Bir gökbilimci olarak, ben insanların hikayenin sonu olduğuna inanamam. | TED | وأنا كعالم فلك، لا أؤمن أن البشر هم نهاية القصة. |
O zamandan beri insanların değişeceğine dair bir belirti yok. | Open Subtitles | منذ ذلك الحين لم توجد علامات على أن البشر سيتغيرون |
Eskiden insanların sırf birbirini incitmek için var olduğunu sanırdım. | Open Subtitles | في وقت ما أعتقدتُ أن البشر وجِدوا لأذية بعضهم البعض. |
Sence neden insanoğlu birbirinden nefret etmeye bu kadar yatkın? | Open Subtitles | لمّ تعتقد أن البشر يميلون إلى كره بعضهم؟ |
Ve gördüğüm şey ise insanlığın ölüm sarmalında olduğudur. | Open Subtitles | وما لقد قيمت هو أن البشر وتخوض في دوامة العنف والموت. |
Bir hümanist olarak, insanoğlunun inancın tutsağı olmadığına; meydan okuyucu olduğuna inanıyorum. | TED | كمتبع لمذهب الإنسانية، أعتقدُ أن البشر متحدّيون، وليسوا سجناء العقيدة. |
İnsanların doğum aylarıyla bazı materyalleri nasıl ilişkilendirdikleri konusunda kitap okudum. | Open Subtitles | قرأت كيف أن البشر يربطون بين بعض المواد وبين أشهر ميلادهم |
Onun teorisi, insanların dört kol, dört bacak ve iki yüzlü yaratıldıkları. | Open Subtitles | نظريته كانت أن البشر أصلاً مكونون من أربعة أذرع وأربعة سيقان، ووجهان |
Sadece biz insanların bu araçları kullanacak kadar zeki olduğumuzu düşünürdüm. | Open Subtitles | اعتدنا الاعتقاد أن البشر وحدهم ماهرون بما يكفي لاستعمال أدوات كهذه. |
Bilim adamları uzay koşullarının insanların yaşaması için uygun olmadığına inanıyorlardı. | Open Subtitles | كان العلماء يعتقدون أن البشر لا يمكنهم النجاة في هذه الظروف |
Sanırım semavi varlıklarla ile insanların bir araya gelmemesini söyleyeceksin. | Open Subtitles | أفترض إذن أنك ستُخبرني أن البشر والألوهية أمران لا يختلطان |
İşim aracılığıyla insanların doğadan ayrı olmadıklarını ve herşeyin birbirine bağlantılı olduğunu aktarmaya çalışıyorum. | TED | أحاول من خلال عملي إظهار أن البشر ليسوا منفصلين عن الطبيعة وأن كل شيء مترابط. |
Onlarca yıl bunu sadece insanların yapabildiği düşünüldü, sadece insanlar başkalarının iyiliğini düşünür. | TED | وعلى امتداد قرون، الافتراض القائم كان أن البشر يمكنهم القيام بذلك، أن البشر فقط هم من يقلقون بشأن رفاهية غيرهم. |
Bu biraz tuhaf, çünkü insanların gelecekte dijital olacağını yazdım, ama bu kadar hızlı olacağını ve benim başıma geleceğini düşünmedim. | TED | الأمر مضحك قليلًا، لأني كنت قد كتبت أن البشر سيصبحون رقميين. ولكني لم أظن أن ذلك سيحدث سريعًا، وأنه سوف يحدث لي. |
Nörologlar insanların iyimser olma yönünde eğilimli olduklarını gösterdiler. | TED | فعلماء الأعصاب أظهروا أن البشر متفائلون فطريًّا |
Fakat insanların da feromonlara sahip olduklarını düşünmemizin asıl nedeni bizler büyürken meydana gelen değişiklikler. | TED | ولكن السبب الحقيقي الذي قد يجعلنا نعتقد أن البشر لديهم فيرومونات هو التغيير الذي يحدث ونحن نكبر. |
İnsanların bana sıklıkla sorduğu bir soru şudur: Bu insanların hayvanları çıldırtıyor olmasının bir örneği midir? | TED | أحد أكثر الأسئلة المطروحة عليّ: هل هذا مثال على أن البشر يقودون الحيوانات للجنون؟ |
Düşünün, insanoğlu uzayda elbise olmadan hayatta kalacak. | Open Subtitles | تخيل أن البشر قادرين على العيش في الفراغ بدون بدلة |
..insanoğlu güvene layık değildir. | Open Subtitles | أن البشر كائنات لا تستحق الثقة |
bir alıntı yapacağım "Eğer bütün böcekler dünyadan yokolacak olsaydı, 50 yıl içerisinde dünyada hayat sona ererdi. Eğer insanoğlu dünyadan yok olsaydı, | TED | هناك مقولة رائعة عن جوناس سالك، الذي قال، "لو أن جميع الحشرات اختفت من الأرض، لانتهت كل الحياة على الأرض خلال 50 عام. لو أن البشر اختفوا من الأرض، |
Bunlar ciddi ciddi insanlığın buraya kadar risk almadan geldiğini mi sanıyorlar? | Open Subtitles | هل كانوا يعتقدون حقا أن البشر وصلوا لهذه المرحلة عن طريق تجنب الخطر؟ |
İnsanoğlunun kendini kanıtlaması için savaşa ve kan dökmeye ihtiyacı yok. | Open Subtitles | أقر أن البشر لا يحتاجون للحروب وسفك الدماء لإثبات أنفسهم |