ölmek istiyorsan, kirişi kullan,... kırılmayacaktır. | Open Subtitles | إن أردتي أن تموتي تعلقي بالعارضة فهي لن تنكسر |
Horace bunu içtiğini söyledi. Genç ölmek istiyor olmalısın. | Open Subtitles | هوراس قال انكِ تشربين هذا أتريدين أن تموتي صغيرة |
Dinle, bu akşam eve giderken yolda ölebilirsin ve 20 yıl sonraki küçük bir baypas ameliyatından mı korkuyorsun? | Open Subtitles | إسمعي يمكن أن تموتي في السيارة على طريق المنزل الليلة و أنت قلقة من بضعة شحوم كل 20 سنة |
Hemen gitmelisin, gerçekten ölebilirsin. | Open Subtitles | يجبُ أن تعودي سريعاً، من المُحتمل أن تموتي |
Sanirim öldükten sonra ne olacaği ile ilgili endiselenmelisin. | Open Subtitles | أظن أنه ما يجب أن تقلقي حياله هو ما سيحدث قبل أن تموتي |
Böyle koruma olmadan etrafta gezerken ölmüş olman gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن تموتي أنتِ تتجولين بدون حماية |
Akıllıca. ölmen gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | يبدو ذلك ذكياً لقد قال للتو بأنه عليكِ أن تموتي |
Arenada vahşi bathlara yemek olacağına Tanrıça'nın kollarında Ölmeni yeğlerim. | Open Subtitles | أفضل أن تموتي بين ذراعي الآلهة، على أن تصبحي طعاماً للأسود في الساحة |
Burada kardeşlerinle ölmek istiyorsan, benim için hava hoş. | Open Subtitles | أتريدين أن تموتي هنا مع عائلتك، هذا رائع |
Bak... Arkandan atladım çünkü ölmek istemiyordun. | Open Subtitles | كان علي أن أقفذ و أنقذك لأنك لا تريدين أن تموتي |
Neden bu kadar korkuyorsun? Belki de yalnız ve işsiz bir şekilde ölmek istiyorsundur. | Open Subtitles | ربما تريدي أن تموتي عجوزاً, ووحيدة, وغير موظفة. |
Biraz daha zaman ve sen kolayca ölebilirsin. | Open Subtitles | القليل فقط من الوقت و تستطيعين أن تموتي كما تريدين. |
Dinle, tüm bu sahte evlilik olayına deli olmuyorum ama ameliyat olmazsan ölebilirsin. | Open Subtitles | لست مؤيدة لكل ذلك الشئ الزواج المزيف لكن إذا لم تخضعي لتلك العملية , من الممكن أن تموتي |
Beni seven başka birini bulmuş olabilirim o yüzden artık ölebilirsin. | Open Subtitles | قد أكون وجدت واحدة أخرى والتي تحبني، لذا يمكنك أن تموتي الآن |
Sence öldükten sonra ne oluyor? Bilmiyorum. | Open Subtitles | ماذا تظنين بأنه يحدث بعد أن تموتي ؟ |
Sen öldükten sonra şehrin de ölecek. | Open Subtitles | وبعد أن تموتي.. ستموتُ مدينتُكِ أيضاً. |
Bilen birisi varsa o da doktordur ama çoktan ölmüş olman gerektiğini söylemişti. | Open Subtitles | إن كان أحد يعرف , أنها الدكتورة ولكن قالت , كان يجب أن تموتي بالفعل |
Saatler önce ölmüş olman gerekiyordu. | Open Subtitles | يفترض أن تموتي منذ سـاعـات |
İşte bu da ölmen için yeterli bir sebep. | Open Subtitles | إذن هذا أحد الأسباب التي من أجلها يجب أن تموتي |
Yalnız Ölmeni hiç istemem. | Open Subtitles | حسناً، أنــا أكره أن تموتي وأنتِ كبيرة بالسن ووحيدة. |