"أن تبحث" - Traduction Arabe en Turc

    • bulmalısın
        
    • aramalısın
        
    • bulmak
        
    • aramaya
        
    • görünüyorsun
        
    • arıyor olman
        
    • peşini bırakmamasını
        
    • kontrol etmeni istedi
        
    Önce Philocteles'i bulmalısın, o kahramanlar yetiştirir. Open Subtitles في البداية يجب أن تبحث عن فيلكتيتس مدرب الأبطال
    Bak, bence başka birini bulmalısın. Open Subtitles أنظر، يجب عليّ أن تبحث عن شخص آخر
    Kurtuluşunu, Büyük Firavun'un tacında aramalısın." Open Subtitles يجب أن تبحث عن خلاصك في تاج فرعون العظيم.
    Aptal müzikalini prova etme için başka bir yer bulmak zorundasın. Open Subtitles يجب عليك أن تبحث عن مكان آخر لتتدرب على مسرحيتك التافهة
    Yaşamak için yeni bir yer aramaya başlasan iyi olur. Open Subtitles من الأفضل لك أن تبحث عن مكان جديد لتعيش فيه
    Ağlayınca gerçekten rezil görünüyorsun. Open Subtitles أن تبحث على الاطلاق مثير للسخرية عندما كنت أبكي. عذرا.
    Senin Kalabros Yazması'nı arıyor olman gerekmiyor mu? Open Subtitles ليس من المفترض أن تبحث عن - مخطوطة كالابروس؟
    Peki, Bayan Danvers'a sonuna kadar peşini bırakmamasını söyle, eminim Robert yapmamıştır. Open Subtitles أخبر السيدة "دينفيرز" أن تبحث فى الأمر أنه متأكد أن "روبرت "برئ
    House evi toksinler için kontrol etmeni istedi. Open Subtitles طلب (هاوس) أن تبحث عن السموم بالبيت
    Eğer bir tane istiyorsan gidip onu kendin bulmalısın. Open Subtitles إذا أردت واحدة، يجب أن تبحث عنها بنفسك
    Sanırım... kendine bir avukat bulmalısın. Open Subtitles أعتقد أنّك... يجب أن تبحث لنفسك عن محامٍ
    Evet, belki gelecek sefer mama önlüğü de bulmalısın. Open Subtitles المرة القادمة يجب أن تبحث عن شراب
    Koç bir Çin zehiri ile öldürüldü. Katili futbol koçları arasında aramalısın. Open Subtitles مدرب كرة القدم قتل بسم صيني عليك أن تبحث عن مدرب
    Ama şimdilik, beni Kudüs sokaklarında aramalısın, dansederek Open Subtitles لكن الآن عليك أن تبحث عنى فى شوارع أورشليم أرقص
    Helvetica kullanmadan bir şeyler tasarlamak oldukça zordu, çünkü yeni bir şeyler bulmak zorundaydınız. TED وكان ابتكار أشياء غير مصممة باستخدام الخط هيلفيتيكا صعبا نوعا ما لأن ذلك كان يعني أن تبحث
    Ona çok para harcadın, daha iyi bir iş aramaya başlasan iyi edersin. Open Subtitles لقد دفعت الكثير من المال على تلك الآلة وعليك أن تبحث عن حفلة قادمة
    Kızdığında seksi görünüyorsun. Open Subtitles أن تبحث في الواقع نوع من مثير عندما كنت مجنونا.
    Senin Kalabros Yazması'nı arıyor olman gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا يفترض أن تبحث عن دليل (كالابروس)؟
    Peki, Bayan Danvers'a sonuna kadar peşini bırakmamasını söyle, eminim Robert yapmamıştır. Open Subtitles أخبر السيدة "دينفيرز" أن تبحث فى الأمر أنه متأكد أن "روبرت "برئ
    House evi toksinler için kontrol etmeni istedi. Open Subtitles طلب (هاوس) أن تبحث عن السموم بالبيت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus