Sadece, ben saklandım. bunun bir parçası olmak istemedim. | Open Subtitles | عدا، أنني اختبأت من هذا لم أرغب بأن أكون جزءاً منه |
Bir gün hayatıma geri dönüp baktığımda, "Ben saha kenarındaydım" demek istemiyorum. Belki de bir tarih yazılıyor ve ben, bunun bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | قد يكـون هذا صنـاعةٌ للتـاريخ, و أريد أن أكون جزءاً منه. |
Saadece bunun bir parçası olmak istediğimden emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقاً إن كنت أريد أن أكون جزءاً منه |
Böyle bir iyilik yapabiliyorsan, bunun bir parçası olmak isterim. | Open Subtitles | إن كنتِ تستطيعين القيام بهذا النوع من الخير فأريد أن أكون جزءاً منه. |
Ne tür bir işe dahil olduysan eğer, bunun bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لذا مهما كنت متورطاً به فلا أريد أن أكون جزءاً منه |
Burada yaptığın şeye gerçekten inanıyorum ve bunun bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | لا ، أنا حقاً أؤمن بكل ما تفعلينه و أريد أن أكون جزءاً منه |