Ellie, Derek'i öldürmenin, bir cinayet değil adalet olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أيلي أن قتل ديريك لم يكن قتل، كان للعدالة. |
Eğer Derek, Ellie'ye ihanet ettiyse ve kötü hissettiyse ? | Open Subtitles | ما إذا خان ديريك أيلي لكن شعرت حقا بسوء نحوه. |
Tamam, şimdi Ellie ve Derek ayrıldıktan sonra, Ellie arabasıyla takla atmış, | Open Subtitles | حسنا، وبالتالي فإن أيلي يوم أنفصالها من ديريك تدحرجت بسيارتها لها قبالة |
Onlar kıyma olacak. Eli'nin arasını çaldım ve bonoları aldım. | Open Subtitles | لقد سرقت سيارة أيلي و وضعت السندات في صندوق السيارة. |
- Bunu yapmamı Eli söyledi. - Ne olgun bir cevap. | Open Subtitles | أيلي أخبرني لفعل هذا الآن، هذه هي الإجابة الناضجة |
Alvin Ailey tarafından hazırlanmış bir koreografi gibi. | Open Subtitles | أُشكِل حركات ألرقص تشبه رقصة الباليه كألفين أيلي |
Mia'dan, turnede tanıştığı birinin Ellie'yi tanıdığını anlatan garip bir e-posta aldım. | Open Subtitles | أنني قلقة لقد تلقيت أيميل من ميا تقول أنها قابلت رجل ما خارج المدينة يقول أنه يعرف أيلي |
NSA'dan ayrılıp bu işe girmeyi kendin seçtin Ellie. | Open Subtitles | أنظري , أيلي لقد أخترتي أن تتركي وكالة الامن ألقومي و تأخذي هذه الوظيفه |
Ellie sadece bir hacker değil, Bir ninja hacker gibi | Open Subtitles | أيلي ليست مجرد قرصانة، أنها مثل قرصانه النينجا. |
Ellie ile tek bağlantımız benim ve sadece benim telefonum ile konuşabiliriz. | Open Subtitles | أيلي تريد التحدث معي والصحيح الآن صلتنا الوحيده لها هو هاتفي. |
Tahmin edeyim, Derek ve Ellie'nin orada yaşadığına dair hiç bir kanıt yok ? | Open Subtitles | اسمحوا لي أن أخمن، لا سجل لديريك أو أيلي أنهم عاشوا أبدا هناك؟ |
Tamam, Kirsten, Cameron, Maggie ile binaya gidip Ellie'yi alın. | Open Subtitles | حسنا، ياكيرستن، ويا كاميرون، أذهب مع ماغي إلى منزلها للقبض على أيلي. |
Ellie'yi tanıdığını söyleyenle aynı kişi mi? | Open Subtitles | وهو نفس الرجل الذي قال بأنه يعرف أيلي |
Bekle, bekle, bekle. Ellie, Ellie, Ellie, Ellie, Ellie, Ellie Elizabeth, Eleanor, Elton. | Open Subtitles | (أيلي) ، (أيلي) ، (أيلي) ، (أيلي) ، (أيلي) ، (أيلي) ، (أيلي) |
Ellie'ye kim olduğum ve ne iş yaptığımla ilgili gerçeği söylemek istiyorum. | Open Subtitles | انا فقط أريد اخبار أيلي بالحقيقة |
Problem değil ... yeter ki Ellie Wilson dosyasını gösterin bana. | Open Subtitles | لا مشكلة,بالسرعة التي سأشاهد بها "ملفك الخاص بخصوص "أيلي ويلسون |
- Dua et de, Ellie Wilson olmasın. | Open Subtitles | - "فلتكن أفضل امنياتك ان لا تكون" أيلي ويلسون |
- Bunu yapmamı Eli söyledi. - Ne olgun bir cevap. | Open Subtitles | أيلي أخبرني لفعل هذا الآن، هذه هي الإجابة الناضجة |
Eli, içeri girdiğimizde, Barmen kız sende. | Open Subtitles | أيلي , عندما ندخل, أنت تذهب لفتاة البار. |
Eli, bugün üç gol attın. | Open Subtitles | , أيلي , انت خسرت للمسك الآرض ثلاث مرات اليوم |
Bayanlar. Eli ve Klitz. | Open Subtitles | أيها السيدات، لدينا هنا أيلي وكليز |
Alvin Ailey'ye gidecektim ama Chicago'daki Joffrey bana burs teklif etti. | Open Subtitles | لقد كان مخطط أن أذهب إلى (ألفين أيلي)، وبعد ذلك عرض علي (جوفري) في شيكاغو منحة دراسية، |