"اخبرتني انك" - Traduction Arabe en Turc

    • söylemiştin
        
    • söyledi
        
    • bana
        
    Hatta bir daha asla evlenmek istemediğini söylemiştin! Open Subtitles بالحقيقة, لقد اخبرتني انك لا تريد الزواج مجدداً ابداً
    Paul,bana alçak bir vadide olduğunu söylemiştin. Open Subtitles بول , اخبرتني انك كنت في وادي منخفض نوعا ما
    bana bu ayakkabıları piyangoda kazandığını söylemiştin. Open Subtitles لقد اخبرتني انك ربحت هذه الاحذيه من اليانصيب
    Paris'te Anna belki de beni senden uzaklaştırmak için gizli polis adına çalıştığını söyledi. Open Subtitles في باريس , آنا ربما لترتيب امر ابعادي عنك اخبرتني انك تعمل مع الشرطة السرية
    Kontrol ettiğini ve bunun benim için yeterli olduğunu söyledi. Open Subtitles اخبرتني انك تفحصت، وذلك جيد بما فيه الكفاية لي.
    Michelle bana geçmişte zor zamanlar geçirdiğini söyledi. Open Subtitles ميشيل اخبرتني انك كنت تمرين ببعض الاوقات الصعبه مؤخرا
    Ölüm cezası temyizinde benimle konuşmak istediğini söylemiştin. Open Subtitles اثناء استئناف حكم الاعدام اخبرتني انك تُريدين التحدث بخصوص امرا ما
    Hı hı. Bir saat önce evde olacağını söylemiştin. Open Subtitles لقد اخبرتني انك ستعودين الى المنزل منذ ساعة
    Charlie, bana ailenle temas kuramadığını söylemiştin. Open Subtitles تشارلي لقد اخبرتني انك لا تستطيع التحدث مع عائلتك
    Bildiğim tek şey beni tekrar görmek istemediğini söylemiştin ve görünüyor ki nihayet mutlu olabileceğim birini bulduğumda hepiniz bir anda beliriverdiniz. Open Subtitles ما أعرفه هو انك اخبرتني انك لا تُريد رؤيتي مُجدداً والآن تأتي هنا في هذا اليوم تحديداً
    Ve çıtır parmak tavuk. bana çıtır parmak tavuk alacağını da söylemiştin. Open Subtitles واصابع الدجاج, لقد اخبرتني انك ستشتريلي اصابع الدجاج
    Yeni bir başlangıca ihtiyacın olduğu için taşındığını söylemiştin... Open Subtitles لقد اخبرتني انك قدمت الي هنا لانك اردت بداية جديدة.
    Ama bu sabah kızarmış tavuk yiyeceğinizi söylemiştin Zeke. Open Subtitles باستثناء انك اخبرتني انك ستأكل دجاج مقلي ،زيك
    - Kovanlıkta. Ama manastırda olduğunu söylemiştin daha önce. Open Subtitles اخبرتني انك كنت في دير اندرونيكوف.
    Beni sevdiğini söylemiştin! Hannah, bana bir iyilik yap ve git... Open Subtitles -لقد اخبرتني انك تحبني ارجوكي يا هانا , اصنعي لي معروفاً وارحلي من هنا
    Donna bana... bir otobüs şoförüyle her gece çıktığını söyledi. Open Subtitles ..اذا دونا اخبرتني انك تخرجين كل ليلة مع سائق حافلة معين
    Annem, bir barınak açtığınızı ve tek başınıza bu kiliseyi yok olmaktan kurtardığınızı söyledi. Open Subtitles امي اخبرتني انك افتتحت ملجأ وانك انقذت بمفردك هذه الابرشية من الانقراض
    Beklettiğim için üzgünüm. Judy, kiliseden olduğunuzu söyledi. Open Subtitles مرحبا، آسف لجعلك تنتظر جودي اخبرتني انك تعمل مع الكنيسة
    Violet 3 hafta boyunca gelmeyeceğini söyledi ve ben de... Open Subtitles فايلوت . اخبرتني انك لن ترجع قبلثلاثاسابيع.
    Annem bana Tom'un yatağının altında saklandığını söyledi onlar içindeyken. Open Subtitles حقا؟ امي اخبرتني انك كنت تختبئين تحت سريره بينما كانا عليه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus