Sıradaki sanatçımız, N.S. Harsha'nın burada Mysore'da bir stüdyosu var. | TED | أما الفنان التالي فهو أن أيس هارشا في الواقع هو صاحب إستوديو هنا في مايسور. |
Hayır, bana kayıt stüdyosu lazım. | Open Subtitles | لا, أحتاج إلي إستوديو تسجيل هل تعرف اي مكان ؟ |
Yeni bir daire alabilirim, bir stüdyo, kardeşime minnettarım. | Open Subtitles | أحدهم عرض عليّ سكن هنالك. إستوديو في مبنى جديد. والشكر كله لأخي الذي يتواجد في أفريقيا |
Bir stüdyo daireye açılıyor mu? | Open Subtitles | هل ينفتح بطريقة ما ليصبح شقة إستوديو صغيرة؟ |
Ehh, normal bir stüdyoda bir milyon civarında olur tüm harcamaları ve yüksek kalemleriyle. | Open Subtitles | حسناً، في إستوديو طبيعي سيكلف حوالي مليون دولار بكل مكاتبهم الفاخرة والمبذرة |
Bu bir televizyon stüdyosuna ilk gelişiniz mi? | Open Subtitles | هل هذه مرّتك الأولى في إستوديو التلفزيون؟ |
Oh, tatlım. Neden güzel bir şehir stüdyosunda bale öğretmiyorsun bilmiyorum. | Open Subtitles | عزيزتي, لا أعرف لماذا لا تعلمين الباليه فقط في إستوديو المسكن اللطيف |
Komşumun kendi müzik stüdyosu var. İsterseniz arayabilirim. | Open Subtitles | جاري لديه إستوديو يمكنني أن أكلمه بشأنكم |
Çünkü, uh, sana ufak bir dans stüdyosu alabilirim. | Open Subtitles | لأنني يمكن أن أشتري لك إستوديو رقص صغير |
- Şimdilik iyi. - Ama kayıt stüdyosu lazım | Open Subtitles | ولكننا نحتاج إستوديو تسجيل نعم؟ |
"Aktörlerin İçinden stüdyosu'nda okumak istiyorum. | Open Subtitles | أريد الدخول إلى إستوديو الثمتيل. |
Burası dedektif Avery'nin gördüğü ilk gerçek film stüdyosu. | Open Subtitles | هذا أول إستوديو سينمائي حقيقي تزوره المخبره (آفري) |
Bu bir stüdyo, fanlarınla tanışabileceğin bir yer değil. | Open Subtitles | هذا إستوديو وليس مكان لملاحقة النجوم أحضر إلي الصبي الآخر |
Vadi manzaralı bir üçüncü kat stüdyo daire mi? | Open Subtitles | إستوديو بالطابق الثالث مع منظر على الزقاق؟ |
Bana müziğin gücünü öğretti ve o küçücük küflü Lima vitrini gibi olan stüdyo benim için dünyanın en güzel yeriydi. | Open Subtitles | لقد علّمتني قوة الموسيقى، بالرغم من أن إستوديو الرقص ذاك كان مجرد محل متعفن وصغير في مدينة لايما، |
Bok Çuvalı bir yapımcı hakkında, stüdyo yöneticisi... onu tehdit ettiğini sandığı bir yazarı öldürür. | Open Subtitles | عن منتج لعين، مدير إستوديو... يقتل كاتباً كان يعتقد أنه يلاحقه |
Onu Virginia'da Çağlayan Kilisesi'ndeki bir stüdyoda çektik. | Open Subtitles | صورناها في إستوديو في إنهيار كنيسة بفرجينيا |
- Tatlım. Neden doğru dürüst bir stüdyoda bale öğretmenliği yapmıyorsun? | Open Subtitles | عزيزتي, لا أعرف لماذا لا تعلمين الباليه فقط في إستوديو المسكن اللطيف |
Neyse, pisliği temizlerseniz bir film stüdyosuna sahip olursunuz. | Open Subtitles | على أية حال، نظفوا البُراز وسوف يكون لديكم إستوديو خاص بكم |
O kayıt stüdyosunda ben de kostümlere bakıyorum. | Open Subtitles | إنه فى إستوديو التسجيل وأنا فى خرجت للقيام بالتحقق من الأزياء |
Oh, sanırım onlar Studio "B" de olacaklar | Open Subtitles | أوه، أعتقد أنهم كلهم أسفل في إستوديو "بى |
Orale, gel benimle kal adamım. - Bir stüdyom var. | Open Subtitles | تعال للإقامةً مَعي، في بيتنا أصبح لدي إستوديو |
Dostum, babamın stüdyosunu popüler prodüksiyon yapılan bir yer haline dönüştüreceğim. | Open Subtitles | ياصاح, تحويل إستوديو والدي إلى منشأة إنتاج للعامة |
Orası benim atölyem. | Open Subtitles | هو ي إستوديو حرفةِ. |