"إنهم يحبون" - Traduction Arabe en Turc

    • seviyorlar
        
    • bayılıyorlar
        
    • hoşlarına gidiyor
        
    • sever
        
    • seviyor
        
    • severler
        
    Onlar avlanmak istiyorlar. Silahlarını seviyorlar. TED حسناً، هم يريدون الصيد. كما إنهم يحبون بنادقهم.
    O putperest figürünü efendimizin öğretilerinden daha çok seviyorlar. Open Subtitles .. إنهم يحبون الرموز الوثنية أكثر من تعاليم ربّنا
    Namibya'ya bayılıyorlar, Empire State Binası'ndan daha yüksek güzel kum tepelerinden dolayı. TED إنهم يحبون ناميبيا لكثبانها الرملية الجميلة، التي هي أطول بكثير من مبنى امباير ستيت.
    Berberde herkes seni ayı kostümüyle görmek istiyor o kostümün içinde sana bayılıyorlar giymelisin. Open Subtitles إنهم يحبون زي الدب، يجب أن ترتديه أجل، ولكنهم لن يتمكنوا من رؤية وجهي
    - Hayır, hoşlarına gidiyor. Open Subtitles لا، إنهم يحبون هذا - لا، هذا ليس لطيفاً -
    Kutsal insanlar herkesi sever. Open Subtitles ديلوريس,هؤلاء أناس متدينين إنهم يحبون الجميع
    Bu çocuklar tatlıyı çok seviyor gerçekten. Open Subtitles ماذا يمكنني أن أقول لك؟ إنهم يحبون أطباق الحلوى
    Ateş etmeyi severler, pencerelerden girerler! Open Subtitles إنهم يحبون إطلاق الرصاص والاقتحام عبر النوافذ
    Oyunları ve müsabakaları seviyorlar. Open Subtitles إنهم يحبون برامج الألعاب، يحبون برامج المصارعة
    Oyunları ve müsabakaları seviyorlar. Open Subtitles إنهم يحبون برامج الألعاب، يحبون برامج المصارعة
    Sabahtan bankada görüşmem vardı. Onlar yakaları seviyorlar. Open Subtitles قابلت المصرف في وقت لاحق إنهم يحبون الياقات
    İkinci bir şans vermezse şaşırırım. Fotoğraflarının çekilmesini seviyorlar. Open Subtitles سأفاجأ إن لم يمنحك فرصة ثانية إنهم يحبون التقاط صور لهم
    Bu feneri seviyorlar çünkü parlak onlar gibi. Open Subtitles حسنا ً إنهم يحبون تلك الأشياء لأنها لامعة.. مثلهم
    Fareymişiz gibi üzerimizde deney yapmaya bayılıyorlar. Open Subtitles إنهم يحبون إجراء التجارب علينا هُنا كما لو أننا فئران
    Küçük düşürücü lakaplar takmaya bayılıyorlar değil mi? Open Subtitles إنهم يحبون إطلاق الأسماء المستعارة المسفهة، أليس كذلك؟
    Hâlâ nişan alıyorlar. Buna bayılıyorlar. Open Subtitles مازالوا يصوبون أسلحتهم إنهم يحبون هذا
    Tıpkı duştaymış gibi. - Onunla bu şekilde konuşma. - Hayır, hoşlarına gidiyor. Open Subtitles لا تتحدث إليها هكذا - لا ، إنهم يحبون هذا -
    İnsanları tedirgin etmek çok hoşlarına gidiyor. Open Subtitles لا , إنهم يحبون مضايقة الناس
    hoşlarına gidiyor. Open Subtitles إنهم يحبون ذلك
    İnsanlar sivri dişleri, pençeleri, yırtıcı hayvanları sever. Open Subtitles إنهم يحبون الأنياب والمخالب، الحيوانات المفترسة
    E, evet, taraftarlar Cleveland'ı çok seviyor ve destekliyor. Open Subtitles أجل يا سيدي, إنهم يحبون هذا النادي هنا بكليفلاند
    - Taktik birim! Ateş etmeyi severler, pencerelerden girerler! Open Subtitles إنهم يحبون إطلاق الرصاص والاقتحام عبر النوافذ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus