"إن أراد" - Traduction Arabe en Turc

    • istiyorsa
        
    • isterse
        
    • istese
        
    • isteyen olursa
        
    • isteseydi
        
    • isteyip istemediğini
        
    Benim için son kez şansını denemek istiyorsa bu gece yapmak zorunda. Open Subtitles إن أراد أن يوجّه إليّ ضربةً أخيرة، فعليه أن يفعل ذلك الليلة
    Burada oturamaz. Yani içmek istiyorsa, mutfağa gitmek zorunda. Open Subtitles لا يمكنه الجلوس هنا عليه الذهاب إلى المطبخ إن أراد الشرب
    Oğlanı geri istiyorsa, 8 kilometrelik yolun... kavşağına yüz bin dolar getirsin. Open Subtitles أخبره إن أراد استعادته أنيحضرمائةألف ... عند التقاطع في طريق الميل الخامس.
    Onları gördüğünde, sana eğer isterse tüm dünyaya sahip olacabileceğini söylerler.. Open Subtitles لديه عينين يمكنه بهما أن يُرجع الموتى للحياة إن رأيتهم, ستفهم أنه بإمكانه أن يسيطر على العالم بأكمله إن أراد
    İsterse bir şeyler öğrenebilir, ben de bunu sağlamaya çalışıyorum. Open Subtitles بإمكانه أن يعرف إن أراد ذلك وأنا أحاول أن أستثيره لفعل ذلك
    Eminim istese tek başına bir nükleer santral kurabilir. Open Subtitles أراهن أنه يستطيع بناء مصنع طاقة نووية إن أراد
    Başka gelmek isteyen olursa, 10 dakika sonra şu ağacın altında buluşalım. Open Subtitles إن أراد غيرها المجئ فليقابلنا عند الشجر بعد عشر دقائق
    Eğer bunu başkasına danışmak istiyorsa, bu çuvalladı demektir. Open Subtitles إن أراد استشارة طبيب آخر فهذا يعني أنه متورط
    Eğer müşteri kontratı uzatmak istiyorsa benimle temasa geçmesi gerektiğini biliyor. Open Subtitles هي تعرف بأن عليها ان تراجعني إن أراد العملاء أن يمددوا العقد
    Yatağını ıslatan 4 yaşında bir bebek olarak kalmak istiyorsa öyle. Open Subtitles فقط إن أراد أن يظل كفتى بالرابعة يبلل فراشه
    Ben gittikten sonra, kelepçeleri çıkarın, istiyorsa yiyecek bir şeyler verin. Open Subtitles اسمع، بعدما أذهب، أريدك أن , تنزع الأصفاد من يده أعطه شيئاً ليأكله إن أراد مهما يكن
    Oynamak istiyorsa, yapar. Open Subtitles ولكنني لست متأكدة إن كان سيستغلّ تلك الفرصة سيفعل إن أراد أن يلعب
    Söyle ona, seni yarın nereden alacağını öğrenmek istiyorsa, ağabeyimi arasın. Open Subtitles أخبره بأن يهاتف أخي إن أراد أن يعرف من أين يقلّك يوم غد
    Eğer birisi özel bir antika masa veya sandalye veya porselen isterse ona mektup yazıyorlar ve teyzem, onlar için buluyor. Open Subtitles إن أراد أحد طاولة أو كرسي من حقبة معينة أو قطعة معينة من الخزف، يقوم بالكتابة لها وهي تؤمنها لهم
    Eğer birisi göz alıcı bir şeyler görmek isterse tadını çıkarmalarını söyleyeceğiz. Open Subtitles إن أراد شخص ما الاستمتاع بمظهر بديع، نسمح له بالاستمتاع بالعرض.
    Çalıntı bir mal rehine verildi mi diye biri öğrenmek isterse, kartoteği var mı bakarız. Open Subtitles إن أراد أحد التحري عن غرض مسروق تم رهنه نبحث عن بطاقة تصنيف لدينا
    Eğer birisi kutlama için evime uğramak isterse kocam "sangria" yaptı. Open Subtitles إن أراد أحدكم العروج إلى شقتي للاحتفال، زوجي قد أعد شراب السانجريا
    Peki, eğer dönerse, ona... onu aradığımı ve ne zaman isterse... eve gelebileceğini söyler misiniz? Open Subtitles حسنا ، إن عاد أخبريه بأني أنتظِرُه في المنزل وأن بإمكانه العودة للمنزل إن أراد ؟
    Mesela bir ajan, ısıya duyarlı bir gözlük veya teknolojik bir paraşüt isterse ilk aranan adam ben olurdum. Open Subtitles اقصد , إن أراد وكيل العمليات منع رؤية الإشعاع الحراري سأكون الشخص الذي يتصلون عليه
    Tanrı biliyor ya, Don istese bahçesine onun için bir ev yaptırabilir. Open Subtitles الإله يعلم بأن دون بوسعه تحمل تكاليف بناء منزل له في فناءه الخلفي إن أراد
    Tuvaleti kullanmak isteyen olursa ön taraftakine girmesini söyleyin. Open Subtitles إن أراد أحدهم استخدام المرحاض فدعوهم يستخدمون الذي بالمقدّمة
    Beni isteseydi zaten indirirdi. Benimle işi yok sanırım. Open Subtitles يمكنني النيل منّي إن أراد ذلك لكن لا أظنّه يريد ذلك
    Yarın canlı olacak biri için çalışmak isteyip istemediğini sordum. Open Subtitles سألته إن أراد العمل مع شخص سيكون حيًا في الغد هذا كلُّ ما تطلبه الأمر؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus