Bu tutumu ona jürinin önünde hiçbir şey sağlamaz. | Open Subtitles | لا أعتقد أن كل هذا الموقف سيساعدني أمام هيئة المحلفين |
Bu tutumu ona jürinin önünde hiçbir şey sağlamaz. | Open Subtitles | لا أعتقد أن كل هذا الموقف سيساعدني أمام هيئة المحلفين |
Müvekkiliniz soruları ya burada cevaplar ya da büyük jürinin önünde. | Open Subtitles | يمكن لعميلك إجابة أسئلتي هنا أو يمكنه الإجابة عليها أمام هيئة المحلفين |
Soruşturma kurulu önünde ifade vermeni istiyoruz. | Open Subtitles | تحتاجين للإدلاء بشهادتك أمام هيئة المحلفين |
Ralph Agee, lütfen ayağa kalkar mısınız? | Open Subtitles | رالف آجي، هلا وقفت أمام هيئة المحكمة؟ |
Bu gece çocuğu geri getireceğiz ve benim evde kalıp yarın da jüriye çıkaracağız. | Open Subtitles | سنعيد الفتى إلى هنا الليلة سينام على أريكتي وسنجعله يشهد أمام هيئة المحلّفين الكبرى |
Onu ben öldürmedim ve asla jüri önünde itiraf etmeyeceğim, asla. | Open Subtitles | أنا لم أقتلها ولن أعترف أبدا أمام هيئة محلفين هل تفهمين؟ |
- Seni jürinin önüne sürükleyecek. - Bunu istemiyorum. | Open Subtitles | الذي سيجرك إلى المثول أمام هيئة المحلفين الكبرى |
Bay McAvoy, yarın sabah onda soruşturma jürisinin önünde olmalısınız. | Open Subtitles | سيد (مكفوي)، عليك المثول أمام هيئة المحلفين الساعة الـ10: 00 صباح الغد. |
Akranlarımdan oluşan jürinin önünde bana iftira attı. Tamam mı? | Open Subtitles | لقد قذفني أمام هيئة المحلفين و المكونة من زملائي. |
Sen jürinin önünde bana bağırırken herif kaçmış işte. | Open Subtitles | وحينما كنتَ تدينني أمام هيئة المحلفين تملّصَ |
Bu sahtekârlığın derecesi eğer keşfedilirse, ...kendimi büyük jürinin önünde bulabilirim. | Open Subtitles | لو اُكتُشف مدى الاحتيال فسأجد نفسي أمام هيئة المحلفين |
Cyrus Beene'in kocası büyük jürinin önünde ifade veriyor. | Open Subtitles | لم يعد مهماً أنك لم تجلبي بطاقة سايترون. زوج سايرس بين يشهد الآن أمام هيئة المحلفين. |
Bugün büyük jürinin önünde ifade verecek. | Open Subtitles | سوف يشهد أمام هيئة المحلفين اليوم. |
Soruşturma kurulu önünde ifade vermeni istiyoruz. | Open Subtitles | تحتاجين للإدلاء بشهادتك أمام هيئة المحلفين |
Sanık Hahn kararı dinlemek için ayağa kalksın. | Open Subtitles | فليعرض الضابط أمام هيئة المحكمة المدعى عليه (هان) |
Eğer bu terapist ne yaptığını biliyorsa senin ne kadar iyi bir terapist olduğunu jüriye göstermek zorunda. | Open Subtitles | لو كان هذا المحامي يعلم ماذا يفعل لكان وضعك أمام هيئة المحلفين ليروا كم أنت طبيب نفسي جيد |
Dost olduğumuzun farkındayım, ama seni büyük jüri önünde ifade vermeye çağıracağım. | Open Subtitles | أنا مدرك لصداقتنا ولكن سأستدعيك أمام هيئة المحلفين الكبرى |
Lee'yi büyük jürinin önüne çıkaracak kanıtımız yok. | Open Subtitles | كافية لجذب السيد لي أمام هيئة المحلفين الكبرى |
Bay McAvoy, 29 Nisan Pazartesi sabah 10'da 1 St. Andrew's Plaza'da bir soruşturma jürisinin önünde yemin etmeniz için bir mahkeme celbidir bu. | Open Subtitles | سيد (مكفوي)، هذه استدعاء لك لتشهد أمام هيئة محلّفين في الـ"سينت أندرو بلازا"، الاثنين، الـ29 من أبريل، الـ10: |