her şey, olması gerektiği gibi, ilahi hizmete uygun olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن يكون كل شيء كما يجب للصلاة الربانية |
Kaosun bir şekilde sadece, her şeyin karmaşık olduğu ama, tanıdık bir gerçeği söylediğini sanan yaygın bir yanlış anlama vardır. | Open Subtitles | هناك جملة شهيرة عن الفوضـى انها تشبه أن يقول شخص ما بأن الشئ الطبيعى والمعتاد أصلاً أن يكون كل شئ معقد |
Hem her şeyin de, annem gittiği gibi olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يكون كل شيء مثلما كان قبل أن ترحل |
Ailemiz için ikinci bir şansımız oldu ve her şey mükemmel olsun istiyorum. | Open Subtitles | حصلنا على فرصة أخرى لأجل عائلتنا و أريد أن يكون كل شيء كاملاً |
Hepsinin burada mevcut olduğunu varsayıyorum, dolayısıyla her şeye virüs önleyicive dezenfektandan oluşan özel kokteylimden püskürtüyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع أن يكون كل ذلك موجود ...لذا ، أقوم برش كل شيء بمخلوط خاص بي من مضاد الجراثيم والفيروسات |
Hepsinin burada mevcut olduğunu varsayıyorum, dolayısıyla her şeye virüs önleyici ve dezenfektandan oluşan özel kokteylimden püskürtüyorum. | Open Subtitles | أنا أتوقع أن يكون كل ذلك موجود لذا ، أقوم برش كل شيء... . ـ |
her şeye sahip olmayı isteyeceksin. İşte bu öyle bir şeydir. | Open Subtitles | أنت ستريد أن يكون كل شيء عندك و هذا هو الحال |
Hayır, her şey bu kadar olamaz. - Bunun için çok ileri düzeydeler. | Open Subtitles | لا، هذا لا يمكن أن يكون كل شيء هناك أشياء أكبر من ذلك |
Bugün konuşacağımız her şeyin kayıt dışı kalmasını rica edeceğim. | Open Subtitles | سأطلب منك أن يكون كل ما نقوله اليوم غير رسمي |
Oraya ipsiz tırmanacaksam her şeyin mükemmel olması gerekiyordu. | TED | أردت أن يكون كل شيء مثاليا إذا كنت سأتسلق الطريق بدون حبل. |
2030 yılına gelindiğinde her genç okula gitsin, öğrensin, eğitim alsın veya yaşına uygun bir işte çalışsın istiyoruz. | TED | نريد أن يكون كل شاب في المدرسة، يتعلم ويتدرب، أو في سن تتناسب مع العمل بحلول عام 2030. |
Herhangi bir inşaat projesinde yapının her katı üzerindeki katları destekleyebilecek güçte olmalıdır. | TED | في أي مشروع بناء، يجب أن يكون كل طابق من البناية قادرًا على تحمل الطوابق التي فوقه. |
Dünyamızın, her vatandaşın matematikte yetenekli olmasına hiç olmadığı kadar ihtiyacı var. | TED | حسنًا، لأن اليوم أكثر مما سبق، يحتاج مجتمعنا أن يكون كل شخص ماهرًا بالرياضيات. |
İçimizden birinin kahraman ya da aptal olduğunu veya her ikisini de. | Open Subtitles | إما أن يكون كل واحد منا بطل أو أحمق أو كلاهما |
Daima her şeyin güzel olmasını istediğimi biliyorsun, öyle değil mi? | Open Subtitles | أنت تعلمين أني دائماً أردت أن يكون كل شيء جيداً، أليس كذلك ؟ |
Hemen onunla irtibata geç. Yarın akşama kadar her şey hazır olmalı. | Open Subtitles | أتصل به فوراً لابد أن يكون كل شئ جاهز مساء الغد |
her şey basit olabilecekken... neden bu kadar karmaşık olmak zorunda. | Open Subtitles | لماذا يجب أن يكون كل شيء معقدا و هو بالامكان أن يكون بسيطاً |
her şey harika olmalıydı. | Open Subtitles | أنا في السادسة عشرة. يجب أن يكون كل شي بلاتينيّاً. |