Polis gelene kadar orada bekleyin. | Open Subtitles | من الأفضل أن تبقي هناك إلى أن يصل رجال الشرطة |
Filo gelene kadar onları koruyacağız. | Open Subtitles | سنستخدمها كملاجئ إلى أن يصل الأسطول, أيها الملاح |
Diğer tren gelene kadar, lütfen bekleyiniz. | Open Subtitles | ونسألكم التحلي بالصبر والانتظار إلى أن يصل القطار |
Ambülans gelene kadar sakinleştir. | Open Subtitles | تحدث معها إبقها مشغوله إلى أن يصل الأطباء |
Ve hikâyemizin selameti için profesör gelene kadar sessizce beklememizi öneriyorum. | Open Subtitles | و لكن من أجل إنسياب القصة أقترح أن نبقى هنا صامتين إلى أن يصل الأستاذ |
Sadece gözetleme kulesine gidin ve CDC gelene kadar bekleyelim. | Open Subtitles | اذهب فقط إلى برج المراقبة وسننتظر في الخارج إلى أن يصل ممثلي الصحة |
Evet, yağmacılar gelene kadar. | Open Subtitles | المدينة فارغة أجل, إلى أن يصل اللصوص هنا |
İtfaiye gelene kadar kimse oraya giremez. | Open Subtitles | لا أحد يقترب إلى أن يصل قسم الأطفاء إلى هنا. |
Bir noktada, en sonda olması gereken kitaba denk gelirsiniz ve onu, sonrasında gelen her kitapla değiştirip kitap doğru yere gelene kadar aşağıya kaydırarak devam edin. | TED | في مرحلة ما، ستقابل الكتاب الذي يجب أن يكون الأخير، وستستمر بتبديله بكل كتاب لاحق، محركًا إياه على طول الخط إلى أن يصل إلى موقعه الصحيح في النهاية. |
O gelene kadar oyalamamızı istedi. | Open Subtitles | قال لنا أن نماطلهم إلى أن يصل لهنا |
Diğerleri gelene kadar kalan kısımları kilitli tutun. | Open Subtitles | إبقيها مغلقة إلى أن يصل الآخرين |
Diğerleri gelene kadar kalan kısımları kilitli tutun. | Open Subtitles | إبقيها مغلقة إلى أن يصل الآخرين |
Temsilcim gelene kadar bekleyin orada! | Open Subtitles | إنتظروا هناك إلى أن يصل مسئولي! |
Ben sadece babası gelene kadar Audrey'in yanında olacağım. | Open Subtitles | (حسنٌ، سأبقى مع (أودري إلى أن يصل والدها إذن. |
Ağabeyim John, kendisi polistir ve o buraya gelene kadar hiçbir şey yapmamı istemiyor, o yüzden... | Open Subtitles | أخي (جون)، هو شرطي و... لا يريد أن أفعل شيئا إلى أن يصل إلى هنا، لذلك... |