Söylediğiniz gibi Simon Ovronnaz ile irtibat kurmaya çalıştım. | Open Subtitles | ( لقد حاولت أن أجد ( سيمون إبراهام |
Pek sayılmaz. Bay Simon Ovronnaz'ı arıyorum. | Open Subtitles | ( لا أنا أبحث عن ( سيمون إبراهام |
Litchfield'a hoş geldin, mahkum İbrahim mi? | Open Subtitles | مرحبًا بك بيننا يا إبراهام لا، سنختار لك اسمًا مختلفًا |
İbrahim denileni yapacaktı, fakat son dakikada oğlu yerine feda etmesi için gökten koyun indirildi. | Open Subtitles | كان (إبراهام) مستعداً لكن في اللحظة الأخيرة وفر الله له كبش فداء |
Abraham Lincoln o şapka içinde daha büyük görünebilir ama onun işçi politikaları- | Open Subtitles | قد يكون إبراهام لينكولن قد بدا رائعا بتلك القبعة لكن سياسات العمل خاصته |
- Başkanlar Gösterisi'ndeki Abe Lincoln gibi uzaktan joystick'le kontrol edeceğim bir animatronik robot olsa? | Open Subtitles | -إنسان آلي متحرك مثل "إبراهام لنكون" من قاعة الرؤساء الذي يمكني أن أتحكم به من بعيد بذراع تحكم ؟ |
Bram beni öldürme arzusunu bastırabilirdi, ama Brooks ve Moloch onu durduranlar oldu. | Open Subtitles | كان يمكن لـ(إبراهام) كبح رغبته بقتلي، ولكن (بروكس) وأتباع (مولوك) ردعوه. |
Simon Ovronnaz ile birlikteyim, onu buldum efendim. | Open Subtitles | أنا مع ( سيمون إبراهام ), لقد وجدته |
Hâlâ ihtiyatlı bir halde Simon Ovronnaz'ı aramaya devam ediyorum. | Open Subtitles | ( أنا أبحث عن السيد ( إبراهام |
Siz Simon Ovronnaz mısınız? | Open Subtitles | هل أنت ( سيمون إبراهام ) ؟ |
Simon Ovronnaz. | Open Subtitles | ( سيمون إبراهام ) |
#Ruhumu İbrahim'in göğsünde salla# - #Göğsünde salla# | Open Subtitles | ? أرجِح روحي في حضن (إبراهام)؛? أرجِح روحي |
Amerika Birleşik Devletleri hükümeti emirlerine doğrudan karşı geldin Ibrahim Chechik'i yüzünden vurdun. | Open Subtitles | بالحصول على أوامر مباشرة من ،حكومة الولايات المتّحدة (أطلقت الرصاص في وجه (إبراهام تشتّشك |
"Bu İbrahim, bu Martin, bu da Pac. | Open Subtitles | " هذا إبراهام ومارتن وباك " |
- İbrahim'in hükümdarlığında. - Lütfen! | Open Subtitles | ♪ (والرئيس (إبراهام - من فضلك - |
Abraham Lincoln'de mum yakardı ama kulübesine giren herkese çakmazdı. | Open Subtitles | إبراهام لينكولن أوقد الشموع ولم يضاجع كل من دخل مقصورته |
Abraham Lincoln'ın da akromegali hastası olduğuna dair bir dedikodu var. | TED | هناك تكهنات بأنّ حتى إبراهام لينكلن كان لديه تضخم بالأطراف. |
Ben, Abe Lincoln ve İncil'den birkaç adam vardı. | Open Subtitles | (أقمتها مع (إبراهام لينكولن وبعض الأشخاص من كتاب الإنجيل |
Disneyland'daki Abe Lincoln gibi, tabi onun plastik olduğunu saymazsak. | Open Subtitles | سيخطو إلى الحياة مثل (إبراهام لينكولن) في قاعة الرؤساء بـ"ديزني لاند"، باستثناء ! |
Bram beni öldürme arzusunu dindirebilirdi. | Open Subtitles | كان يمكن لـ(إبراهام) كبح رغبته بقتلي، |
Merhaba, Bram. | Open Subtitles | (مرحباً يا (إبراهام |