"إعثر" - Traduction Arabe en Turc

    • bul
        
    • bulun
        
    • bulup
        
    • bulursun
        
    Rancerler için konuşacak birini bul. Open Subtitles إعثر على شخص يمكنه الحديث نيابة عن كتيبة الجوالة
    Onu ele geçirmiştin ve gitmesine izin verdin. Şimdi onu yeniden bul. Open Subtitles كان تحت ناظريك وتركته يهرب والآن إعثر عليه
    Onu bul, beni ara o kadar. Bu işe fazla bulaşmamalısın. Open Subtitles إعثر عليه, إتصل بى ,لا شيء أكثر لا يمكنك أن تكون جزء من هذا
    İnsanların kanını koklarım. bulun onları. Etleri ayrılana kadar kaynatın onları. Open Subtitles أنا أشتم رائحة الدم البشرى، إعثر عليهم واسلقهم حتى يتساقط لحمهم
    Siz Max Cady'yi bulun, biz de geri gelelim. Open Subtitles إعثر على ماكس كادي وسوف نتجه عائدين مرة أخري
    Santral, asansörcü, o gün kim yazar olmak istiyorsa bul. Open Subtitles وعامل تحويل المكالمات, وعامل المصعد إعثر على من يريد ان يكون مؤلف اعلانات لليوم
    Billy, kavşakları ekrana getir ve o karavanı bul! Open Subtitles بيلي ، راقب ما على المعبر على الشاشات و إعثر لى على هذا المنزل المتحرك
    Acil Yol Yardım hizmeti değilim. Kendin bul. Open Subtitles لن أساعدك بشيء , أيها الأحمق، إعثر عليها بنفسك.
    Yani, eğer çıkıp birlikte bir hayat kurabileceğin birini bulmak istiyorsan o halde çık ve o kişiyi bul. Open Subtitles لذا ، إذا كنت تريد أن تخرج و تبحث عن شخص ما لتبدأ حياه جديده معه لذا ، إخرج و إعثر على هذا الشخص
    Programa gidecek başka bir en iyi dost bul. Open Subtitles إعثر على صديق مفضل أخر كي تذهب معه للعرض
    Yüzük ve kitapları bul. Başarısızlığa yerim yok. Open Subtitles إعثر علي الخاتم والكتب, أنا لا أتساهل مع الفشل
    Yüzbaşı Jackson'ı bul. Onu ölü odasına getir. Ona de ki... Open Subtitles إعثر على الكابتن جاكسون,أجلبه الى غرفة الموتى,أخبره
    Onu bul ve benimkilere teslim et. Onlar ne yapacaklarını bilir. Open Subtitles إعثر عليها وسلمها لقومي سيعرفون ماذا يفعلون
    Ona yardım etmek istiyorsan bana kara kutuyu bul sabit diskleri, düşme nedenini açıklayabilecek şeyleri bul. Open Subtitles إن كنت تريد مساعدتها, إعثر لي على الصندوق الأسود أو الأقراص الصلبة, أيّ شيءٍ قد يفسر سبب تحطم السفينة
    Kendini sakatlayacak cesaretin yoksa birini bul da senin yerine o yapsın. Open Subtitles أهلاً , لو لم يكن لديك حجارة لتكسر نفسك، إعثر على شخصٍ يفعلها لك.
    bulun onu. Bu çok saçma. Birisi bana bir şey söylesin. Open Subtitles إعثر عليها ، هذا سخيفاً شخصٌ ما يخبرني بشيءٍ ما
    Pekala, öyle yapın. İş işten geçmeden onları bulun yoksa bu durumu hakime taşımaktan başka çarem kalmaz. Open Subtitles حسناً ، إفعل ذلك ، إعثر عليهم قبل فوات الآوان
    Hilgaard'a varmadan önce kızı bulun. Open Subtitles إعثر ِ على الفتاة قبل أن نصل إلى "هوليجارد"
    Ateş edeni bulun! Onu canlı istiyorum! Open Subtitles إعثر على هذا القناصّ أريده حيًا
    Torunumu da bulup yanıma gelmesini söyle. Open Subtitles إعثر على حفيدي. وإطلب منه ان يحضر
    Ya aşağı gelirsin, ya da kağıt satacak yeni bir iş bulursun! Open Subtitles إنزل للأسفل أو إعثر على مكانٍ آخر لبيع الورق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus