"أنت تحمل" - Traduction Arabe en Turc

    • taşıyorsun
        
    • tutuyorsun
        
    • taşıyorsunuz
        
    Çok açık. Ekstra bir paket taşıyorsun. Open Subtitles هذا واضح، أنت تحمل عبئاً اضافياً بالأعلى.
    Yarışma zaten zor. Kaşıkla yumurta taşıyorsun. Open Subtitles هناك بالفعل تغيير, أنت تحمل بيضة على ملعقة
    - Silah taşıyorsun. Silahlı insanların etrafımda dolaşmasından hoşlanmam, oldu mu? Open Subtitles أنت تحمل مسدسا، لا أحب الأشخاص الذين يحملون المسدسات و يحومون حولي ..
    O kadar büyük olay değil. Bana ver. Şişeyi tamamen yanlış tutuyorsun. Open Subtitles اعطني اياها أنت تحمل الزجاجة بطريقة خاطئة
    Elimi tutuyorsun nazikçe ve sonra bana şefkatle bakıyorsun. Open Subtitles أنت تحمل يدّي... برقة جدا، وبعد ذلك... أنت تنظر لي بمثل هذه الشفقة.
    İsa'nın Haç'ının parçası olduğuna inandığınız bir kutsal emanet taşıyorsunuz. Open Subtitles أنت تحمل آثر شىء تعتقد أنه جزء من صليب المسيح
    Yıldızı sen taşıyorsun, anladın mı? Open Subtitles أنت تحمل النجمة.. هل تفهم هذا؟
    Umarım sormamda sakınca yoktur ama silah taşıyorsun, değil mi? Open Subtitles أتمنى أنك لاتمانع سؤالي , ولكن... أنت تحمل سلاحاً أليس كذلك ؟
    Bir kaçağı gezegenlerarası taşıyorsun. Open Subtitles أنت تحمل هارب بين الحدود بين الواكب
    Evet ama sen iki tane birden taşıyorsun. Open Subtitles صحيح؟ و حتى الآن أنت تحمل إثنين منهم
    Ama şimdi karıların çantalarını taşıyorsun. Open Subtitles و الآن أنت تحمل حقائب بعض الحقيرات
    Kız gibi taşıyorsun. Open Subtitles أنت تحمل التوابيت مثل الفتيات.
    Öylece yanında mı taşıyorsun? Open Subtitles أنت تحمل هذا المبلغ معك دوماً؟
    Sen bir kürek taşıyorsun, ben de ilkyardım çantası. Open Subtitles - حَسناً، أنت تحمل جاروف، أنا احمل علبة إسعافات-
    Ve sen bu büyük Mavi Böceği kahramanca sırtında taşıyorsun. Open Subtitles و أنت تحمل لقب أعظم "بلو بيتل" تقليدى , أليس كذلك؟ أتمنى!
    Kafanda bütün dünyanın ağırlığını taşıyorsun. Open Subtitles أنت تحمل وزن العالم في ذلك الرأس.
    Sen tabanca taşıyorsun. Open Subtitles أنت تحمل أسلحة نارية
    Elinde bir tokmak tutuyorsun ve gömleğin boyanmış. Open Subtitles أعني, أنت تحمل مطرقة ثقيلة و قميصك مغطى بـ ...
    Kağıdı ters tutuyorsun. Open Subtitles أنت تحمل التقويم رأساً على عقب
    Yani anneniz herkesle olan ilişkisini sürdürmekte zorluk yaşadığı hâlde, siz bu suçluluk duygusunu taşıyorsunuz. Open Subtitles أنت تحمل بداخلك هذا الذنب بينما أمك من الواضح لديها صعوبة في التعامل مع أي شخص

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus