Nezih bir müzik zevkim vardır. Hayvanlar ve çocuklarla iyi anlaşırım. | Open Subtitles | لديّ ذوق جيد في الموسيقى اجيد التعامل مع الحيوانات و الاطفال |
Yine, yılın en iyi Pop Düeti seçildik ama ben daha ciddi müzik yapmak istiyorum. | Open Subtitles | كنا افضل ثنائى بوب للسنة الثانية على التوالى ولكنى اردت ان اجيد نوع اخر من الموسيقى |
Doktor, iyi olacağını söyledi. Sanırım, çok iyi bir atış yaptım. | Open Subtitles | يقول الطبيب انك ستكون بخير اعتقد انني اجيد التسديد |
Üzülerek belirtmeliyim ki senin kadar iyi süremem. | Open Subtitles | أنا آسف فحسب , لأنني لا اجيد قيادة السيارة مثلما أنت تجيد قيادتها |
Ee ben Grand Theft Auto' da da iyiyim diye düşündüm, belki de orospuları pataklamalıyım, dedim. | Open Subtitles | وبعد ذلك اعتقدت اننى اجيد لعبة سارق السيارات ربما ينبغى ان ابدأ بضرب بعض العاهرات |
Bu patlamış mısırlar bir harika. Patlamış mısırdan iyi anlarım. Ben bu dünyadaki en iyi ikinci mısır patlatıcısıyım! | Open Subtitles | انه فشار مذهل, وانا اجيد صنعه كنت ثاني افضل واحدة |
Ama korkarım, oğullarımızı bu vahşi yerde yetiştirmekle iyi yapmadım. | Open Subtitles | ولكننى اشعر أننى لم اجيد التصرف . بالنسبة لتنشئه ابنائنا فى هذا المكان البرى |
Ama korkarım, oğullarımızı bu vahşi yerde yetiştirmekle iyi yapmadım. | Open Subtitles | ولكننى اشعر أننى لم اجيد التصرف . بالنسبة لتنشئه ابنائنا فى هذا المكان البرى |
İnsanlarla aram çok iyi değil, seninse iyi. | Open Subtitles | لكنك أصبت عندما قلت اني لا اجيد التعامل مع الآخرين |
Bu patlamış mısırlar bir harika. Patlamış mısırdan anlarım. Ben bu dünyadaki en iyi ikinci mısır patlatıcısıyım. | Open Subtitles | انه فشار مذهل, وانا اجيد صنعه كنت ثاني افضل واحدة |
Şey ben Latince'yi çok iyi konuşurum. | Open Subtitles | ذلك قد يحطمني تماما حسنا , انا اجيد اللاتينيه |
İyi oynadığım bir oyun bulmaya çalışırım. | Open Subtitles | سأحاول ان افكر فى لعبة اجيد لعبها |
Ben iyi oynamam ama 80.000 kaybetmek düşüş olsa gerek. | Open Subtitles | أنا لا اجيد لعب الورق فأخبرني هل تعتبر خسارة 80 الف دولار في مباراة واحدة "مرة تحت " ؟ |
Seni Uyarıyorum, Çok İyi Oynayamam. | Open Subtitles | لابد ان احذرك انني لا اجيد اللعب |
Ama ben Will'i çok iyi anlıyorum. | Open Subtitles | ولكن انا اجيد التعامل معه بشكل جيد |
Emily bir hamle yapmamı bekliyordu, kuşkusuz o zamanlar, bu konuda pek iyi değildim. | Open Subtitles | ايملي كانت تنتظرني لأقوم باتخاذ الخطوة الاولى , بالطبع , في ذلك الوقت لم اكن اجيد هذه الامور . |
İşimi iyi yaptığım için seçti. | Open Subtitles | لقد اختارني لأنني اجيد ما أفعله |
İşimi iyi yaptığım için seçti. | Open Subtitles | لقد اختارني لأنني اجيد ما أفعله |
Okuma konusunda iyiyim, ama en çok beden eğitimini özellikle de depar atma yarışını seviyorum. | Open Subtitles | اجيد القراءة ولكنى احب التربية الرياضية اكثر وخاصتا سباق العدو لمسافات قصيرة |
Ben bu işte iyiyim. | Open Subtitles | هو الشيء الوحيد الذي اجيد عمله |
Guitar Hero' da gerçekten iyiyim, şu Playstation' da oynanan, o kadar iyiydim ki, ulan bi gitar alsam mı diye düşündüm. | Open Subtitles | انا جيد جدا فى العزف على الجيتار على اغنية - هيرو - مثلما اجيد لعب البلاى ستيشن |