"أكن أعلم أن" - Traduction Arabe en Turc

• olduğunu bilmiyordum
• düşünmemiştim
• olduğunu bilmezdim
• olacağını bilmiyordum
• olduğundan haberim yoktu

Bu geçici iş yeri insanın ruh emiyor, emilecek bir ruhum olduğunu bilmiyordum.
مكتب العمل المؤقت محبط للروح، وأنا لم أكن أعلم أن لدي روح للإحباط.

- O küçük hamam böceğinin hâlâ hayatta olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعلم أن ذلك الأرعن مازال على قيد الحياة

Herhangi bir aile içi şiddet ilişkisinde ilk aşamanın, kurbanı baştan çıkarmak ve büyülemek olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعلم أن أول مرحلة في أي علاقة عنف أسري هي أن تغري وتفتن الضحية.

RM: 2005'te, Şikago'ya taşınmadan önce, şehirlerinde onlara özgü bayrakları olduğunu bilmiyordum.
رومان: قبل أن أنتقل إلى شيكاغو في عام 2005 لم أكن أعلم أن لكل مدينة علمها الخاص.

Fakat buna rağmen çocuklarımın doğduğu bu şehrin, ABD'de seks ticaretinin en yaygın olduğu şehirlerden biri olduğunu bilmiyordum.
ولكن لم أكن أعلم أن مسقط رأس أولادي هو من بين أشيع المدن الأمريكية لتجارة الجنس.

Özür dilerim. Senin taksin olduğunu bilmiyordum.
أنا آسف لم أكن أعلم أن تلك السيارة كانت لك

Oturmasına müsaade ettim ve kafamı sallayıp dedim ki; "Harriett, Bruce" sonra oturma odasındaki büfeyi işaret ederek orda bir büfe olduğunu bilmiyordum.
تركتها تجلس ثم أطرقت برأسى وقلت "هارييت, بروس " ثم أشرت على البار فى غرفة المعيشة ولم أكن أعلم أن هناك بارا أصلا

O TV programı olduğunu bilmiyordum. Susmaları için TV'yi açıyordum.
لم أكن أعلم أن هذا هو البرنامج لقد شغلته لأبقيها هادئة

Mortgage'larda pozisyon olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعلم أن هناك تغيرات على الودائع الرهنية

Hayat kurtarmanın gösteri olduğunu bilmiyordum.
أسف لم أكن أعلم أن انقاذ الأرواح فعل متهور

Çünkü dün o gecenin bu saldırılarla herhengi bir ilişkisi olduğunu bilmiyordum.
لأني بالأمس لم أكن أعلم أن لتلك الليلة علاقة بهذه الهجمات.

İşler karışmış. Bir hayranın olduğunu bilmiyordum. Dalga geçme.
الخطة نجحت، لم أكن أعلم أن لديك خطة بلا مزاح

Annenin Denver'da olduğunu bilmiyordum. Denver'da değildi.
لم أكن أعلم أن والدتك في دنفر انها لم تكن في دنفر

Adam kaçırmanın bir kitabı olduğunu bilmiyordum.
لم أكن أعلم أن هناك دليل إرشادي للإختطاف

Sevgilisinin olduğunu bilmiyordum, ...ve öğrenir öğrenmez ayrıldım.
لم أكن أعلم أن لديه حبيبة وقطعتها فور علمي بها

Bu enteresan, bir keçimiz olduğunu bilmiyordum.
يا له من منعطف؟ لم أكن أعلم أن لديكِ عنزة

Fahişe elbiselerinin bu kadar pahalı olacağını düşünmemiştim.
أنا فقط,لو أكن أعلم أن أزياء المومس تكلفتها باهظه

O küçük pisliğin bu kadar cesur olduğunu bilmezdim.
لم أكن أعلم أن الوغد الصغير يمكن أن يفعل هذا

Yemin ederim, böyle olacağını bilmiyordum.
أقسم بالله لم أكن أعلم أن هذا ما كان سيحدث.

O Mentol Slim 100*'lerin sana ait olduğundan haberim yoktu.
لم أكن أعلم أن دخان النعناع كان خاصتك