"ألسنة اللهب" - Traduction Arabe en Turc

    • alevler
        
    • alevlerin
        
    • Alevlere
        
    • alev
        
    • alevlerden
        
    Burma petrollerinin pahalı ödüllerini kapmak için yarışıyorlardı ancak onun yerine alevler içinde bir cehennem buldular. Open Subtitles كانوا يتسابقون للوصول إلى الجائزه : آبار النفط لكنهم بدلاً من ذلك وجدوا أنقاض تتأكلها ألسنة اللهب
    Muhtemelen vurduğumuz tankerden çıkan alevler. Open Subtitles ربما تكون ألسنة اللهب من المستودع الذى فجرناه
    Rachin için terfi ve madalya alma şansı alevlerin arasında yanıp gidiyordu. Open Subtitles بالنسبة لراشين كانت ترقيته ووسامه يتبخران أمام عينيه مع ألسنة اللهب
    Ama alevlerin sardığı merdivenlerden çıkıp ona ulaşamıyorduk. Open Subtitles لكن لا نستطيع الوصول إليها عبر ألسنة اللهب على الدرج
    Yiyecekleri cansiparane kurtarmamdan sonra su bulmak için bir kez daha Alevlere daldım. Open Subtitles بعد أن أنقذت وحدي كيس المكسرات صارعت ألسنة اللهب مرة أخرى بحثاً عن سوائل
    Üç ateş bir arada çok fazla alev oluşturur. TED ثلاث نيران معًا، يرمز ذلك إلى الكثير من ألسنة اللهب.
    Tanrının sonsuz bilgeliği, alevlerden bunu korudu sanırım. Open Subtitles الله بحكمته اللانهائية قرر أن يمنع ألسنة اللهب من التهامها
    Şu anda farkındamısınız bilmiyorum ama, alevler tarafından yutulabilirdiniz. Open Subtitles الآن، كنت تدرك أنك على وشك أن تحيط بجسدك ألسنة اللهب
    Ama alevler yüzünden merdivenlerden çıkamıyorduk. Open Subtitles لكن لم نستطع أن نتجاوز ألسنة اللهب على الدرج
    alevler etrafımızı o kadar hızlı sardı ki, biz... Open Subtitles و بسرعة فائقة أحاطتنا ألسنة اللهب ولمنستطع..
    alevler o kadar yüksekti ki köyden insalar geldi buraya. Open Subtitles ألسنة اللهب كانت تتصاعد عاليًا. لقد جلبت الرجال يحثّـون الخطى من القرية.
    Aynı şey olduğunu biliyorsun, yoksa alevler ayaklarını yalarken burada benimle ağız dalaşına girmezdin. Open Subtitles تعرف انها نفس الشيء لولا ذلك لما كنت تتجادل معي بينما ألسنة اللهب تصل لقدميك
    Kilise emretse oğlum alevlerin içine bile atlar. Open Subtitles ابني مستعد لأن يلقي بنفسه بين ألسنة اللهب إن كانت تلك رغبة المجلس
    Ve alevlerin arasından, sevdiği iki insana doğru koştu. Open Subtitles ...جرى عبر ألسنة اللهب ...باتجاه الشخصين الوحيدين اللذين أحبهما
    Ve pencereden, alevlerin arka fonunda kalan kırmızı, sarı, yeşil, mor, aklınıza gelebilecek her rengi izlemeye devam ettik. Open Subtitles ومن خلال النافذة... بدأنا نشاهد ألسنة اللهب المتطايرة لهب بألوان الطيف
    Hatırlıyorum da neft yağını dökerken emilmeden önce alevlerin evi nasıl yaladığını... Open Subtitles أنا أتذكر صب زيت " التوربينتاين " في القاعدة مشاهدة ألسنة اللهب في أسفل المنزل
    ...yangından öldüğünde kimse Alevlere korkak demez. Open Subtitles في حريق هائل، لا أحد... يصف ألسنة اللهب بالجبناء.
    Alevlere ne kadar yakın olduğunuzu anlamadınız sanırım. Open Subtitles لا أظنك تدرك مدى اقترابك من ألسنة اللهب
    Alevlere ne kadar yakın olduğunuzu anlamadınız sanırım. Open Subtitles لا أظنك تدرك مدى اقترابك من ألسنة اللهب
    Harika yalımlı bir alev gibi, sürekli değişen olağanüstü bir şekil. Open Subtitles تكون كل تجربة في الأساس كالشكل الإستثنائي تماماً كالنار ذات ألسنة اللهب
    Beni alevlerden çıkararak kurtardığını hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكره يسبحني خارحا ... من ألسنة اللهب ينقذني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus