Bize bir şey anlatmaya çalışıyor. Belki bizi Philip'e götürebilir! | Open Subtitles | إنه يحاول إخبارنا بشيء ربما يمكنه أن يقودنا إلى فيليب |
Demek istediğim, bu kişi bizi daha iyi bir donöre götürebilir. | Open Subtitles | ما أقوله هو، هذا الشخص، يُمكن أن يقودنا إلى تطابقٌ أفضل. |
Bak! Bir albatros. Bizi güvenli bir yere götürebilir. | Open Subtitles | انظر ، طائر بحري، يمكنه أن يقودنا إلى بر الأمان |
Yalnızca bir kişi bize önderlik edebilir. | Open Subtitles | واحد فقط يستطيع أن يقودنا. |
Geleceğimizi düşünüyoruz, ve bizi ona götürebilecek hamleler yapıyoruz, kararlar veriyoruz. | Open Subtitles | نحن نتصور مستقبلنا، ونحن نتخاذ خطوات وقرارات أن يقودنا في هذا الاتجاه |
Eğer burdan aşağı gidersek, bizi istediğimiz yere götürecek. | Open Subtitles | إن أخذنا هذا الطريق لأخره من المفترض أن يقودنا إلى المكان الصحيح |
Onu bulabilirsek hâlâ oradaysa, bizi katile götürebilir. | Open Subtitles | لو كنا نستطيع إيجاد ذلك، لو كان لا يزال هناك، فيمكن أن يقودنا إلى القاتل. |
Onu bulabilirsek hâlâ oradaysa, bizi katile götürebilir. | Open Subtitles | لو كنا نستطيع إيجاد ذلك، لو كان لا يزال هناك، فيمكن أن يقودنا إلى القاتل. |
Bir umut o çantanın içindekiler bizi katile kadar götürebilir. | Open Subtitles | على أمل، مهما كان داخل الحقيبة يمكن أن يقودنا إلى قاتلنا |
O da bizi Korra'ya götürebilir. Gidelim. | Open Subtitles | . من الممكن أن يقودنا إلى كورا ، هيا بنا |
-Ve bizi dosdoğru ona götürebilir. | Open Subtitles | يمكن أن يقودنا مباشرة عد إلاه على أمل , huh؟ |
Bizi ona götürebilir ama hemen şimdi hareket etmeliyiz! | Open Subtitles | يمكن أن يقودنا مباشرة إليه، لكنّ يجب أن نتحرك الآن! |
Orada sakladığı şey bizi ona götürebilir. | Open Subtitles | وايا كان يخبأ هناك يمكن أن يقودنا إليه |
Yalnızca bir kişi bize önderlik edebilir. | Open Subtitles | واحد فقط يستطيع أن يقودنا. |
Yalnızca bir kişi bize önderlik edebilir. | Open Subtitles | واحد فقط يستطيع أن يقودنا. |
Geleceğimizi düşünüyoruz, ve bizi ona götürebilecek hamleler yapıyoruz, kararlar veriyoruz. | Open Subtitles | نحن نتصور مستقبلنا، ونحن نتخاذ خطوات وقرارات أن يقودنا في هذا الاتجاه. |
Bu adam bizi ona götürebilecek herkesi öldürüyor. | Open Subtitles | إنه يقتل كل أحد يمكن أن يقودنا إليه |
Bizi ona götürebilecek bir şeyler bul. Tamam, efendim. | Open Subtitles | -ابحثي عن أيّ شيء يمكن أن يقودنا إليه |
Bizi büyük köpeklere götürecek birine. | Open Subtitles | الى شخص يمكنه أن يقودنا الى الإمساك بالكلاب الكبيرة |