كنت أنوي أن أقوم بهذا |
Mastır diplomam ve 2 doktoram var. Bunu yapmak zorunda değilim. | Open Subtitles | عندي شهادة ماجستير و شهادتي دكتوراه في الفلسفة لا يجب علي أن أقوم بهذا |
Bütün o karakterler ölüydü. Bunu yapmak zorundaydım. | Open Subtitles | وأولئك الشخصيات كانت ميتة وكان لا بد أن أقوم بهذا |
Sayın Yargıç uzun zamandır bu işi yapıyorum ve ne yaptığımı-- | Open Subtitles | حضرة القاضي , كنت أقوم بهذا فترة طويلة هل دربت الشاهدة؟ |
Will, önümüzdeki 20 yıl boyunca bu işi yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | ويل، لا أريد أن أقوم بهذا العمل للعشرين سنة القادمة |
Yani ben bunu yapıyorum, sen bunu, o da bunu mu yapıyor? | Open Subtitles | أقوم بهذا إذاً وأنتِ تقومين بهذا وهو يقوم بهذا |
Hayır bunu yapıyorum ki, kimse için çalışmak zorunda kalmayayım. | Open Subtitles | لا، إني أقوم بهذا لكي لا أضطر للعمل مع أحد أبداً |
Sırf arkadaşız diye bunu yapmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | وهل تتوقع أن أقوم بهذا لمجرد كوننا أصدقاء؟ |
Kör olmak istiyorum. Çok yumuşak ve sümüksü bir şey. Bunu yaptığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | إنه أسفنجي ولزج لا أستطيع التخيل بأنني أقوم بهذا لقد فعلتيها |
Sinirlendiğimde bunu yaparım tamam mı? Ben sadece jüriye baktım ve onların çirkin olduğunu mavilininse hiçbirşeyden anlamadığını düşünürüm. | Open Subtitles | عندما أتوتر أقوم بهذا انظر إلى الحكام و أتصورهم |
Müzik aletlerini her daim yakınında bulundurmalısın. Normalde Bunu yapmam üstat ama zahmet olmazsa bir fotoğraf çekinebilir miyiz? | Open Subtitles | ترين ، عليكِ ان تحتفظي بأداتك الموسيقية على مقربة منكِ دائماً لا أقوم بهذا في العادة مايسترو ... ولكن |
Çavuş, bunu yapmama izin vermelisin. O iyi olacak. | Open Subtitles | يا رقيب، عليك تركِ أقوم بهذا ستكون بخير |
Arkamız dalardı. bu yüzden, geçen yıl Körfez deydim. Bu şeyi yapıyordum. | Open Subtitles | إنهم خلفنا مباشرة، لذا كنت في الخليج العام الماضي أقوم بهذا الأمر |
Aslında bir hafta önce, bu işi yapacağımı biri söyleseydi, delirmiş olduğunu düşünürdüm. | Open Subtitles | لو قال لي أحدهم قبل أسبوعٍ بأنّني سوف أقوم بهذا الشّغل لاعتقدت بأنّه مجنون |
Bırak ben yapayım! | Open Subtitles | كلا, كلا دعني أقوم بهذا كفي |
Bunu yaptıktan sonra ona iğne yapacağım. | Open Subtitles | بعدما أقوم بهذا سأضع إبرة برأسه |
bunu yapmayacağım, bunu yapmakla ilgilenmiyorum. Bu farklı bir erkek çocuk ve bu da farklı bir kız çocuk. | TED | ولكني لن أقوم بهذا .. ولست مهتمة بهذا .. هذه صوة أُخر لطفل آخر .. وصورة أخرى لطفلة أٌخرى .. |