"احبت" - Traduction Arabe en Turc

    • severdi
        
    • sevdi
        
    • aşık
        
    • seviyordu
        
    • bayıldı
        
    • aşıktı
        
    • sevdiği
        
    • bayılırdı
        
    • hoşlanıyordu
        
    • sevmiş
        
    • hoşuna
        
    • sevmişti
        
    Ama anneniz futbol maçı da severdi. Arada sosisli sandviç bile yerdi. Open Subtitles لكن امكم احبت كرة القدم وحتى الهوت دوغ تناولته احيانا
    Gündüzleyin bulutları, geceleyin yıldızları seyretmeyi severdi. Open Subtitles لقد احبت ان ترى الغيوم بالنهار والنجوم بالليل
    O, hiç çaba harcamadan pek çok çocuğu sevdi. Open Subtitles لقد احبت العديد من الاطفال وهذا بشكل عفوى
    O büyük, devasa boya darbeleri var ya - onları sevdi. Open Subtitles هل تعرف ماذا؟ اصنع طبقة ناعمة الملمس لقد احبت هذا
    O aşka aşık tanıdığımız en mutlu ve romantik kişiydi. Open Subtitles هي كانت اكثر الاشخاص رومانسية وسعادة وقد احبت الحب
    Kruvasanı o kadar çok seviyordu ki, ona Kruvasan adını verdik. Open Subtitles اسميناها كرويسانت لانها احبت كرويسانت كثيرا
    Ve gördüm ki, insanlar maceracı robota gerçekten bayıldı. TED و الذي اكتشفته هو ان الناس في الواقع احبت الروبوت المغامر
    Dans edip tabanları yağlamayı severdi. Open Subtitles حسن لقد احبت الرقص فعلا إضافة إلى كونها سكيرة أغوت اي راعي بقر تقابله
    Karım, hayatı severdi fakat bu onun hayatı değildi. Open Subtitles زوجتي , احبت الحياة, ولكن هذه لم تكن حياة
    Ama eğlenmeyi çok severdi. - Gerçek isminiz ne? Open Subtitles لكنها احبت ان تستمتع ماهو اسمك الحقيقى؟
    Küçük bir kızken bile lavanta kokusunu çok severdi. Open Subtitles دائما احبت زيت الخزامة، حتى في صغرها
    New York, William Tweed'i sevdi ve nefret etti. Open Subtitles لقد احبت نيويورك ويليام تويد وكرهته فى نفس الوقت
    New York William Tweed 'i sevdi ve aynı zamanda ondan nefret etti. Open Subtitles لقد احبت نيويورك ويليام تويد وكرهته فى نفس الوقت
    Lucy Colorado'lu çocuğa aşık oldu ve bu onun her şeyine mal oldu. Open Subtitles . لوسي , احبت طفل " كولورادو " و هذا كلفه كل شئ
    O da bu aptal küpeleri seviyordu. Open Subtitles . وطالما احبت هذه الأخراص الغبية
    Çiçeklere bayıldı, kravatıma bayıldı, yemeğe de tamam dedi. Open Subtitles لقد احبت الورود , ربطة العنق وافقت على العشاء
    Camden onun çok sevdiği bir yerdi. Oraya aşıktı. Open Subtitles احبت كامدن احبت ذلك المكان هناك
    Ama Sally'yi sevdiği için, ona ve korosuna izin verdik. Open Subtitles ولكن احبت سالي، لذا جلبت الكورس خاصتها وغنت في جنازة.
    Regina Beatles'a bayılırdı. Open Subtitles مضحك ريجينا لديها نصائح خاصة ريجينا احبت البيتلز البيتلز :
    Annem Beau Burroughs'tan hoşlanıyordu, onu baştan çıkardın ve o da düğünden bir hafta önce onunla kaçtı. Open Subtitles امى احبت بو بوروز وانتى اغويتيه ثم هربت معه قبل اسبو ع من الزفاف
    Bu adamı bir zamanlar sevmiş olması sadece işleri daha da zorlaştırıyor. Open Subtitles الحقيقة انها مرة احبت هذا الرجل فقط جعل هذا اسواء , اكثر صعوبة
    Dün gece 2'ye kadar Call of Duty oynadık. Çok hoşuna gitti. Open Subtitles سهرنا حتى الثانية بعد منتصف الليل نلعب العاب الفيديو و احبت ذلك
    Çocukları, senin onları terk ettiğini göremeyecek kadar çok sevmişti. Open Subtitles لقد احبت هؤلاء الصغار للغاية و انت تهجرهم بهذهـ الطريقة ؟ !

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus