Vurulan Kolombiya Devlet Başkanı Margolin'den az önce haber aldık. | Open Subtitles | لقد تلقيت للتو الكلمة أن رئيس بلدية مارغولين في كولومبوس قد قتل |
Üstüne üstlük, şarap kulübümüzün Başkanı, yaşlı Reggie Belknap ruhunu teslim etti. | Open Subtitles | ويزيد الأمر سوءًا أن رئيس نادي النبيذ توفي |
Ve bir gün uyanıyorsun. Birleşik Devletler Başkanı senin iznin olmadan ülkeyi koşuyor. | Open Subtitles | ثم تستيقظ يوما لتجد أن رئيس الولايات المتحدة يدير الدولة بدون إذنك |
Ella bugünü de herkesin ona "agu bugu" yaptığını da, Birleşik Devletler başkanının onu kucağına aldığını da hatırlamayacak. | Open Subtitles | إيلا لن تذكر ما حصل اليوم. هي لن تذكر كيف تجتمعون حولها وتدللونها. لن تذكر أن رئيس الولايات المتحدة |
Kurul başkanının bizlere mücadelemizin ne kadar muhteşem, ne kadar samimi olduğunu söylemesi çok güzeldi. | TED | وما كان رائعًا، أن رئيس المجلس أخبرنا كيف كانت حملتنا مدهشة، وكيف كانت مخلصة أيضًا. |
Polis Şefi, benim kameralarla arkadaş biri olmadığımı düşünmüş gibi. | Open Subtitles | يبدو أن رئيس الشرطة لا يظن أنني وجه إعلامي ودود |
Polis Şefi'nin o gün Yago ile buluştuğunu da biliyoruz artı diğer göstericilerle. | Open Subtitles | نحن نعرف أيضا أن رئيس البوليس قد قابل ياجو فى هذا اليوم بالإضافه لباقى المتظاهرين |
Bay Starr, Amerika Başkanı'nın yalan söylediğini mi söylüyorsunuz? | Open Subtitles | أتقول لى يا مستر ستار أنك تصدق أن رئيس الولايات المتحده كان يكذب؟ |
Sanki NSA'in Başkanı, Başkan'dan bilgi saklayacakmış gibi. | Open Subtitles | كنت تعتقد أن رئيس وكالة الأمن القومي يحجب معلومات عن الرئيس |
Birleşmiş Milletler Başkanı'nın bir cinayeti gizlemek için yalan söylediğinin kanıtı. | Open Subtitles | دليل أن رئيس الولايات المتحدة كذب ليغطى جريمة |
Yanılmıyorsam Zaire Başkanı onu nasıl kazıkladığını bizzat sormak istiyor. | Open Subtitles | أعتقد أن رئيس الجمهورية متشوق للحديث معك بشأن إحتيالك |
Genel Kurmay Başkanı benimle dalga geçiyor sandım. | Open Subtitles | إعتقدت أن رئيس هيئة أركانَي كَانَ يَسْحبُ سلسلتَي |
Az önce gelen bilgiye göre Amerikan Başkanı henüz yeni ulaştı, ...ve ilk teması kurmayı deneyecek. | Open Subtitles | لقد عرفت للتو أن رئيس الولايات المتحدة قد وصل وسيحاول القيام بالاتصال الأول |
Kimse okul başkanının değişiklik yaratacağına inanmaz, katılmıyorum. | Open Subtitles | لا أحد يعتقد أن رئيس الاتحاد يمكن أن يؤثر ،لكني مختلف |
Evet, buradaki bölüm başkanının beni terfi ettireceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أجل، لكني لا أعتقد أن رئيس القسم هنا سيقوم بترقيتي |
Evet, Venezuela başkanının ülkesindeki kanunları değiştirmeye yetkisi olduğunu kabul ediyoruz ama bizce, bu yetkinin bu ülkedeki kanunlar üzerinde hiçbir etkisi yoktur. | Open Subtitles | لا, سنتفق أن رئيس فنزويلا يملك سلطة تغيير القوانين في بلده لكن حسب رأينا, لا يجب أن تؤثر هذه السلطة |
Jüri başkanının dışarıdan jüri odasına kanıt getirdiğine dair yemin ederlerse bu işe yarayabilir. | Open Subtitles | إن أقسموا أن رئيس هيئة المحلفين قدّم من خارج الأدلة إلى غرفة المحلّفين , هذا ربما ينفع |
Bu Amerika Oylama Yardım'ın başkanının, oy verme makinelerini sağlayan organizasyonun, yolsuzluk yaptığını kanıtlıyor. | Open Subtitles | هذا يثبت أن رئيس من مساعدة أمريكا التصويت، المنظمة التي تحافظ آلات التصويت، معطوب. |
Ama maalesef kabile Şefi kontratı çok dikkatli okumamış. | Open Subtitles | للأسف أن رئيس القبيلة لم يقرأ العقد بتمعّن |
İtfaiye Şefi'nin hala kayıp olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت أن رئيس الحريق لا يزال في عداد المفقودين في العمل؟ |
Bence bir meclis üyesinin personel Şefi olmak benim için büyük bir adım. | Open Subtitles | أعتقد أن رئيس موظفي عضو مجلس مدينة خطوة جيدة للغاية بالنسبة لي |