| Beni aradın çünkü, benden onunla dansa gitmeni.. ...onaylamamı istiyorsun. | Open Subtitles | إتصلتِ بي لأنكِ تريديني أن اقول لابأس أن تذهبين للرقص. |
| Şöyle ki, aradın ve kapattın. | Open Subtitles | حسنا، لكي أكون دقيقاً إتصلتِ وبعد ذلك قطعتِ الإتصال |
| O gece onu aradın. Sonra ne oldu? | Open Subtitles | إذاً، إتصلتِ به تلكَ الليلة، وماذا حصل بعدها؟ |
| Bayan Martin, bugün polisi aradınız mı? | Open Subtitles | سيدة جيسيكا،هل إتصلتِ بالشرطة اليوم؟ |
| Eğer bir daha beni ararsan seni kum torbası niyetine kullanırım. | Open Subtitles | إن إتصلتِ بي مجدداً.. سأحولك لكيس ملاكمة |
| Aradığında önemli olduğunu düşündüğünü varsaydım. | Open Subtitles | إفترضتِ حين إتصلتِ لابد أنكِ ظننته امر هام |
| Beni aradın çünkü birinin seni kurtarmasını istedin. | Open Subtitles | ولكن أنتِ فقط إتصلتِ بي لأنكِ أردتِ أحداً أن يأتي لينقذكِ |
| Gecenin bu saatinde randevu için mi aradın? | Open Subtitles | هل إتصلتِ في هذا الوقت المُتأخر للتأكيد على ذلك ؟ |
| Bunu FBI alabilirdi, beni neden aradın? | Open Subtitles | أنتِ بإمكانك إعطاءه للفيدراللين , لماذا إتصلتِ بى؟ |
| Beni uyuyan güzeli kaldırmam için acil aradın? | Open Subtitles | إتصلتِ بي للتو لأوقظ الجميل النائم؟ |
| Ve gece saat 4.00 civarında Greenpoint'daki IHOP'dan beni aradın. | Open Subtitles | وقرابة الرابعة صباحاً، أخيراً إتصلتِ بي |
| Partiden sonra beni aradın ve ben de Sparks ile UUAB'ye gittiğini söyledim. | Open Subtitles | لقد إتصلتِ بي بعد الحفل وأنا قلت أنها ذهبت للوكالة مع "سباركس"، |
| Nikki, yine bu korkunç evi aradın. | Open Subtitles | . لقد إتصلتِ مجدداً بهذا المنزل المريع |
| Wing Yee's i aradın. Bunu yapmanı umuyordum. | Open Subtitles | لقد إتصلتِ بالمطعم كُنت آمل هذا |
| Polisi mi aradın? | Open Subtitles | إتصلتِ بالشرطة؟ |
| Neden aradın, Amy? | Open Subtitles | لماذا إتصلتِ يا إيمى؟ |
| Özür dilemek için mi aradın? | Open Subtitles | هل إتصلتِ مجدّدا لتعتذري؟ |
| Bayan Martin, bugün polisi aradınız mı? | Open Subtitles | سيدة جيسيكا،هل إتصلتِ بالشرطة اليوم؟ |
| Eğer onu gördüğünde beni ararsan çok minnettar olurum. | Open Subtitles | إن إتصلتِ بي عندما ترينه المرّة المقبلة سأكون ممتناً جداً |
| Aradığında bunun bir tuzak olduğunu anlamıştım. | Open Subtitles | كنت أعلم أنه فخ في اللحظة التي إتصلتِ بها |
| İş yerimi arayıp bunu söylediğinde pijama partisi olacağından hiç bahsetmemiştin. | Open Subtitles | عندما إتصلتِ بي في العمل لم تقولي أنها ستكون حفلة مبيت |
| - Polis mi çağırdın yoksa? - Duvarımdaki çatlak için mi geldin? | Open Subtitles | هل إتصلتِ برجل شرطة - هل أتيت لإصلاح الشق في حائطي - |
| aradığını fark etmedim. | Open Subtitles | نعم ، أعتقد بأنه لدي ، لكنني لم أستمع لصوت الهاتف عندما إتصلتِ |