"أن تمشي" - Traduction Arabe en Turc

    • yürümek
        
    • yürümeye
        
    • yürürken
        
    • Yürüyebilir
        
    • yürümelisin
        
    • yürümeyi öğrenmeden
        
    Sırf ben burdayım diye parmak ucunda yürümek zorunda olmadığını biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أنه ليس عليك أن تمشي على رؤوس أصابعك من أجلي، صحيح؟
    Böyle yürümek zor biliyorum, bende senin gibi yapacağım. Open Subtitles أعرف بان الأمر قاسي أن تمشي كهذا انا سأفعل نفس الشيء
    Şimdi de gece vakti sokağın aşağısına yürümeye mi korktun? Open Subtitles والآن أنت خائف جداً من أن تمشي بالأسفل في الشارع مسائاً؟
    Şimdi havuzun yüzeyinde yürümeye çalışmanı istiyorum. Open Subtitles حسناً, الآن أريد أن تحاول أن تمشي على طول البركة
    yürürken müzikle dans eder gibi yürümelisin... ve askeri yürüyüşten söz etmiyorum.! Open Subtitles عندما تمشي، عليك أن تمشي كأنك ترقص ولم أقصد المشية العسكرية
    Sen sokakta yürürken, gören herkes seni tanıyacak. Open Subtitles سيكون بمقدورك أن تمشي في الشارع و الناس سيعرفون اسمك
    Şimdi de ördek gibi yürümeni istiyorum. Öyle Yürüyebilir misin? Open Subtitles حسناً، والآن أريدك أن تمشي مثل البطة أيمكنُك؟
    Bizim yürüdüğümüz gibi o da Yürüyebilir. Open Subtitles تستطيع أن تمشي على الغطاء الجليدي مثلنا
    Bazen yürümeyi öğrenmeden önce koşman gerekir. Open Subtitles أحياناً يجب أن تجري قبل أن تمشي
    Adanın ucundaki Santa Maria köyünü ve boyalı mezar taşlarıyla dolu mezarlığını geçtikten sonra dosdoğru yürümek, çöle ulaşmak için yeterli. Open Subtitles في نهاية الجزيرة خلف قرية "سانتا ماريا" ومقبرتها ذات القبور الملونة كل ما عليك هو أن تمشي قليلا للأمام لتجد الصحراء
    Lanet olsun, şimdi yapın! Bu gece 6 mil yürümek mi istiyorsunuz? Open Subtitles اللعنه , إفعلها الآن هل تريد أن تمشي لستتة أميال الليله؟
    Koridorda biraz daha hızlı yürümeye ne dersin? Open Subtitles وما رأيك في أن تمشي أسرع قليلاً عبر الممر؟
    Kanserli vücuduna bowling topu bağlıyken yürümeye çalış bakalım. Open Subtitles مهلا، أنت تحاول أن تمشي مع إمرأة حبلى بجسم مليء بالسرطان
    Ya da sokakta yürürken insanların size çarpmasını? Open Subtitles أو أن تمشي في الشارع ويتعثر الناس بكِ؟
    Demişti ya, insanın işi, kafasına taktığı bir şapka gibidir ve pantolonu olmasa bile, sokakta yürürken götünden utanması gerekmez çünkü onun bir şapkası vardır. Open Subtitles أتعلم، أن العمل مثل القبعة التي تضعها على رأسك وحتـّى إن لم تكن ترتدي بنطالاً، فليس عليك أن تمشي في الشارع خجولاً من مؤخرتك لأنك تمتلك قبعة...
    Yürüyebilir misin? Open Subtitles هل تستطيع أن تمشي ؟
    Kendi başına Yürüyebilir. Open Subtitles يمكنها أن تمشي لوحدها
    Caddenin bu tarafından yürümelisin. Open Subtitles أتعرفين، عليكِ أن تمشي على هذا الجانب من الشارع
    Daha yürümeyi öğrenmeden yokuş aşağı ata bindirirmiş. Open Subtitles لقد جعلها تركب على المنحدر قبل أن تمشي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus