Düğün konusundaki birkaç ayrıntıda Barney'yle anlaşamadık. | Open Subtitles | أنا و "بارني " اختلفنا بالفعل على بعض تفاصيل الزفاف |
Yalnızca bir konuda anlaşamadık. | Open Subtitles | لقد اختلفنا على أمر بسيط |
Bize güvenmeniz için doğru zaman olmadığını biliyorum sadece bazı farklılıklarımız olduğu için ya da birilerinin kulaklarınıza bir şeyler fısıldaması yüzünden. | Open Subtitles | ما أعلمه أن هذا ليس الوقت المناسب لتّراجعوا عن مساعدتنا فقط لأننا اختلفنا قليلاً أو لأن شخصاً همس بأذنكم ذالك |
farklılıklarımız olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأننا اختلفنا في بعض الأمور |
- Kyle ile dün küçük bir anlaşmazlık yaşadık. | Open Subtitles | أخشى أنّنا اختلفنا قليلاً أنا و(كايل) البارحة |
- Bir konuda anlaşmazlık yaşadık. | Open Subtitles | - اختلفنا حول شيء ما - |
Evet, her neyse bir gece bir Korkunç Kâbus saldırısı oldu baban ve ben köyü savunma konusunda fikir ayrılığına düştük. | Open Subtitles | نعم, حسنا, على أية حال, كان هناك هجوم تنانين الكابوس المرعب ليلتها أنا وأبوك اختلفنا في كيفية الدفاع عن القرية |
Biliyorum, farklılıklarımız var. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}.انظروا ، أعلم أنّنا اختلفنا سابقًا |
Geçmişte farklılıklarımız olduğunu biliyorum ama bu görevde yanımda olduğunuzu bilmek benim için çok anlamlı. | Open Subtitles | أعرف أننا اختلفنا فيالماضي،لكن،اه.. أن تكونا كلاكما هنا فينهايةالأمر.. -يعني الكثير لي . |
- Karımla dün gece anlaşmazlık yaşadık. | Open Subtitles | -أنا وزوجتي البارحه اختلفنا |
Dünyanın nasıl işlediği hakkında bir fikir ayrılığına düştük. | Open Subtitles | اختلفنا بالرأي حول سنّة سير الأمور في العالم. |
Burov operasyonunu nasıl yürüteceğimiz konusunda fikir ayrılığına düşmüştük ama siz haklı çıktınız. | Open Subtitles | لقد اختلفنا حول طريقة عملية بوروف في الماضي ولكنك كنت محقا |