"إنْ كان" - Traduction Arabe en Turc

    • olup
        
    • Eğer bu
        
    • olsaydı
        
    • mı diye
        
    • o da
        
    Oh, tatlım.İçinde bir çeşit define haritası olup olmadığına bakar mısın? Open Subtitles انظرى إنْ كان بداخله خارطة لكنز أو ما شابه ذلك.
    Odadakilerin 38 kalibrelik Lobera'nın daha önce kusurları olup olmadığı... Open Subtitles كنتُ أحاول الفصل إنْ كان لأحدهم معرفة سابقة،
    Kahrolacak bir şey yok. Eğer bu kapı kilitli ve diğer kapı kilitli değilse bunun tek bir açıklaması olabilir, değil mi? Open Subtitles لا شىء يستدعى اللعنة، إنْ كان هذا الباب موصداً والآخر ليس موصداً
    Ve Eğer bu seni kıskanç yapıyorsa özür dilerim ama sen onunla şansını denedin. Open Subtitles وأنا آسفة إنْ كان ذلك يجعلك غيُّورة لكن سنحتْ لك الفرصة برفقته
    Mümkün olsaydı herkese yardım etmek isterdim. Open Subtitles أتوق أن أساعد الجميع، إنْ كان فى الإمكان.
    Dün bütün gece bütün bu çocukların yaşayabileceği bir ev var mı diye düşündüm. Open Subtitles فكّرت مليّاً فى كل ما قلته طوال الليل. إنْ كان يوجد منزل كبير فحسب حيث يستطيع كل هؤلاء الأطفال العيش.
    Yeraltı'na gitmeyi hak eden biri varsa, o da benim. Open Subtitles إنْ كان هناك مَنْ يستحقّ الذهاب للعالَم السفليّ فهو أنا
    İçinde ufak da olsa bir his yok mu? Haklı olup olmadığımı öğrenmeyi kendine borçlu değil misin? Open Subtitles إنْ كان جزء صغير منكِ يشعر به ألن تكوني مدينة لنفسك بالتأكّد مِنْ صحّة كلامي؟
    Cüceler kaybolduklarında gelip giden olup olmadığına bakmak için sınırı kontrol etmeye gidiyorlardı. Open Subtitles هذا منطقيّ فالأقزام كانوا يتفقّدون الخطّ لرؤية إنْ كان هناك قادم أو مغادر عندما اختفوا
    Kraliçe olup olamayacağını bilmiyordum. Open Subtitles لمْ أكن موقنة إنْ كان بوسعي أنْ أكون ملكة
    Ya bu şey bana benim gibi başkaları olup olmayacağını söyleyebilirse? Open Subtitles ماذا لو بوسعها إخباري إنْ كان هناك آخرون مثلي؟
    Ya bu şey bana benim gibi başkaları olup olmayacağını söyleyebilirse? Open Subtitles ماذا لو بوسعها إخباري إنْ كان هناك آخرون مثلي؟
    Eğer bu işte bir şey varsa, 5 ten önce bilmek istiyorum. Open Subtitles إنْ كان هناك ثمة أى شىء يمكنك القيام به سأحتاج إلى القصة بلا تأخير عن الساعة الخامسة
    Eğer bu seni korkunç birisi yapıyorsa keşke herkes senin kadar korkunç olabilse. Open Subtitles إنْ كان هذا يجعلكِ فظيعة فأرجو أنْ يكون الجميع فظيعين مثلك
    Eğer bu karınla benim aramda bir yaşam mücadelesiyse, karının canı cehenneme. Open Subtitles إنْ كان خياراً بين حياة زوجتكَ و حياتي, فتبّاً للسافلة
    Eğer öyle olsaydı hepsi ölmüş olurdu! Open Subtitles إنْ كان هنالك ما يكفي من الإشعاع لكانوا جميعاً أمواتاً الآن
    - Bunlar rüya olsaydı bu kadar gerçekçi olur muydu? Open Subtitles إنْ كان ...هذا حلماً هل كنتَ لتشعر بأنّها حقيقية ؟
    Eğer orada aileme bir şey olsaydı. Sana borcumu ödemek için yapabileceğim... Open Subtitles إنْ كان هناك أيّ شيء أنا وعائلتي نفعله لمكافأتك
    Dışarıya ikimiz için bir kaçış yolu var mı diye bakmak için çıktım. Open Subtitles مضيت إلى هناك لرؤية إنْ كان ثمة مخرج لنا
    Onunla ilgili kayıp bildirimi var mı diye bakmaya merkeze dönüyorum. Open Subtitles سأعود للقسم وأتفقّد إنْ كان هناك بلاغ عن مفقود
    Şansları var mı diye bakalım mı? Open Subtitles هلّا رأينا إنْ كان سيحالفهما الحظّ؟
    Babandan öğrendiğim tek bir şey varsa o da asla vazgeçmemek gerektiğidir. Open Subtitles إنْ كان والدكِ علّمني أمراً واحداً فهو ألّا أستسلم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus