Kayıt olurken senin arkanda duruyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَقِفُ خلفك عندما أنت كُنْتَ تُسجّلُ خارج جبهة. |
Duvara yaslanmış duruyordum. Bir taksi U dönüşü yaptı ve kaldırımda durdu. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَقِفُ ضدّ الحائطِ وأنا رَأيتُ تَستديرُ سيارةُ أجرة إلى الوراء وتَسْحبُ إلى القيدِ. |
Tam orda duruyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَقِفُ هناك. |
- Hava çok kötü! - Biliyorum, yarım saattir altında ayakta dikiliyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ، أنا أَقِفُ فيه لنِصْفِ ساعاتِ الأخيرِ. |
Şu an ortağının cesedinin başında dikiliyorum. | Open Subtitles | أَقِفُ إنتهى جسم شريكه الآن. |
Sonra telefon açtım, cevap veren olmadı, sonra uğradım, ama tuhaf bir şekilde beni görmedin, çünkü sen pizzacıya para verirken tam yanında duruyordum. | Open Subtitles | ثمّ دَعوتُ، لكن ما كان هناك جوابَ، ثمّ تَوقّفتُ، وأنا أَحْزرُ أنت لَمْ تَراني الذي كُنْتُ شاذَّ، cos أنا كُنْتُ أَقِفُ بجانب رجل البيتزا بينما أنت كُنْتَ تَدْفعُه. |
Diane'i ilk gördüğümde ...burada duruyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَقِفُ هنا |
Tam orada duruyordum. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَقِفُ هناك. |
Burada dikiliyorum ya! | Open Subtitles | أَقِفُ هنا. |