Eğer bana bir şey olursa suçlu sensin. Duydun mu? | Open Subtitles | إذا حدث أيّ شيء ليّ، ستلطخ يديك بدمي، هل تسمعني؟ |
Babanın bir şey olursa açman için verdiği notta... | Open Subtitles | تلك الملاحظة التي أعطاك إياها أباك الملاحظة التي كان عليك فعلها إذا حدث أيّ شيء له |
Eğer arabana bir şey olursa ailen seni öldürür. | Open Subtitles | إذا حدث أيّ شيء لسيارتك والداك سيقتلانك. |
Adamım parlamento binasındaki tüm güvenlik kayıtlarına sızdı bana ya da ekibimden birine bir şey olursa görüntüler polise ve Interpol'e gidecek. | Open Subtitles | رجلي هنا قد إخترق كلّ وصلات الأمن في مبنى البرلمان لذا، فإنّه إذا حدث أيّ شيء لي أو لفريقي، فستذهب اللقطات مباشرة إلى الشرطة والشرطة الدوليّة |
Eve git ve haberleri takip et. Eğer bir şey olursa... | Open Subtitles | عودي إلى المنزل، إستمعي إلى الأخبار إذا حدث أيّ شيء... |
Bana bir şey olursa Baltimore'daki bir meslektaşım hastalarımla ilgilenmeye devam edecek. | Open Subtitles | إذا حدث أيّ شيء ليّ، لقد أجريت بعض الترتيبات مع رفيقي من "بالتيمور" لكي يعتني بها. |
Russ, Amy'e bir şey olursa diye üvey kızlarıyla ilgilenilmesini istiyor. | Open Subtitles | (روس) يريد التأكدّ أن إبنة زوجته سيتم الإعتناء بها إذا حدث أيّ شيء لـ(إيمي) |
Hayır ama babamın hayatının tehlikede olduğu ortaya çıktığı zaman Fisher, babama bir şey olursa aileme göz kulak olacağına söz vermişti. | Open Subtitles | كلاّ، ولكن عندما أصبح واضحاً أنّ حياة والدي كانت في خطر، وعد (فيشر) أنّه سيعتني بعائلتي إذا حدث أيّ شيء لوالدي |
bir şey olursa beni uyar. | Open Subtitles | أنذريني إذا حدث أيّ شيء. |
bir şey olursa uzak dur. | Open Subtitles | تراجع إذا حدث أيّ شيء. |