"أولمان" - Traduction Arabe en Turc

    • Ullman
        
    • Ulman
        
    - Hoşcakalın, bay Ullman. - Hoşcakalın. Open Subtitles ـ إلى اللقاء يا مستر أولمان ـ إلى اللقاء
    - Hoşcakalın, bay Ullman. - Güle güle, çocuklar. Open Subtitles ـ مع السلامه يا مستر أولمان ـ مع السلامه يا فتيات
    Tracy Ullman Programı'ndaki çizgi film skeçindeki gibi. Open Subtitles مثل عندما كنا رسومات كرتونية في برنامج تريسي أولمان
    Ingmar Bergman'ın Persona'sında, ...Biby Anderson'un, konuşamayan Liv Ulman'a yıllar önce plajda yaşadığı küçük orji hikayesini anlattığı muhteşem bir sahne vardır. Open Subtitles في فيلم إنجمار بيرجمان "بيرسونا"، مشهد رائع حيث بيبي أندرسون تحكي لليف أولمان الخرساء عن مغامرة للجنس الجماعي على الشاطئ وقعت منذ عدة سنوات
    Başka biri daha ölmeden, Saleem Ulman'ın durdurulması lazım. Open Subtitles يجب إيقاف (سليم أولمان) قبل أن يموت شخص آخر
    Bay Ullman'la randevum var. Open Subtitles لدى موعداً مع مستر أولمان
    Filmin en başında, Jack ofiste Stuart Ullman'la karşılaştığı ve o, Jack Nicholson'ın elini sıkmak için uzandığı zaman adım adım çerçeveye giriyor. Open Subtitles عندما التقى (جاك) المدير (ستيورات أولمان) في مكتبه مع بداية الفيلم وتقدم لمصافحة (جاك نيكلسون)
    Ullman, Torrance'lara rehberlik yaparken asansörden çıkıp Colorado Lobisine girdikleri ilk seferinde bir valiz yığını var. Open Subtitles عندما يتقدم (أولمان) عائلة (تورنس) للخروج من المصعد متجهين إلى صالون (كولورادو) للمرة الأولى كانت هناك كومة من الحقائب
    Ve lobiden genel müdür salonuna ve sonra Ullman'ın ofisine giriyorsunuz ve orada bu pencere var. Open Subtitles وتدخل من ردهة الفندق إلى مكتب المدير العام ومنه إلى مكتب (أولمان) لتجد هناك هذه النافذة
    Ve bu noktada, Ullman Wendy'yle otelde daha önce kimlerin kaldığını konuşuyor. Open Subtitles وفي نفس الوقت نجد (أولمان) يذكر لـ(وندي)
    Ullman kendisine "Torrance'ların bagajlarını alır mısınız?" dediğinde biraz çekingen görünüyor. Open Subtitles شخص ينتمي إلى جنس مقموع وقد بدا مختلفاً بعض الشيء عندما قال (أولمان)
    Ullman, buranın 1921'de tamamlandığından bahsediyor. Open Subtitles الذي أشار (أولمان) إلى أنه انتهى رصفه عام 1921
    Halla Ullman şok ve dehşet konseptini oluşturanlardan birisi, ...ve bu çok sayıda hassas güdümlü silahlara dayanmaktadır. Open Subtitles هالا أولمان) أحد العقول المدبرة (لتكتيك (الصدمة والرعب والذى يعتمد بشكل أساسى على عدد كبير من الأسلحة الموجهة فائقة الدقة
    Ullman'ın ofisindeki pencere... Open Subtitles حسنا، النافذة في مكتب (أولمان)
    Müdür David'in elinde Amerikalı ve İsraillilerin ölümünden sorumlu, buna Mossad ajanları da dahil, bir terörist olan, Saleem Ulman'ı takip edebilecek bilgiler vardı. Open Subtitles كان المدير (دافيد) يملك معلومة قد تساعد (في تعقب الإرهابي (سليم أولمان المسؤول عن موت العديد من الأمريكيين و الإسرائيليين
    Benim adım Saleem Ulman. Open Subtitles أدعى (سليم أولمان)

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus