Onun sevgisine ve sonsuz bilgeliğine inanıyorum ve sizden bu belirsizlik anından kurtulmamız için bana katılmanızı rica ediyorum. | Open Subtitles | إني أؤمن بحبه و بحكمته اللامتناهية و أناشدكم أن تنضموا إلي في ذلك, لحظة الريب التي نعيشها |
O yüzden lütfen bu inanılmaz başarı ve bu öğrencimizin başarısı için bana eşlik edin. | Open Subtitles | لذلك، رجاءاً إنظموا إلي في تكريم هذا الإنجاز الرائع وهذا الطالب الرائع |
Yani, biliyorsun ki istedigin zaman her hangi bir şey için bana gelebilirsin. | Open Subtitles | أعني , أرجوكي إعلمي أنه يمكنك أن تأتي إلي في أي وقت لأي شيء |
Belki bu, artık hukuki yardım almak için bana gelmemeniz gerektiği konusunda sizi ikna eder. | Open Subtitles | ربما هذا سيقنعكم بعدم اللجوء إلي في مساعدة قانونية |
Bu seyahat etmenin varacağı nokta ve ben de sizleri seyahatlerin şeklini değiştirerek bana katılmaya davet ediyorum. | TED | هذا هو مستقبل السياحة، وأنا ادعوكم للإنضمام إلي في فعل ذلك، لتغيير سفركم. |
Bingley unutmak için bana geldi. | Open Subtitles | (بينغلي) قدم إلي في محاولة للنسيان. |
Onları bulmak için bana ihtiyacın yok ki. | Open Subtitles | -لستِ بحاجة إلي في ذلك . |
Onu her zamankinden daha yüksekte tutuyorum, cesurca, ustalıkla, ışıl ışıl ve sizi de onun tehlikeli ışığında bana katılmaya davet ediyorum. | TED | أمسك بها إلى الأعلى أكثر من أي وقت آخر، بجرأة وبذكاء، وأدعوكم لتنضموا إلي في وهجها الخطير. |