| "Bir gecede 50 bin dolar harcamaya devam edin. | Open Subtitles | أستمر بصرف 50 ألف دولاراً على ليلة بغرفة فندقك |
| Aslında ben daha çok indirimin yarısını karşılarız diye düşünüyordum böylece bize sadece 16 bin dolar borcunuz olur. | Open Subtitles | في الواقع، كنتُ أفكّر أكثر في تغطية نصف مصاريفه ما يعني أنّك ستدين فقط بـ 16 ألف دولاراً |
| Kazancın yarısı, arabulucu ücreti olarak yirmi bin dolar ve Poggio Oyuncak'ta başkan yardımcılığı. | Open Subtitles | أريد نصف الربح من اللعبه وعشرون ألف دولاراً كأتعاب.. |
| 30 milyon kaybetmemize sebep olduğu yetmezmiş gibi kumarhanemizden de 472 bin dolar kaldırdı. | Open Subtitles | كما أنه جعلنا نخسر 30 مليون دولاراً ثم استولى على متجرنا مقابل 472 ألف دولاراً |
| Bana 100 bin dolar ödeyene kadar her gün bir insan öldürmenin keyfine varacağım. | Open Subtitles | ...سأتلذذ بقتل إنسان كل يوم ...ريثما تدفعون إليّ 100 ألف دولاراً |
| Her gün bir kişiyi öldürmekten büyük bir zevk alacağım eğer bana yüz bin dolar vermezseniz. | Open Subtitles | ...سأتلذذ بقتل إنسان كل يوم ...ريثما تدفعون إليّ 100 ألف دولاراً |
| -20 bin dolar. Şuraya bırakıver. | Open Subtitles | تستطيع أخذها من هنا غداً - عشرون ألف دولاراً - |
| Yani, faizi çıkarırsak krediye karşılık net olarak ödedikleri tutar 13 bin dolar oluyor, doğru mu? | Open Subtitles | بخصم الفائدة ...لقد قاما بسداد حوالي ثلاثون ألف دولاراً هل هذا صحيح؟ |
| Ceketimin astarında 40 bin dolar var. | Open Subtitles | لديّ 40 ألف دولاراً داخل بطانة معطفي. |
| Ama para benim olsaydı ona on iki bin dolar ödemezdim. | Open Subtitles | ولكنإنكانهذا مالي... ما كُنت لأدفع اثنا عشر ألف دولاراً مقابله |
| Bir boka yaramayan akşam yemeği için 26 bin dolar! | Open Subtitles | أنظر لهذا ستة و عشرون ألف دولاراً منأجلعشاءلعين! |
| Orada içinde 150 bin dolar olan bir çanta var. | Open Subtitles | هناك حقيبة بالداخل بها 150 ألف دولاراً. |
| Evin yerini öğrenmek için biri 250 bin dolar ödemiş. | Open Subtitles | شخصٌ ما قد دفع مبلغ "250" ألف دولاراً فقط ليعرف مكان إقامةِ هيتي |
| Biri Hetty'nin yaşadığı yeri öğrenmek için 250 bin dolar ödemiş. | Open Subtitles | لقد دفع شخصٌ ما مبلغ "250" ألف دولاراً فقط من أجل معرفة مكان إقامة هيتي |
| Bir mahkumdan yıllık net 17 bin dolar kazanıyorlar. | Open Subtitles | تربح 17 ألف دولاراً سنوياً مقابل السجين |
| 987 bin dolar. E gerisine ne olmuş ? | Open Subtitles | ـ 987 ألف دولاراً |
| Dokuzyüz seksenyedi bin dolar. | Open Subtitles | ـ 987 ألف دولاراً |
| 50 bin dolar'a ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد 50 ألف دولاراً |
| Yüz elli bin dolar. | Open Subtitles | إنها 150 ألف دولاراً |
| 20 bin dolar. Bu daha okul öncesi. | Open Subtitles | إنها مائتي ألف دولاراً سنوياً |