Senin umurunda değil ama ben doğduğum yeri öğrenmek için kimliğimin çıkmasını beklemeyeceğim. | Open Subtitles | أنت لا تهتم. و لكني لن أبقى منتظرا لبطاقة الهوية لأعرف من أين جئت. |
Ona ve diğerlerine ne olacağı umurunda değil. Tek derdin sonunda gerçek bir büyücü olman. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بما حْدثُ لها، أَو إلى الأُخريات أنت تريد أن تُصبحُ ساحر حقيقي فقط |
Çocuk umurunda bile değil. Vaka ilgini çekiyor. Bilgisayarlı tomografisi temizdi. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بالفتى أنت فقط تجد مرضه خادعاً |
Bu dünyada kendinden başka kimseyi önemsemiyorsun. | Open Subtitles | يا للمسيح أنت لا تهتم بأي أحد في العالم الا نفسك |
Umrunda değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تهتم ؟ |
Benim için önemli olan şeyler senin umrunda değil. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بالأغراض المهمة بالنسبة لي |
- Onu hiç umursamıyorsun. hiçbir şeyi umursamıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بأمرها أنت لا تهتم بأمر أي شيء |
Ne söylemem gerektiği aslında umurunda değil , doğru mu ? | Open Subtitles | أنت لا تهتم كثيرا بسماع ما ساقوله لك، أليس كذلك؟ |
Kes! Lütfen kes! Kendi mutluluğundan başka hiçbir şey umurunda değil senin! | Open Subtitles | توقف، توقف فحسب، أنت لا تهتم بسعادة أيّ شخص غيرك |
Yaşayıp yaşamadığı umurunda değil. | Open Subtitles | أنت لا تهتم اذا هي حية أو ميتة |
Dersler ve mezuniyet umurunda değil, fakat okulu seviyorsun çünkü popülersin ve bir daha asla bir numara olamayacaksın. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بالدراسة أو التخرج لكنّك تحبُ المدرسة... لأنكَ ذو شعبية ولن تكون كذلك مجدداً |
Oğlumuz ölüyor. Senin umurunda değil. | Open Subtitles | ابننا يموت و أنت لا تهتم أبداً |
Emlakçılık umurunda bile değil ama bu işte iyisin. | Open Subtitles | أنت لا تهتم ببيع العقارات حتى وأنت تجيد العمل بها |
Pei Pei. Prenses senin umurunda bile değil. | Open Subtitles | بى بى أنت لا تهتم بأمر الأميرة |
- Ne oldu sana be? Öldürmek üzere olduğun kişi masum olabilir ama umurunda bile değil. | Open Subtitles | ، قد تقتل رجلاً بريئاً و أنت لا تهتم |
- Galiba, onca yıldan sonra kızını artık o kadar da önemsemiyorsun. | Open Subtitles | -أعتقد بعد كل هذه السنين , أنت لا تهتم بشأنها بعد الآن |
- Seni korumaya çalışıyordum. - Hayır, sen beni önemsemiyorsun. | Open Subtitles | كنت أحاول حمايتك لا، أنت لا تهتم بي |
Umrunda değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تهتم ؟ |
Harry, senin umrunda değil. Archie, ne düşündüğünü öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | هاري)، أنت لا تهتم) آرتشي)، أريد أن أعرف شعورك) |
Benim söylediklerimi hiç umursamıyorsun! | Open Subtitles | -يا الهى ، أنت لا تهتم أبداً بما أهتم به |
Belli ki, sen benim umrumda olan hiçbir şeyi umursamıyorsun. | Open Subtitles | -بكل وضوح، أنت لا تهتم بأي شئ أنا أهتم به |