Ona Davud'un oğlu diyen kalabalık ve tehlikeli bir tarikatın lideri oldu. | Open Subtitles | لقد اصبح قائدا لمجموعة كبيرة من الناس الذين اعتقدروا انه ابنا للرب |
10. kurbanın oğlu bu tekniği kullanıyor. | Open Subtitles | ضحية الجاني العاشرة لقد خلفت وراءها ابنا اعمى يستخدم تحديد الاماكن بالصدى ليتنقل |
Bir gün bana bir oğul vereceğinden eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد في يوم من الأيام سوف تعطيني ابنا |
Gurur duyabileceğim bir oğlum olsun istedim. | Open Subtitles | أردت أن يكون ابنا أن أتمكن من أن نفخر به. |
Bundan sonra oğlun olacağım. | Open Subtitles | من الآن فصاعدا، أنا ذاهب ليكون ابنا. |
"oğlumuz olursa sahip olduğum her şeyi alabilirsin." dedim. | Open Subtitles | قلت لها : اذا انجبتى لى ابنا فيمكنك أخذ أى شئ أملكه |
evlat acısının ne demek olduğunu burada benden daha iyi anlayabilecek kimse yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد أحد هنا يعرف أفضل مني ما هو أن تفقد ابنا |
Onlar kandırılmıştı. Kralın oğulları Malcolm ve Donalbain kaçmış bu yüzden onlardan şüpheleniliyor. | Open Subtitles | كانا مأجورين مالكوم ودونالبين ابنا الملك هربا |
Bu, bir hava bükücü, bir ruhani yol gösterici ve Aang'ın oğlu olarak benim en büyük eksikliğim. | Open Subtitles | تلك أبرز نقاط ضعفي كمخضع هواء و قائد روحي و ابنا لآنغ |
oğlu olsun isteyen bir adam tarafından Virginya'da yetiştirildim. | Open Subtitles | لقد ترعرعت في فيرجينيا بيد رجل اراد ابنا ماذا تظن؟ |
Mike Richmond'ın da o yaşlarda bir oğlu var. | Open Subtitles | مايك ريتشموند كان لديه ابنا في ذات العمر كذلك |
Korkma Meryem sen, Rabbin lütfuna mazhar oldun! Yaklaş... hamile kalacak ve bir oğul doğuracaksın. Adını, İsa koyacaksın. | Open Subtitles | ـ قد وجدت نعمة عند الله ها انت ستحبلين و تلدين ابنا و تسمينه يسوع |
Ama bir koca, baba ya da oğul olarak eğitim almadım. | Open Subtitles | لكنّي لست زوجاً مدرباً أباً مدربا أو ابنا مدرباً |
Sen tek oğul ve varisken baban başka birini evlatlık alıyor. | Open Subtitles | لقد كنتَ أنت الابن والوريث الوحيد، ثم يأتي أبوك ويحضر ابنا آخر. |
Düşünüyordum da bir oğlum olsa, senin yaşında olacaktı. | Open Subtitles | كنت أفكر . أود أن كان ابنا مثلك. |
Bir buçuk yaşında bir oğlum vardı. | Open Subtitles | ،إنه كان وقتًا عصيبًا للغاية" فقد كان لي ابنا يبلغ عام ونصف |
Demek istediğim, oğlum olacak. | Open Subtitles | أنا قد ستعمل ابنا. كيف هو بارد سيصبح؟ |
Bir oğlun olduğunda Adını gülmek anlamına gelen | Open Subtitles | وعندما يكون لك ابنا ، ستدعو اسمه إسحاق |
Artık bir oğlun var. | Open Subtitles | لديك ابنا الآن. كنت تفكر في ذلك. |
L oğlumuz, onu almalı hak etmiyorum. | Open Subtitles | لا أستحق أن يكون لى ابنا يجب عليك أن تأخذه |
Bence onun hayatındaki en büyük pişmanlığı bir kukla yerine bir erkek evlat doğurmuş olması. | Open Subtitles | أتعلم, أظن أن أكبر ندم في حياتها أنها أنجبت ابنا وليس دمية |
Dört kişiler. Zakarian'ın oğulları ve iki kişi daha. | Open Subtitles | أربع رجال، ابنا زكريان واثنان غيرهما |
Çılgın her zaman buraya, belki bana bir oğlan vereceksin ♪ | Open Subtitles | ♪ مجنون دائما هنا، ربما سوف تعطيني ابنا ♪ |
Ama babasının günahları için bir evladı cezalandırmayacağım. | Open Subtitles | لكنني لن أعاقب ابنا على خطايا والده، |
İyi bir pilot, iyi bir dost, iyi bir evlattı. | Open Subtitles | لقد كان طيارا جيدا صديقا جيدا و ابنا جيدا |
Sen mükemmel bir evlattın. | Open Subtitles | لقد كنت ابنا رائعا |