Ancak Malena Scordia'yı bu insanlardan korumalısın. | Open Subtitles | ولكنك يجب أن تحمي مالينا سكورديا من هذه المدينة |
Kesilmiş buz yiyorsun. Mideni korumalısın. | Open Subtitles | أنتِ تأكلين البوضة المثلجة يجب أن تحمي معدتك |
Günlük yaşıyorsun kendi bölgeni korumaya ve ailenin geçimini sağlamaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | تعيش يوماً بعد يوم تحاول أن تحمي منطقتك وتعيل عائلتك |
Rohan kendini savunmalı ve bizim ilk direnişimiz de orada olacak çünkü Rohan zayıf ve düşmeye hazır. | Open Subtitles | "روهان" يجب أن تحمي نفسها و في ذلك المكان يقع أول تحدي لنا "روهان" ضعيفة و ستسقط |
Senin için dünyadaki en önemli şey o bebeği korumak. | Open Subtitles | أهم شيء في العالم بالنسبة لكِ هو أن تحمي طفلك |
Ailenizi bir bütün olarak korumalısınız. Ameliyata izin vermelisiniz. | Open Subtitles | يجب أن تحمي عائلتك ككل يجب أن تقوم بالجراحة |
Bir kızın kendini koruması gerekir. | Open Subtitles | أنت تعلم، على الفتاة أن تحمي نفسها. |
Üzerine oynanmasını istemem. Kendini korumanı istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد منك أن تتشوشين أريدك أن تحمي نفسك |
Yakayı ele verdiklerinde bence kendini korumalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب عليك أن تحمي نفسك عندما يسقطون |
Her zaman, hem de her zaman kraliçeni korumalısın aynı satrançtaki gibi.* | Open Subtitles | في كل الأوقات عليك أن تحمي مَلِكَتَكّ مثل الشطرنج |
O yüzden sen de senin için değerli olanları korumalısın. | Open Subtitles | لهذا عليكِ أن تحمي من هم عزيزون عليكِ أيضاً |
Hayır, yapma. Kendini korumalısın. | Open Subtitles | لا تفعل هذا، عليك أن تحمي نفسك. |
Ve gücünü saklayarak kendini korumalısın. | Open Subtitles | ويجب أن تحمي نفسك عن طريق حماية سرك |
Anne, oğluna anahtarı vererek krallığı korumaya çalışıyor. | Open Subtitles | الأم حاولت أن تحمي المملكة بأعطاء المفتاح إلى الأبن |
- Senin anneni korumaya çalıştığın gibi. Yalan söylüyorsun. | Open Subtitles | بنفس الطريقة التي تحاول أن تحمي بها والدتك. |
Biliyorum sadece kendini korumaya çalışıyorsun ama gerçekten bu kadar yalnız olmana gerek yok. | Open Subtitles | أعلم أنك تحاولين أن تحمي نفسك . لكن حقاً ليس عليك أن تبقي لوحدك |
Rohan kendini savunmalı ve bizim ilk direnişimiz de orada olacak çünkü Rohan zayıf ve düşmeye hazır. | Open Subtitles | روهان يجب أن تحمي نفسها و في ذلك المكان يقع أول تحدي لنا "روهان " ضعيفة و ستسقط |
Sen masum korumak için gerekiyor? | Open Subtitles | يفترض بك أن تحمي الأبرياء ، أليس هذا صحيحاً ؟ |
Artık Carini ailesinin bir üyesisin, ve ne pahasına olursa olsun bu aileyi korumalısınız. | Open Subtitles | أنت الآن جزء من عائلة كاريني وعليك أن تحمي هذه العائلة لا يهم من يكون ضدك |
Bizi koruması gerekir ve üreticiyi koruması gerekir. | Open Subtitles | ومِن المفترض أن تحمي المنتِج، و أتعلَم؟ |
Bu girişi kız kardeşinin bekareti gibi korumanı istiyorum Tonto. | Open Subtitles | أريدك أن تحمي هذا المدخل كأنك ! تحمي اختك |