"إخراجها" - Traduction Arabe en Turc

    • çıkarmaya
        
    • çıkarmak
        
    • kurtarmaya
        
    • çıkarmalıyız
        
    • çıkarmam
        
    • çıkarmayı
        
    • çıkaramadım
        
    • çıkaramazsın
        
    • onu çıkarmama
        
    • çıkartamıyorum
        
    • çıkarman
        
    • çıkarmamız
        
    • çıkartmamız
        
    • çıkarmalıyım
        
    • çıkartamadım
        
    Şimdi ise, onu canlı olarak çıkarmaya uğraşmak zorundayım. Open Subtitles والآن ينبغي أن أحرص على إخراجها وهي على قيد الحياة
    Kurşun hayati bir organa isabet etmediyse onu olduğu yerde bırakırız, iyi olduğundan değil çıkarmak daha büyük bir tehlikeye sebep olacağından. Open Subtitles مالم تخترق الرصاصة عضواً حساساً فإننا نترك الرصاصة في مكانها ليس لأن هذا أمر جيد ولكن لأن إخراجها قد يسبب ضرراً أكبر
    Kurtarma ekipleri onu kurtarmaya çalışırlarken o cennete gidip Tanrı ile konuştuğunu söylüyor. Open Subtitles عندما حاول عمال الأنقاذ إخراجها قالت أنها ذهبت للسماء وتحدثت مع الرب
    Bu yüzden onu bir şansımızın olduğu ve sana yardım edebileceğimiz bizim dünyamızdan çıkarmalıyız. Open Subtitles لذلك علينا أن إخراجها من عالمنا, حيث اننا لدينا فرصة و نحن يمكننا مساعدتك.
    Onu oradan çıkarmam ve isteyerek yapmadığımı anlatmam lazım. Open Subtitles عليّ إخراجها وإخبارها بأنّي لمْ أقصد ذلك
    Kafasından çıkarmayı ne kadar istediğine bağlı. Open Subtitles هذا يعتمد على مدى رغبتها في إخراجها
    Çukura düştü. Onu çıkaramadım. Open Subtitles سقطت بداخل حفرة في الأرض لم أستطع إخراجها
    Hani bir şarkı aklına takılır, ve bir türlü aklından çıkaramazsın ya? Open Subtitles أتعلمين عندما تعلق أغنيةً ما برأسكِ، ولا تستطيعين إخراجها منه؟
    Eğer onu çıkarmama yardım ederseniz, makine sizin olur, bütün parçaları? Open Subtitles إذا ساعدتموني في إخراجها تحصلون على الآلة، الخردة كلها، ما رأيكم؟
    Bence hâlâ götümde bira var, ama çıkartamıyorum. Open Subtitles أعتقد أنه ما زال هناك بعض البيرة في مؤخرتي، ولكنني لا أستطيع إخراجها
    Hayır, onu evimden çıkarmaya çalıştım. Open Subtitles لم ادفعها كنت احاول فقط إخراجها من المنزل
    Ağzımdan çıkarmaya çalışıyordum, ama tüküremedim. Open Subtitles كنت أحاول إخراجها من فمي,‏ ولم أستطع بصقها.
    Katil onu çıkarmaya çalışırken bıçak kırılmış olmalı. Open Subtitles ولابد أن الشفرة قد إنكسرت عندما حاول القاتل إخراجها.
    Onu evden çıkarmak için bahçe kapısının etrafına adamlarımızı koyarız. Open Subtitles يمكننا أن نضع رجال علي البوابة في حالة إذا إضطررنا إلي إخراجها
    Yangın gaz hattına ulaşmadan onu çıkarmak zorundayız! Open Subtitles علينا إخراجها من هُنا قبل وصول النار لخط الغاز
    İstediğin gibi hücredeki kızı kurtarmaya çalıştım. Open Subtitles حاولت إخراجها من الزنزانة كما طلبت تمامًا.
    Tamam Ben. Onu buradan çıkarmalıyız tamam mı? Open Subtitles لابأس يا (بين) كل ماعلينا فعله هو إخراجها من هنا
    Onu oradan çıkarmam ve isteyerek yapmadığımı anlatmam lazım. Open Subtitles عليّ إخراجها وإخبارها بأنّي لمْ أقصد ذلك
    Ama hiçbirini bir türlü çıkarmayı başaramadık. Open Subtitles لكننا نواجه صعوبة في إخراجها
    Kızı bagajdan çıkaramadım Open Subtitles إنهم يلاحقوني, لا يمكنني إخراجها من الصندوق
    Hayır, hayır, hayır, onu çıkaramazsın. Open Subtitles لا, لا, لا لا يمكنك إخراجها
    Güven bana, yapamayız. Şimdi, lütfen onu çıkarmama yardım edin. Open Subtitles صدّقني، لا يمكننا ذلك والآن أرجوكم، ساعدوني على إخراجها
    Annem... aklımdan çıkartamıyorum. Open Subtitles إنها أمي لا أستطيع إخراجها من رأسي
    - Ama hâlâ dışarı çıkarman gerek. Open Subtitles ولكن ما زال عليك إخراجها
    - Onu oradan çıkarmamız gerek. Open Subtitles علينا إخراجها من هناك
    Sadece kadını oradan çıkartmamız yetmez, adayı tamamen boşaltmalı, ağaçları kesmeli ve evleri yıkmalıyız. Open Subtitles لا ينبغي علينا إخراجها من أرضها فحسب بل يجب علينا هدم المنازل والأشجار وتسويتها بالأرض
    Belki de onu çıkarmalıyım böylece o buraya geldiğinde, tekrar takabilirler. Open Subtitles بالأحرى عليّ إخراجها حتى يقوموا بإعادة إدخالها حين تصل إلى هنا.
    Hayır, çıkartamadım. Burada çıkartamam. Open Subtitles ـ لم أخرجها ، لا يمكننى إخراجها ، ليس هنا..

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus