havaya CO2 eklemek yatağın üzerine bir tane daha battaniye atmak gibidir. | TED | إضافة ثاني أوكسيد الكربون إلى الهواء يشبه رمي بطانية أخرى على السرير. |
camın içindeki bir ışık ışını yüzeyine dik açı ile çarptığında kırılır veya havaya geçiyormuş gibi bükülür. | TED | حين يضرب شعاع من الضوء داخل الزجاج سطحه في زاوية حادة، ينكسر أو ينحني عند خروحه إلى الهواء. |
Kötü havaya gelince, tam tersine. | Open Subtitles | وأما بالنسبة إلى الهواء السيئ؛ هو تماماً العكس |
Otomobil parçacıklarının, esen havayla geldiğini tahmin etmek istiyorum. | Open Subtitles | أودّ أن أفترض أنّ التراكيب الديناميكيّة تصل إلى الهواء المنفوخ |
Sanki havayla konuşuyorum. | Open Subtitles | يشبه هذا التحدث إلى الهواء |
Ölü mikropları vücuttan çıkarıp havaya saçmaya yarıyor. | Open Subtitles | يطرد الجراثيم المريضة من الجسد إلى الهواء. |
Bahçeyi kullanmak için. Temiz havaya çok ihtiyaçları var ve burada böyle bir imkanımız yok. | Open Subtitles | إنهم بحاجة ماسة إلى الهواء الطلق ولا يوجد لدينا بدائل |
- Sadece mutlu şeyler düşünün onlar sizi havaya kaldırır. | Open Subtitles | أنت فقط تفكّر أفكارا سعيدة وهم يرفعونك إلى الهواء |
Sadece mutlu şeyler düşünüyorsun, seni havaya kaldırıyorlar. | Open Subtitles | فكّر فقط بأفكار سعيدة فيرفعوك إلى الهواء |
Sadece mutlu şeyler düşünün, ve bu sizi havaya kaldırır. | Open Subtitles | أنت فقط تفكّر أفكارا سعيدة وهم يرفعونك إلى الهواء |
Sadece mutlu şeyler düşünüyorsun. Onlar seni havaya kaldırıyor. | Open Subtitles | فكّر فقط بأفكار سعيدة فيرفعوك إلى الهواء |
Etrafındaki havaya kısa mesaj gönderildiğini farz et. | Open Subtitles | هو مثل نوع من، أم، ارسال رسالة فورية إلى الهواء من حولك. |
Dans etmenin havaya yumruk ve tekme atma olduğunu düşünen kişi. | Open Subtitles | قبضاتٍ تقفز بهم إلى الهواء دان ذاهب إلى الحفلة ؟ |
FBI fenerini havaya atmanı istiyor. | Open Subtitles | المباحث الفيدراليّة ، تطلب منكَ أن ترمي مصباحك الكاشف إلى الهواء |
havaya ihtiyaçları var. Yaratık bırak kendini göstersin. | Open Subtitles | إنّه بحاجة إلى الهواء دع هذا الشّيء يقتله |
Rüzgâr tayı adı verilen kâğıt parçalarına yazılan dualar havaya fırlatılır ve farklı inançların tanrılarının ikamet ettiğine inanılan Kailash'ın zirvesine doğru yola çıkarlar. | Open Subtitles | صلاوات أكثر، كتب على قطع الورق مسماة خيول الريح، مرمي إلى الهواء ورقص إلى أعلى نحو قمة كالاش |
Evet, bazen eski kablolar havaya sızıntı yapabiliyor. | Open Subtitles | نعم, بعض الأحيان التوصيلات القديمة يمكن أن تتسرب إلى الهواء. |