Korkarım ki işleri devralmaktan başka seçeneğim kalmayacak. | Open Subtitles | فلن يكون لدى اى اختيارات و سأتولى الامر بنفسى |
Sanırım mahkûmların oyun kurucu seçenekleri hemen hemen kalmamış gibi. | Open Subtitles | أظن ان المساجين فقط .بدون اختيارات للاعب خلف الوسط |
Tek bir seçeneğimiz var o da bu kapıyı açmak. | TED | لدينا اختيارات محديدة كافية لفتح الباب. |
Ne kadar çok seçenek varsa, seçiminizle ilgili hayal kırıklığı yaratan şeyden pişmanlığınız o kadar fazla olur. | TED | كلما أتيحت اختيارات أكثر، كلما يصبح الندم أسهل على أي شيء مخيب للظن في الخيار الذي أخترته. |
Ama daha önemlisi, bu araştırma insanlara, bu seçimleri yapmanın ne kadar zor olduğunu ve yasal düzenlemelerin, imkânsız seçimler ile çevrelendiğini hatırlatıyor. | TED | لكن الأمر الأهم، يساعد هذا التمرين الناس على التعرف على صعوبة اتخاذ هذه الاختيارات وأن أمام واضعي القوانين مهمة صعبة ذات اختيارات مستحيلة. |
Kızlar da aynı şekilde. Özellikle de senin gibi seçeneği bol olan kızlar. | Open Subtitles | نعم ، وكذلك تفعل الفتيات ، خاصة الفتيات مثلكِ اللائي لديهن اختيارات أخرى |
Hala bir anlaşmamız olduğunu sanıyorum. Bu noktada zaten fazla seçeneğin yok. | Open Subtitles | أعتقد أننا ما زال بيننا اتفاق ولكنك ليس لديك اختيارات كثيرة الآن |
Gelecek bilinmiyor, gelecek belirsiz, ve seçenekler var. | TED | المستقبل مجهول، المستقبل غير مؤكد، وهناك اختيارات. |
Seçeneklerim olduğunu da unutmuşum. Pek çok seçeneğim olduğunu.... | Open Subtitles | نسيت أيضاً أنه لدي اختيارات الكثير منها |
Başka bir seçeneğim var mı sanki? | Open Subtitles | هل لديك اختيارات اخرى ,انا لست اعلمها؟ |
Böylece Federal hükümetin finansman seçenekleri ve yerel Sağlık Servisi ile, John Hunter'da Hastanın Seçimlerine Saygı diye bir şey başlattık. | TED | لذا مع الكثير من الدعم المالي من الحكومة الفدرالية و الخدمات الصحية المحلية، قدمنا شيء في جون هنتر يدعى احترام اختيارات المريض. |
Başka seçenekleri yoktu. | Open Subtitles | انا لا اعتقد ان لديهم اختيارات. |
Tek tanığının o olduğunu düşünürsek fazla seçeneğimiz olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ألا ترى ليس امامنا اختيارات كثيرة باعتبار انها دليل غيابك الوحيد |
Söylediklerini yapacağına inanıyorsak ne gibi bir seçeneğimiz var? | Open Subtitles | لا ارى اي اختيارات لنا اذا صدقنا انه سيفعل ما قاله هل تصدقه؟ |
Okula gitmek yerine 3 seçenek verelim. | Open Subtitles | هناك ثلاثة اختيارات اول ماتذهب الى المدرسة |
Fakat Victor Hugo'nun romantizmi tamamen beklenmedik seçimler yapmaktan geçer. | Open Subtitles | لكن رومانسيات فيكتور هيوجو كلها عن شخصيات تتخذ اختيارات غير متوقعة |
Bunca başka kariyer seçeneği dururken senin gibi bir kızın bu ajanlık işlerinde ne işi var? | Open Subtitles | من بين كل اختيارات العمل المتوفرة، كيف انتهى بفتاة مثلك ضمن قوات الأمن؟ |
Sıradaki mücadelede seçeneğin yok. Ya sunulan canı alırsın ya da ölürsün. | Open Subtitles | التحدي التالي لن يكون به اختيارات إما أن تقتلي، أو تموتي |
Zor seçimlerin eşit derecede iyi seçenekler arasında olmadığını düşünmek için bir neden daha var. | TED | هناك سبب آخر للاعتقاد بأن الخيارات الصعبة ليس اختيارات بين الخيارات الجيدة بنفس الدرجة. |
Bunun bir üçkağıt olmayacağını söylemiyorum... fakat seçim şansımız da yok. | Open Subtitles | لست أقول أن هذا لن يكون صعب لكننا لا نملك اختيارات |
İlk gün 4 saatlik çoktan seçmeli ahlakbilim testi var. | Open Subtitles | اليوم الأول أربع ساعات اختيارات متعددة فى الأخلاق |
Tatlım, hayatımızdaki birçok tercihi içgüdülerimize güvenerek yaptık ve şu an benim içgüdülerim, bu yerin bu evin, senin aklındaki duvarı yıkacağını söylüyor. | Open Subtitles | حبيبتي ... قد أسسنا اختيارات حيوية كثيرة بحياتنابناءًعلىحدسنا،والآن... حدسي يونبئني بأن هذا المكان ... |
ama bir ofis binasında, daha çok seçeneğiniz vardır. | Open Subtitles | في مكتب مبنى ربما يكون لديك اختيارات اكثر |
Neye karar verilmiş? | Open Subtitles | اي اختيارات ؟ |
Neyse ki, başka seçeneklerimiz var. | Open Subtitles | لحسن الحظ ، لدينا اختيارات أفضل |