Babası, buna daha sonra cevap vereceğini söylerken gözyaşlarına boğulmuş. | Open Subtitles | اختنق والدها بدموعه وقال : ليس الآن سأخبرك لاحقاً |
Büyükannesi ve sekizinci sınıftayken bürüksel lahanasıyla boğulmuş bir çocuk haricinde. | Open Subtitles | ماعدا جدتها وفتى عرفته في الصف الثامن اختنق ببرعم كرنب |
Buraya son gelişimde, bana verdiğiniz bifteğin üzerinde derisi hala duruyordu ve ben de kocama yedirdim, kocam boğuldu. | Open Subtitles | فى اخر مرة اتيت الى هنا الروزبيف الذى اعطيتنى اياه كان مازال حوله تلك السلسلة وكنت خائفة من ذلك واطعمته لزوجى وقد اختنق |
Bir çocuk boğularak ölüp de nasıl kirişe asılmış olur? | Open Subtitles | كيف انتهى الحال بفتى اختنق حتى الموت إلى معلقاً من عارضة؟ |
Babam, David Whele ile yıllarca çalıştı, ama şu 3 ay içinde, onun tarafından boğuluyorum. | Open Subtitles | ابي عمل مع ديفيد وايل لسنوات وخلال ثلاثة اشهر ها انا اختنق به |
93 yaşına kadar yaşamış, tavuk kemiği yüzünden boğulmuş. | Open Subtitles | عاش حتى بلغ الثالثة والتسعين ثم اختنق بعظم دجاجة. |
İlki gazla boğulmuş, diğeri de elektrikle öldürülmüş. | Open Subtitles | الشخص الاول اختنق بالغاز والاخر صعق بالكهرباء |
Adam ağzındaki şey tarafından boğulmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | الرجل يبدو أنه اختنق بسبب تلك الأشياء |
Çatıda boğulmuş olan kız. | Open Subtitles | هي الفتاة الذي اختنق على السطح. |
Ölüme yakın bir deneyim yaşadı küçük bir çocukken yangında boğuldu. | Open Subtitles | لقد مرّ بتجربة اقتراب منالموت... اختنق بحريق عندما كان صبياً صغيراً |
Bu yüzden nefes alması durdu ama o ne boğuldu ne de boğularak öldürüldü. | Open Subtitles | ,مما سبب له عدم المقدره على التنفس ولكن هو لم يكن اختنق او خنق |
ağaçlar kesildi, nehirler karardı... ve gökler duman ve küle boğuldu. | Open Subtitles | سقطت أشجار.. وكأنهار غامقة في السماء اختنق الجو بالدخان والرماد. |
- Hayır, Archer, ADM'deki A 1947'de bir tavuk kemiği yüzünden boğularak öldü. | Open Subtitles | اختنق حتى الموت في عام 1947 بسبب عظمة دجاج |
en son geriye kalan boğazıydı ve onun da işlevi bittiğinde boğularak öldü. | Open Subtitles | بعد كل ذلك لم يتبقى سوى حنجرته، وعندما توقفت، اختنق حتى الموت |
Çenemi kapayamam, boğuluyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع البقاء، أنا اختنق |
Hay sikeyim, boğuluyorum ya! | Open Subtitles | تباً, إني اختنق |
On küçük Kızılderili oğlan yemeğe çıktı biri kendini boğdu ve geriye kaldı dokuz. | Open Subtitles | عشرة هنود صغار خرجوا لتناول العشاء أحدهم اختنق ثم بقى منهم تسعة |
Bak, tıkandım. | Open Subtitles | كل الحق، انظر، أنا اختنق. |
kendini öldürmek, Keleni uçurmak ya da kansız kalmak Kendi dilinle boğulmak | Open Subtitles | لقتل نفسه، بقطع النفس أو تكون غير دموي اختنق من قبل لسانك الخاصة |
Süreli sınavlarda tıkanıyorum. | Open Subtitles | أنا اختنق في الاختبارات المؤقتة. |
Sanırım şansım yaver gidip boğulup ölme ihtimalim olabilir. | Open Subtitles | أظن أن هذا يمنحني فرصة كي اختنق به حتى الموت |
Sonunda kendimi suyun altında boğulurken buldum. | Open Subtitles | بحلول نهاية، كان يجري اختنق أنا تحت الماء. |
Duştayken bir gazla oksijensiz bırakılmış. | Open Subtitles | لقد اختنق بالغاز بينما هو يستحم. |
Neredeyse boğuluyordum ve o benim hayatımı kurtardı. | Open Subtitles | كنت اختنق وانقذ حياتي |