Tamam, iyi. Ama işe yaramazsa beni suçlama. | Open Subtitles | جيّد، لكن لا تلقِ اللوم عليّ إن لم ينجح الأمر. |
Yanlış anlama ama kükremen işe yaramazsa nefesin kesin işi bitirir. | Open Subtitles | إذا لم تمانع قولي هذا , إن لم ينجح الأمر , فأنفاسك الكريهة بالتأكيد ستقوم بإنجاز المهمة |
Tamam, ama eğer işe yaramazsa, onu sirenleyecek ya da onun gibi bir şey mi yapacaksın? | Open Subtitles | حسن, و إن لم ينجح الأمر هل سوف تجعلها سايرن او مشابه ؟ |
Giselle ve ben üçüncü bir kişiyle birlikte olmayı konuştuğumuzda işler yolunda gitmezse ilişkimizle ilgili bazı sorunlar çıkabileceğini biliyorduk. | Open Subtitles | علمنا أنه ستصبح مشاكل في العلاقة إن لم ينجح الأمر |
İşler yolunda gitmezse bence seve seve geri alırlar seni. | Open Subtitles | إن لم ينجح الأمر فأنا متأكدة أنهم سيسرون بعودتك |
Eğer işe yaramazsa, bu bizim profesyonel lig ve gözlemcilerle olan ilişkilerimize zarar verir. | Open Subtitles | إن لم ينجح الأمر سيفسد علاقتنا مع دوري المحترفين و الكشّافين |
Söz veriyorum, işe yaramazsa senin dediğin gibi yaparız. | Open Subtitles | أعدك إن لم ينجح الأمر , سنقوم بفعل ذلك على طريقتك |
İşe yaramazsa, korumana ihtiyacı olacak. Hepisinin. | Open Subtitles | ستحتاج إلى حمايتك إن لم ينجح الأمر جميعهم سيحتاجون إليها |
Eğer işe yaramazsa, köpeği suçlarız. | Open Subtitles | - نعم . إن لم ينجح الأمر نضع الملامةعلىالكلب. |
Eğer işe yaramazsa, sana söz veriyorum, karşıma çıkan ilk az maaşlı, anlamsız, kıytırık işi kabul edeceğim. | Open Subtitles | إن لم ينجح الأمر أعدك بأني سأقبل |
Eğer Wilson'da işe yaramazsa sende işe yarar. | Open Subtitles | (و إن لم ينجح الأمر مع (ويلسون سأستخدمه معكِ |
Eğer Wilson'da işe yaramazsa sende işe yarar. | Open Subtitles | (و إن لم ينجح الأمر مع (ويلسون سأستخدمه معكِ |
Harry ile işler yolunda gitmezse bu yavruyu iade edeceğim. | Open Subtitles | إن لم ينجح الأمر مع (هاري) فعلي إرجاع هذه السترة |