Şey, Eminim yapmaz, ancak bu olayda, kayıtlar karışmış olmalı. | Open Subtitles | أنا واثق من هذا لكن بهذه الحالة لابد من خطأ |
Bizden 1 milyon dolar istiyor, Dave. Eminim bağlantı kuracaktır. | Open Subtitles | انه يريد مليون دولار،ديف أنا واثق من أنه سيتصل بنا |
90 günde prototipi yapacağımıza Eminim. 90 günde prototipi yapacağımıza Eminim. | Open Subtitles | أنا واثق من أننا سنصل للنموذج الأولي في غضون 90 يوم |
İnancımdan da, bağlılığımdan da Eminim Bu da benim yükselmemi tetikleyen şey oldu. | Open Subtitles | أنا واثق من إيماني وإخلاصي وهذا ما جعلني أرتقي سريعًا في مرتبة الملائكة |
Öyle olduğuna Eminim efendim, ama yapım gereği çok tedbirliyimdir. | Open Subtitles | أنا واثق من هذا سيدي كما اني رجل حذر للغاية |
Eminim ki anlayacaksın ne yapmak istediğimi ve neyi yaratmak istediğimi. | Open Subtitles | لذا أنا واثق من أنك ستفهم الذي سأقوم بفعله وماذا سأحقق |
Eminim ki anlayacaksın ne yapmak istediğimi ve neyi yaratmak istediğimi. | Open Subtitles | لذا أنا واثق من أنك ستفهم الذي سأقوم بفعله وماذا سأحقق |
Eminim Jai'nin adamları da, böyle bir travma sonrasında işe yaramak istiyorlardır. | Open Subtitles | أنا واثق من أن رجاله لديهم حاجة عميقة للإستفادة بعد صدمة كهذه |
Hayır, hayır, o spermlerin çoğunun şu anda bankada durduğundan Eminim. | Open Subtitles | أنا واثق من أن معظم هذا المنى يقبع بهذا المركز الاَن |
Eminim Amanda da krize iyi çözüm buluyordur ama sence de bu durumda 911'i arasan daha iyi olmaz mı? | Open Subtitles | أنا واثق من أماندا هو كبيرة في أزمة، ولكن دون ' تي في رأيك هذه الدعوة هي أكثر ملاءمة ل911؟ |
Ondan önce onu bulacaklarından Eminim ve o zaman ben de seninle burada olacağım hiçbir yere gitmiyorum tamam mı? | Open Subtitles | أنا واثق من أنها سوف تجد له قبل ذلك. وسوف أكون هنا معك. أنا لا أذهب إلى أي مكان، حسنا؟ |
Lucifer bunun insan beyni tarafından çok garip anlaşılacağına Eminim. | Open Subtitles | لوسيفر، أنا واثق من أن أصوات غريبة لها الدماغ البشري. |
Eminim bir gün sana da yazı işleri ile ilgili görevler verecektir. | Open Subtitles | أنا واثق من يوم ما انها سوف تعطيك مسؤوليات أكثر في التحرير |
Biz bu yönde büyük ilerleme kaydettik, bu yüzden doğal gazı geçeceğimiz konusunda Eminim. | TED | وقد أنجزنا تقدماً كبيراً في هذا الجانب، ولذلك أنا واثق من أننا سنتغلب على الغاز الطبيعي. |
O istatistiklerden bir tanesini seçtim, bazılarınızın önceden gördüğüne de Eminim. | TED | اخترت واحدة من تلك الإحصائيات، و أنا واثق من أن بعضكم قد شاهد هذه الإحصائيات من قبل. |
- İzliyorlar. Sevdiklerine Eminim. | Open Subtitles | إنهم يراقبون ، أنا واثق من أنهم معجبون بهذا |
Şatomun bu bölümünü daha güzel bulacağınıza Eminim. | Open Subtitles | أنا واثق من أنك ستجد هذا الجزء من القلعة أكثر ترحيباً |
Eminim David senin uygun donanıma sahip olduğunu görecektir. | Open Subtitles | أنا واثق من أن ديفيد سوف نرى أن يتم تثبيت أنت صحيح. |
Ve Eminim ki anlattığın baban böyle bir işbirliğini alkışlayacaktır. | Open Subtitles | وكما لوالدك من ما قلته أنا واثق من أنه سوف نحيي مثل هذا التعاون. |
İyi birisi olduğunuza Eminim, yoksa sizden bunu istemezdim. | Open Subtitles | ، أنا واثق من كونك رفيقاً صالحاً أو لم أكن أحب أن أطلب منك ذلك |
Eminimki hakim seni anlayacaktır, özellikle bayan hakim se. | Open Subtitles | أنا واثق من أن القاضي يفهم، خاصة إذا كانت امرأة. |
Leo Johnson yerin dibine girdi sanki. Bahse girerim evinin yakınlarında saklanıyordur. | Open Subtitles | "ليو جونسن" ذاهب إلى الهاوية، أنا واثق من أنه مختبئاً قرابة منزله |