Sadece bu gece o partiden uzak dur, tamam mı? | Open Subtitles | أريد أن تبقى بعيداً عن تلك الحفلة .. أوكي ؟ |
Sana tavsiyem, insanlardan uzak dur. Kendini görünmez kılmaya çalış. | Open Subtitles | .نصيحتي هي أن تبقى بعيداً عن طريق الناس حاول أن تجعل نفسك مخفياً |
Bu gece içki hazırlamaktan uzak durman ve bize itaat etmen gerekiyor. | Open Subtitles | أتعلم,عليك غالباً أن تبقى بعيداً عن صنع المشروبات الليلة وتصبح عاهرتنا |
Ayrıca gecenin geri kalanında pencereden uzak durmaya söz verirsen 40 papel de onun için. | Open Subtitles | 40دولار إذا وعدتني أن تبقى بعيداً عن النافذة لبقية الليل |
Ameliyathanemden uzak duracaksın. | Open Subtitles | أنا أقول ، من الأفضل لك أن تبقى بعيداً عن غرفة عمليّاتي |
Dikkat etmeniz gereken tek şey pencerelerden uzak durmak. | Open Subtitles | كل الذي يجب أن تقلق حوله هو أن تبقى بعيداً عن النوافذ |
Burada kalan zamanında Rus bölgesinden uzak durmanı öneririm. | Open Subtitles | وأنا أقترح أن تبقى بعيداً عن المنطقه الروسيه لبقية فترتك هنا |
Sana şehrimden uzak dur demiştim. | Open Subtitles | أعتقد بأني أخبرتك أن تبقى بعيداً عن مدينتي |
Baba! Ailemden uzak dur dedim sana! Hey, o benimle gelmek istiyor! | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تبقى بعيداً عن عائلتي |
Geri çekilmeyi sevmediğini biliyorum ama sağ yumruğundan uzak dur. | Open Subtitles | أعرف بأنك لا تحب التراجع ... لكني أريد منك أن تبقى بعيداً عن يمناه ... |
Geri çekilmeyi sevmediğini biliyorum ama sağ yumruğundan uzak dur. | Open Subtitles | أعرف بأنك لا تحب التراجع ... لكني أريد منك أن تبقى بعيداً عن يمناه ... |
Mülküm uzak dur dedim sana! Haklarımı kullanıyorum! | Open Subtitles | أخبرتك أن تبقى بعيداً عن بيتي، هذا حقي |
yemeklerimden uzak dur demiştim söyledim, | Open Subtitles | ألم أقل لك أن تبقى بعيداً عن طعامى (يبدو أن لديكَ شىء من حكمه الـ(إسكندر |
- En iyisi, beladan uzak durman. - Sana da aynısı söylerdim. | Open Subtitles | من الأفضل أن تبقى بعيداً عن المشاكل,إذن- يمكنني أن أقول المثل لك- |
Ve o zamana kadar ikimizden de uzak durman hepimiz için en iyisi. | Open Subtitles | وحتى ذلك الحين، أعتقد أنّ من الأفضل أن تبقى بعيداً عن كِلينا. |
Bu işten uzak durman daha önemli. | Open Subtitles | من المهم أن تبقى بعيداً عن هذا |
Beladan uzak durmaya çalış. | Open Subtitles | .حاول أن تبقى بعيداً عن المشاكِل |
Sana bu tabloyu vereceğim, eğer Melanie'den uzak durmaya söz verirsen. | Open Subtitles | سأعطيكَ هذه اللوحه " إن وعدتني أن تبقى بعيداً عن حياة " ميليني إتفقنا - |
Ameliyathanemden uzak duracaksın. | Open Subtitles | أنا أقول ، من الأفضل لك أن تبقى بعيداً عن غرفة عمليّاتي |
Pete arabana kadar sana eşlik edecek ve bu evden uzak duracaksın. | Open Subtitles | (بيت)، سيرافقك إلى سيارتك وعليك أن تبقى بعيداً عن هذا المنزل |
Aslında, Jane Caddesi'nden uzak durmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | في الواقع، الأفضل أن تبقى بعيداً عن شارع جاين. |
Sana, evimden uzak durmanı söylediğimi sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنني أخبرتك أن تبقى بعيداً عن منزلي |